Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/8432 E. 2023/9718 K. 16.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/8432
KARAR NO : 2023/9718
KARAR TARİHİ : 16.10.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1855 E., 2023/1377 K.
HÜKÜM/KARAR : Davanın reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : … Anadolu 29. İş Mahkemesi
SAYISI : 2019/311 E., 2021/94 K.

Taraflar arasındaki ödeme emrinin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde; … Üniversitesinin 2015/7 dönemine ait prim borcu için (toplam 4.653.884,88 TL) müvekkilinin şahsına ödeme emri gönderildiğini, borcun asıl muhatabı mükellef kurum dururken, doğrudan müvekkili adına ödeme emri düzenlenmesinin hukuka aykırı olduğunu, davalı İdarenin öncelikle asıl borçlu mükellefe-Kuruma başvurması ve mükelleften bu borcun tahsil edilememesi halinde ortaklara ve yetkili temsilcilere yani şahıslara müracaat etmesi gerektiğini, davalı İdare bu yönde bir tespit yapmadan doğrudan müvekkiline kanuni temsilci sıfatıyla ödeme emri tebliğ ettiğini beyan ederek ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde;ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren (15) günlük hak düşürücü süre içinde açılıp açılmadığının res’en dikkate alınması gerektiğini, hak düşürücü süre geçildikten sonra açılan davanın reddi gerektiğini, Tuzla Sosyal Güvenlik Merkezinde işlem gören … sicil numaralı … Üniversitesinin de 412001 iş kolu kodlu (ikamet amaçlı olmayan binaların inşaatı) açılmış olan özel inşaat dosyasına ilişkin prim tahakkuk tahsilat servisince 01.11.2016 tarihinde ilgili iş yeri dosyasının 2015/7 dönemine 2016/16 sayılı genelge gereği fark işçilik prim borcu tahakkuk ettirildiğini ve akabinde 6183 sayılı Kanun hükümlerince tahsil işlemlerine başlanılması için icra servisine intikal ettirildiğini, İcra Daire Başkanlığının 29.07.2016 tarih ve E. 4184525 sayılı yazısıyla ” kapatılan kurumların mal varlıkları bedelsiz olarak Hazineye devredildiğinden Kurum alacaklarının tahsiline yönelik kapatılan tüzel kişiliklerden ve teşekküllerden icra takibi yapılma imkanı ortadan kalktığını, tüzel kişi işverenlerin, üst düzey yönetici ve yetkilileri ile kanuni temsilcileri tüzel kişiliğin yönetiminde oldukları dönemde tahakkuk eden prim borçlarından sorumlulukları bulunduğunu, tüzel kişiliğin tasfiyeye girmiş veya tasfiye edilmiş olması temsilcilerin tasfiyeye giriş tarihinden önceki zamanlara ait sorumluluklarını kaldırmadığını, tasfiye süreci için borçların ilgisine göre ilgili kurumlara bildirilmiş olması kapatılan tüzel kişiliklerin üst düzey yönetici ve yetkililerin müşterek ve müteselsilen sorumluluklarını ortadan kaldırmayacağından, bu kişilerin görev yaptıkları dönemde tahakkuk eden borçlardan dolayı sorumlulukları bulunduğu hususu dikkate alınarak takip işlemlerinin yürütülmesi gerektiğini, tespiti yapılan mütevelli heyet üyelerinden Abdülkadir Kahraman’ a 4 4120 08 081165605 034 32-18 iş yeri sicil numarasından 2019/20169 takip numaralı ödeme emri gönderildiğini ve tebliğ edildiğini, Kurum işlemleri 5510 sayılı Kanun ve 6183 sayılı Kanun hükümlerine uygun olup, hukuki dayanaktan yoksun haksız ve yersiz açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile YÖK Başkanlığından gelen yazı ekinde yer alan belgelere göre, davacının 23.07.2016 tarihinde kapatılan … Üniversitesinde 11.08.2014 tarihinde mütevelli heyeti üyesi olarak göreve geldiği ve daha sonra 06.05.2016 tarihli dilekçesi ile üniversite mütevelli heyetine istifasını bildirdiğinin anlaşıldığı, 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kapatılan … Üniversitesi’nin temsil organı olan mütevelli heyetinde yer alan davacının 5510 sayılı Kanun’un 88 inci maddesi uyarınca mütevelli heyetindeki görevinin devamı süresince tahakkuk eden Kurum borcundan sorumlu olduğu, (Emsal … Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi 2017/2869 E.,ve 2018/2266 K., – Emsal … Bölge Adliye Mahkemesi 33.Hukuk Dairesi 2017/1886 E.,ve 2019/409 K.,) anlaşılmakla; usul ve yasaya uygun tanzim edilen ödeme emrine yönelik itirazın reddine karar verilerek, davanın reddi ile dava konusu kurum alacağının %10 zamla davacıdan tahsiline, karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı taraf istinaf dilekçesinde; müvekkilinin borcun tahakkuk ettiği dönemde mütevelli heyetindeki görevinin sona erdiğini ve o dönemde asıl borçlu tüzel kişiliğin 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kapatıldığını, söz konusu tahsil imkânsızlığının, yönetim kurulu üyesinin kusurundan değil, doğrudan Kanun Hükmünde Kararname ile üniversitenin kapatılmasından doğduğundan, yönetim kurulu üyesi yönünden 5510 sayılı Kanun’un 88 inci maddesinde yer alan “haklı sebep” kavramı kapsamında kabul edilmesi ve bu nedenle davanın kabulü gerektiğini belirterek kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile YÖK Başkanlığı’ndan gelen yazı ekinde yer alan belgelere göre, davacının 23.07.2016 tarihinde kapatılan … Üniversitesi’nde 11.08.2014 tarihinde mütevelli heyeti üyesi olarak göreve geldiği ve daha sonra 06.05.2016 tarihli dilekçesi ile üniversite mütevelli heyetine istifasını bildirdiği, 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kapatılan … Üniversitesinin temsil organı olan mütevelli heyetinde yer alan davacının 5510 sayılı Kanun’un 88 inci maddesi uyarınca mütevelli heyetindeki görevinin devamı süresince tahakkuk eden Kurum borcundan sorumlu olduğu, bu nedenle davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya uygun bulunduğu, ancak; dava konusu kurum alacağının %10 zamla tahsiline ilişkin 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun’un 58 inci maddesinin 5 inci fıkrasının Anayasa Mahkemesinin 21.04.2022 tarih, 2021/119 E., – 2022/48 K., sayılı kararı ile Anayasaya aykırılık nedeniyle iptal edildiğinden, dava konusu kurum alacağının %10 zamla tahsiline karar verilmesi hatalı ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355 inci maddesi ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede, davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi nin 2 numaralı alt bendi gereğince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak, dava konusu kurum alacağının %10 zamla tahsiline karar verilmeyerek diğer yönlerden önceki hüküm gibi davanın reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak, davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile … Anadolu 29. İş Mahkemesinin 02.11.2020 tarihli, 2019/360 E., – 2020/551 K., sayılı kararının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi nin 2 numaralı alt bendi gereğince kaldırılmasına, davanın reddine, karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesi ile birebir aynı sebeplerle eksik incelemeye dayalı kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile 506 sayılı Kanun’un 80 inci maddesi, 5510 sayılı Kanun’un 88, 102 inci maddesi, 6183 sayılı Kanun’un 35 inci ve mükerrer 35 inci maddesi hükümleridir.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler ve özellikle, davacının 23.07.2016 tarihinde kapatılan … Üniversitesinde 11.08.2014 tarihinde mütevelli heyeti üyesi olarak göreve geldiği ve daha sonra 06.05.2016 tarihli dilekçesi ile üniversite mütevelli heyetinden istifa ettiği, 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kapatılan … Üniversitesinin temsil organı olan mütevelli heyetinde yer alan davacının 5510 sayılı Kanun’un 88 inci maddesi uyarınca mütevelli heyetindeki görevinin devamı süresince tahakkuk eden Kurum borcundan sorumlu olduğu, ödeme emrine konu prim borcunun ise 2015/7 inci ay dönemine ilişkin olduğu, dava konusu kurum alacağının %10 zamla tahsiline ilişkin 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun’un 58 inci maddesinin 5 inci fıkrasının Anayasa Mahkemesinin 21.04.2022 tarih, 2021/119 E., – 2022/48 K., sayılı kararı ile Anayasaya aykırılık nedeniyle iptal edilmesine göre dosyada yer alan tüm bilgi ve belgelerin incelenmesinde kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden ilgiliye yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
16.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.