Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/8299 E. 2023/9875 K. 18.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/8299
KARAR NO : 2023/9875
KARAR TARİHİ : 18.10.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1268 E., 2023/1360 K.
KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Akseki Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
SAYISI : 2021/129 E., 2022/81 K.

Taraflar arasındaki Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlenildikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I.DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı Kuruma bağlı … Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunu, müvekkili emeklilik için … İl Müdürlüğü Muratpaşa Sosyal Güvenlik Merkezine başvurduğunda kendisinin halen sigortalılığının olmadığı, yetkili iş mahkemesine başvurması gerektiğinin bildirilmiş olduğunu, müvekkilin 2000 yılından bu yana aralıksız çiftçilik yapmakta olduğunu, bu hususun ziraat odası ve ilçe Ziraat Müdürlüğü kayıtlarından belirli olduğunu, durumun düzeltilmesi için kuruma yapılan başvuruya olumlu yanıt verilmemiş olduğunu, müvekkilinin çiftçilik yaptığının ve 30.04.2000 tarihinden bu yana tarım sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II.CEVAP
Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın haksız ve mesnetsiz olup reddi gerektiğini, dava dilekçesinin sehven … Valiliği Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü adresine tebliğ edilmiş olduğunu, Kurum İl Müdürlüğüne 02.11.2018 tarihinde ilgili Müdürlük tarafından iletildiğinden süresi içerisinde cevap dilekçelerini sunduklarını, davacının Kurum kayıtlarında yapılan inceleme sonucu bildirilen görüşte; ” … Sür A.Ş. isimli şirkete süt verdiği için tevkifat primleri … SGK İl Müdürlüğü tarafından davacının prim hesabına aktarılmış olduğunu, sigortalılık işlemlerinin yeniden düzenlemesi aşamasında dosya incelendiğinde İbradı Ziraat Odası kayıtlarının farklı tarihler olduğunun görülmüş olduğunu, oda kayıtlarının incelenmesi için denetmenler servisine intikal ettirilmiş denetmenler tarafından yapılan inceleme sonucu 31.03.2015 2015/İY-040 sayılı denetmen rapor sonucunda belgelerin sonradan düzenlenebilir nitelikte olduğunu,içeriği muteber belge niteliği olmadığı sonucuna varılmış olduğunu, bu nedenle Ziraat Odası kayıtlarının hizmetin devamlılığında dikkate alınmamış olduğunu, davacının itirazı üzerine 31.05.2017 tarih 6952544 sayılı yazı ile durumun açıklığı nedeniyle itirazın reddedilmiş olduğunu, Ziraat Odası kayıtları geçersiz olduğundan davacının hizmetlerinin ürün teslimatı yapılan yıllar ile sınırlı kalmış olduğunu, hizmet sürelerine yönelik olarak davacıya 16.04.2018 tarih 2841293 sayılı yazı ile bildirilmiş olduğunu, davacının davasının reddini savunmuştur.

III.İLK DERECE MAHKEME KARARI
İlk Derece Mahkemesi yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Mahkemece prim tevkifatına ilişkin yapılan araştırmada, davacının 01.05.2000-06.09.2018 tarihleri arasında sigortalılık iradesini ortaya koyacak şekilde prim ödemesi bulunmadığı, salt Ziraat Odası ve kooperatif kaydı gibi belgelerin bulunması, davanın kabulü için yeterli olmaması, yapılan incelemelerde davacının tarımsal faaliyetini kesintisiz sürdürdüğüne ilişkin delil mevcut olmadığı anlaşılmakla;
Davanın esastan reddine karar verilmiştir.

IV.İSTİNAF
A.İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf yoluna başvurmuştur.

B.İstinaf Sebepleri:
Davacı Vekilinin İstinaf Sebepleri
İlk Derece Mahkemesi kararının hatalı olduğunu, usul ve yasaya aykırı karar verildiğini, Kurum işlemlerinin mevzuata aykırı olduğunu beyan ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
C.Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile somut olayda; davacının 2926 sayılı Kanun’a tabi sigortalılık iradesini ortaya koyacak prim ödemesi, ürün satışı veya bu satışlardan yapılan prim tevkifatı bulunmadığı anlaşılmakla, İlk Derece Mahkemesi kararında herhangi bir hata görülmemekle;
Dosya kapsamı, delil durumu itibariyle Akseki Asliye Hukuk Mahkemesi (İş Mah. Sıf.) 2021/129 Esas 2022/81 Karar sayılı kararında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 inci maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V.TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf sebepleri doğrultusunda temyiz talebinde bulunmuştur.
C.Gerekçe
1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava; davacının 30.04.2000 tarihi ile dava tarihi (06.09.2018) arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak tespiti istemine ilişkindir.
2.İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun geçici 7 nci maddesi delaletiyle mülga 2926 sayılı Kanun’un 2, 3, 6, 9 ve 10 uncu maddeleri ile 7326 sayılı Kanun
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle,
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.