Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/8243 E. 2023/9715 K. 16.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/8243
KARAR NO : 2023/9715
KARAR TARİHİ : 16.10.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2077 E., 2023/931 K.
KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 5. İş Mahkemesi
SAYISI : 2019/246 E., 2021/228 K.

Taraflar arasındaki hizmet tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı ve fer’i müdahil Kurum vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ve fer’i müdahil Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili, müvekkilinin, 01.01.2011-01.05.2019 tarihlerinde davalı …’e ait … plakalı araçta, … Taksi Durağı bünyesinde “Taksi Şoförü” olarak çalıştığını, davalının yazları üç ay boyunca Didim’deki yazlığına gittiğini ve bu süre zarfında 7 gün, 24 saat üzerine olduğunu; diğer 9 ay boyunca ise haftanın üç günü davalı,4 gün davacının çalıştığını, bu çalışmanın sabah saat 06:00’da başladığını ve gece 24:00’da bittiğini, çalışma günlerinin dini milli bayram olması nedeniyle, tatil olmasının da söz konusu olmadığını, müvekkilini bu çalışma müddetince yıllık izinlerini hiç kullanmadığını belirterek müvekkilinin 01.01.2011-01.05.2019 tarihlerinde davalı yanında, davalıya ait … plakalı araçta … Taksi Durağı bünyesinde taksi şoförü olarak tam zamanlı çalıştığının tespiti ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde birakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili, davacı ve davalının “taksi şöförü” olması ve takside çalışan kişi sayısının toplamda 2 kişi olması karşısında uyuşmazlığın İş Kanunu ve İş Mahkemesinin görevi kapsamına girmediği için Sayın Mahkeme tarafından öncelikle görevsizlik kararı verilmesini, davacının ıddıalarının kabulünün mümkün olmadığını, yargılama aşamasında bu iddiaların gerçeği yansıtmadığının ortaya konulacağını belirterek görev itirazı ve esasa dair tüm beyanları gözetilerek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

Fer’i müdahil Kurum vekili, öncelikle davanın süresi içinde açılmadığının tespiti halinde süre yönünden reddi gerektiğini, dava konusuna ilişkin Kurumlarınca tesis edilen işlemde kanun ve mevzuat hükümlerine aykırılık bulunmadığını, Kurum işlemi ile ilgili olarak açıklanması ve dosyaya kazandırılması gereken bilgi ve belgelerin elde edilmesi mümkün olduğunda ek cevap olarak mahkemeye sunulacağını belirterek; haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesi yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında; dosya kapsamı, toplanan deliller, tanık beyanları ile bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde davacının ilk sigorta kaydının 1986 yılı Şubat ayı olduğu, dava ile davalı yanında çalıştığını iddia ettiği 01.01.2011’den 2017/ Mart ayına kadar sigorta kaydının olmadığı, 2017/Mart ayından itibaren ek 6 ticari araç statüsünde 2018/Mart ayına kadar 379 gün sigortalılık kaydı olduğu, 01.10.2018 tarihinde davacı tarafından Siteler SGK Müdürlüğüne dilekçe verilerek sigortalılık kaydının kapatıldığı, 08.07.2020 tarihli Emniyet Müdürlüğünün yazı ekinde gönderilen kayıtlara göre davacının sürücü belgesinin 03.11.2000 ve 28.11.2010 tarihlerinde çeşitli trafik cezalarının uygulandığı, dosyada dinlenen tanıkların davacının … Taksi Durağında … plakalı araçta şoför olarak çalıştığını beyan ettikleri, tanık beyanlarına göre davacının işe 2011 yılında başladığı ancak 2017 yılı Mart ayından 2018 yılı Mart ayına kadar kısmi süreli sigortalılık kaydının olduğu, 2018 yılı 10. ayında dilekçe vererek sigortalılık kaydını kapattığı, tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde davacının 01.03.2011-12.03.2017 tarihleri ve 01.04.2018-01.10.2018 tarihleri arasında davalı …’e ait … plakalı taksi işletmesi işyerinde hizmet akdi ile sürekli ve asgari ücretle çalıştığı yönünde kanaat oluşmuş ve davanın kabulüne, davacının davalıya ait iş yerinde 01.01.2011 – 12.03.2017 ve 01.04.2018 – 01.10.2018 tarihleri arasında sürekli olarak asgari ücretle çalıştığının tespitine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ve fer’i müdahil Kurum vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Fer’i müdahil Kurum vekili, davacının kesintisiz çalışma iddiasının kanıtlanmadığını ileri sürmüş ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı vekili, takside iki kişi çalıştığı için davada iş mahkemelerinin görevli olmadığını, davacının tanık beyanlarına göre dahi 2012 Ağustos ayından önce çalışmasının mümkün olmadığını, müvekkilinin 2014 Haziran ayına kadar taksiyi tek başına çalıştırdığını ileri sürmüş ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında; İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamından, anılan yasal düzenlemeler ve yapılan açıklamalar çerçevesinde, dosyadaki bilgi ve belgelere göre somut olayda, uyuşmazlık konusu dönemde … plakalı ticari taksinin davalı üzerine tescilli olduğu, davacının 01.03.2017 ile 30.03.2018 tarihleri arasında plakası belirtilen ticari taksinin işletmesi nedeniyle ek 6 ncı maddesi kapsamında sigortalı olduğu, kayıtlı tanık beyanları ile hizmet akdi ile çalışma iddiasının kanıtlanması karşısında mahkemenin maddi vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davalı ve fer’i müdahil vekillerinin istinaf başvurularının 6100 sayılı HMK 353/1-b.1 inci maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
V.TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ve fer’i müdahil Kurum vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B.Temyiz Sebepleri
Davalı ve fer’i müdahil Kurum vekilleri istinaf dilekçesi ile birebir aynı sebeplerle eksik incelemeye dayalı kararın bozulmasını istemişlerdir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının 01.01.2011-01.05.2019 tarihleri arasında çalıştığının tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 5510 sayılı Kanun’un 86 ncı maddeleridir.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, dosyada yer alan tüm bilgi ve belgelerin incelenmesinde davalı ve fer’i müdahil Kurum vekillerinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden ilgiliye yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
16.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.