YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/7883
KARAR NO : 2023/7830
KARAR TARİHİ : 12.07.2023
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/503 E., 2022/1768 K.
KARAR : Kabul
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 9. İş Mahkemesi
SAYISI : 2020/137 E., 2021/71 K.
Taraflar arasındaki Kurum işleminin iptali ve ölüm aylığı bağlanması davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf isteminin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I.DAVA
Davacı vekili, eşi devlet memuruyken 22.10.2015 tarihinde vefat eden davacıya, eşinin ölümünden dolayı ölüm aylığı bağlandığını, babasının ise 09.04.1999 tarihinde vefat ettiğini, babasının ölüm tarihinde evli olduğundan ölüm aylığının bağlanmadığını, artık evli olmadığından dolayı 09.04.1999 tarihinde vefat eden Bağ-Kur’lu babasından ölüm aylığına hak kazandığını, davalı idareden 30.09.2020 tarihinde ölen kocadan aldığı ölüm aylığının yanında ölen babasından da ölüm aylığı bağlanması ve yetim aylığının hak ettiği tarihten itibaren yasal faiziyle birlikte maaş hesabına yatırılması talebinde bulunduğunu, davalı Kurumun 02.10.2020 tarihinde talebini red ettiğini, davacıya, dul aylığının yanında 09.04.1999 tarihinde vefat eden Bağ-Kurlu babasından da yetim aylığı bağlaması ve yetim aylığının hak ettiği tarihten itibaren yasal faiziyle birlikte hesaplanarak tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Kurum vekili, davacının davalı Kuruma yönelttiği talebinden dolayı denetmen raporu alındığını, bahsi geçen raporda hak sahibi Zülal Salman’ın eşinin ölümünden dolayı 2016 yılı aylarında 1.420,00 TL maaş aldığı, kendi üzerine kayıtlı olan bahçeden de aylık 359,38 TL geliri olduğunun tespit edildiği, yapılan araştırmalar neticesinde hak sahibi…ın gelirinin aylık asgari net tutarının üstünde olduğu tespit edildiğinden dolayı ölüm aylığına müstehak olmadığının bildirildiğini belirterek haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesi yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine dair karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle;ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile “… davacıya 22.10.2015 tarihinde vefat eden eşinden dolayı 15.11.2015 tarihinden itibaren aylık bağlandığı, 1479 sayılı Kanun kapsamında çalışmakta iken 09.04.1999 tarihinde vefat eden babasından dolayı da aylık almasında yasal engel bulunmaması ve tahsis talep tarihi itibariyle davacının eşinin bulunmaması nedeniyle koşulları taşıdığı anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi hatalı olmuştur.” gerekçesiyle “HMK’nın 353/1-b.2 maddesi gereğince Mahkemesinin … 9. İş Mahkemesi 2020/137 Esas 2021/71 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, Davanın KABULÜNE, davacının hem babasından hem eşinden dolayı ölüm aylığına hak kazandığının tespiti ile 02.10.2020 tarihli Kurum işleminin iptaline,” dair karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; kurum işleminin yerinde olduğunu belirterek kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 22.10.2015 tarihinde vefat eden eşi üzerinden 5434 sayılı Kanun kapsamında aylık alan davacıya 09.04.1999 tarihinde vefat eden babası üzerinden 1479 sayılı Kanun kapsamında ölüm aylığı bağlanıp bağlanamayacağına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 5510 sayılı Kanun’un 34 ve 54 ncü maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Dosya kapsamı incelendiğinde, 22.10.2015 tarihinde vefat eden eşi üzerinden 5434 sayılı Kanun kapsamında aylık alan davacının, 09.04.1999 tarihinde vefat eden babası üzerinden 1479 sayılı Kanun kapsamında ölüm aylığı bağlanması talebinin reddedilmesi üzerine işbu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
2.Davanın yasal dayanağı olan 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren ve “Ölüm aylığının hak sahiplerine paylaştırılması” başlığını taşıyan 34 üncü maddesinde, sigortalının evli olmayan, boşanan, dul kalan kızlarına ölüm aylığı bağlanabilmesi, bu Kanun kapsamında veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmama veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış olma koşullarına bağlanmış, “Aylık ve gelirlerin birleşmesi” başlıklı 54 üncü maddede ise bu Kanuna göre bağlanacak aylık ve gelirlerin birleşmesi durumunda, hem eşinden, hem de ana ve/veya babasından ölüm aylığına hak kazananlara, tercihine göre eşinden ya da ana ve/veya babasından bağlanacak aylığının bağlanacağı hüküm altına alınmıştır.
3.Belirtilen açıklamalar ışığında somut olaya dönüldüğünde, babası üzerinden aylık alma açısından hakkı doğuran olay eşinin vefat ettiği tarih olacağından, söz konusu tarihteki ilgili mevzuatın yukarıda belirtilen maddeleri uyarınca davacının çift aylığa hak kazanamadığı belirgindir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, yazılı şekilde karar tesisi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle,
Temyiz olunan, Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
Üye …’ın muhalefetine karşı, Başkan vekili …, Üyeler …, … ve …’ün oyları ve oy çokluğuyla
12.07.2023 tarihinde karar verildi.
(M)
E.Ü.
KARŞI OY GEREKÇESİ
1. Çoğunluk ile aradaki temel uyuşmazlık davacı hak sahibinin “Bağkur sigortalısı 1999 yılında ölen babadan ve eşi 2020 yılında ölen ve 4/c sigortalı olan eşten çift aylık alıp almayacağı” noktasında toplanmaktadır.
2. Davacı tarafından temyizi üzerine çoğunluk görüşü ile ilk derece mahkemesinin “5510 sayılı kanun 54 üncü maddesi kapsamında davanın reddi gerektiği” gerekçesi verdiği kararın onanmasına karar verilmiştir.
3. Anılan Dairemizin 2021/11008 E, 2021/16908 K sayılı bozma kararının karşı oyunda açıkladığım gerekçelerle, “Ölüm sigortasından aylık bağlama koşulları değerlendirilirken temel kural olarak babadan gelen ölüm aylığının hakkı doğuran ölüm tarihi itibarıyla yürürlükte olan yasal düzenlemenin uygulanması, bununla birlikte, Kanun koyucu tarafından daha sonra yapılan lehe yasal değişikliklerden de hak sahiplerinin faydalandırılması gerektiğinden bozma kararına katılınmamıştır. Nitekim Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararları da bu doğrultudadır(2021/10-228 E, 2021/10-146 E, 2021/10-165 E, 2021/10-408 E, 2021/459 E).
4. Somut uyuşmazlıkta davacının babası 1999 yılında ölmüştür. Babadan dolayı 1479 sayılı Kanun uyarınca ölüm aylığı, bu kanun hükümlerine göre bağlanacaktır. Davacının eşi ise 5510 sayılı Kanunun 4/c kapsamında 2020 yılında ölmüş ve 5510 sayılı Kanun uyarınca eşten dolayı ise 4/c kapsamında ölüm aylığı bağlanacaktır. Önceye etki yasağı nedeni ile 01.10.2008 öncesi 1479 sayılı Kanun uyarınca bağlanan ölüm aylığında, 5510 sayılı kanunun geçici 1 inci maddesi uyarınca sonradan eşten bağlanan ölüm aylığı bir kesme nedeni olarak öngörülmemiştir. Kararın bozulması görüşünde olduğumdan onama gerekçesine katılınmamıştır.