Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/7587 E. 2023/9537 K. 11.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/7587
KARAR NO : 2023/9537
KARAR TARİHİ : 11.10.2023

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
SAYISI : 2021/768 E., 2022/90 K.
HÜKÜM/KARAR : Davanın reddi

Taraflar arasında görülen hizmet tespiti davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairemizce Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan inceleme sonucunda davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne ve duruşmanın düzenlendiği 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hâllerden hiçbirine uymadığından, temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin davalı … Kağıt San. ve Tic. Ltd. Şti.’nde Haziran 1998 tarihinden Temmuz 2011 tarihine kadar kesintisiz çalıştığını, müvekkilinin çalışmasının Kuruma geç bildirildiğini, primlerinin ödenmemesi nedeni ile diğer davalı Kurumun sigortalı hizmetlerini kabul etmediğini, Haziran 1998’den işe giriş bildirgesinin Kuruma verildiği tarih olan 19.01.2001 tarihine kadarki kayıtlarda görünmeyen çalışmaların tespit edilerek Kurum kayıtlarının düzeltmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı …ve … vekili tarafından verilen cevap dilekçesi ile haksız olarak açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı … vekili tarafından verilen cevap dilekçesi ile haksız olarak açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir .
III.MAHKEME KARARI
Mahkemenin 07.07.2014 tarihli ve 2013/306 Esas, 2014/247 Karar sayılı kararıyla; “Davanın reddine” karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin 15.12.2014 günlü, 2014/21739 E. 2014/26705 K. sayılı ilamı ile; “İnceleme konusu davada; mahkeme, ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiş ise de, dosyada yer alan bilgi ve belgeler karar vermeye elverişli görünmemektedir. Bu bakımdan; davacının kullandığı araçlarla ilgili olarak, dava konusu dönemde düzenlenmiş trafik ceza kayıtları ilgili idari birimden celp edilmeli, davacı dışında işyerinde çalışan bir başka şöfor olup olmadığı araştırılmalı, davacının ehliyetinin bulunup bulunmadığı araştırılmalı, Haziran 1998-17.02.2000 tarihlerinde aynı çevrede faaliyet yürüten ve davacının çalışmasını bilebilecek durumda olan başka işverenler ve çalışanlar yöntemince saptanarak tanık sıfatıyla dinlenilmeli, işçilik alacaklarına ilişkin dava dosyasının varlığı araştırılarak celbedilmeli ve işçilik hakları davasında dinlenen tanıkların anlatımları ile bu dosyada bilgi ve görgüsüne başvurulan tanıkların, anlatımları karşılaştırılmalı, varsa çelişki giderilmeli, davacı isticvap edilerek hangi tarihler arasında çalıştığı tam olarak açıklattırılmalı, davacının kayıtlarda görünmeyen çalışmalarının hangi nedenlerle kayıtlara geçmediği, ya da, bildirim dışı kaldığı hususu, çalışmanın varlığı ve kesintili olup olmadığı yöntemince araştırılmalı, toplanan tüm kanıtlar birlikte değerlendirildikten sonra elde edilecek sonuca göre bir karar verilmelidir.” hususlarına işaret edilmiştir.

B. İkinci Bozma Kararı
1.Mahkemenin 07.07.2017 günlü 2015/35 Esas, 2017/696 Karar sayılı kararı ile “davanın reddine” karar verilmiş, davacı vekili tarafından temyiz kanun yoluna başvurulmuştur.

2. Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin 16.04.2019 günlü, 2019/1872 E. 2019/3512 K. sayılı ilamı ile; “İnceleme konusu davada; Mahkemece uyulan bozma ilamımızda;…” davacının kullandığı araçlarla ilgili olarak, dava konusu dönemde düzenlenmiş trafik ceza kayıtları ilgili idari birimden celp edilmeli, davacı dışında işyerinde çalışan bir başka şöfor olup olmadığı araştırılmalı, davacının ehliyetinin bulunup bulunmadığı araştırılmalı, Haziran 1998-17.02.2000 tarihlerinde aynı çevrede faaliyet yürüten ve davacının çalışmasını bilebilecek durumda olan başka işverenler ve çalışanlar yöntemince saptanarak tanık sıfatıyla dinlenilmeli, işçilik alacaklarına ilişkin dava dosyasının varlığı araştırılarak celbedilmeli ve işçilik hakları davasında dinlenen tanıkların anlatımları ile bu dosyada bilgi ve görgüsüne başvurulan tanıkların, anlatımları karşılaştırılmalı, varsa çelişki giderilmeli, davacı isticvap edilerek hangi tarihler arasında çalıştığı tam olarak açıklattırılmalı, davacının kayıtlarda görünmeyen çalışmalarının hangi nedenlerle kayıtlara geçmediği, ya da, bildirim dışı kaldığı hususu, çalışmanın varlığı ve kesintili olup olmadığı yöntemince araştırılmalı, toplanan tüm kanıtlar birlikte değerlendirildikten sonra elde edilecek sonuca göre bir karar verilmelidir.” hususları belirtilmiş ve mahkemece bir takım araştırmalar yapılmış ise de; davacının isticvap edilerek hangi tarihler arasında çalıştığı hususuna ilişkin bozma gereğinin yerine getirilmemesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.” gerekçeleri ile bozulmuştur.
C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile” davanın reddine” karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; Mahkemece eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu karar verildiğini, konuya ilişkin tazminat davasında dinlenen tanık beyanlarında davacının 1996 yılından beri fasılasız çalıştığının belirtildiğini, yatırdıkları harcın da iadesine karar verilmediğini, tanıklarını dinletmek için Mahkemece süre verilmediğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3 üncü maddesinin 2 nci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin 7, 8, 9 uncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin 2 nci fıkrası
2. Mülga 506 sayılı Kanun’un 79 uncu maddesi ve 5510 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesi hükümleridir.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 1086 sayılı Kanun’un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin 2 nci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin ilgiliden alınmasına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
11.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.