Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/754 E. 2023/1414 K. 20.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/754
KARAR NO : 2023/1414
KARAR TARİHİ : 20.02.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2469 E., 2022/1601 K.
DAVA TARİHİ : 20.12.2019
KARAR : Esastan Red
İLK DERECE MAHKEMESİ : Diyarbakır 4. İş Mahkemesi
SAYISI : 2019/445 E., 2022/151 K.

Taraflar arasındaki Kurum işleminin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, istinaf başvuru harcı tamamlanmadığından ek karar ile istinaf başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

Ek kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; Diyarbakır Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü’nün 18.09.2019 tarihli, 710217042-3/0014000 sayılı yazısının davacıya 28.09.2019 tarihinde tebliğ edildiğini, söz konusu yazının sonuç bölümünde ise elle yazılmış olan bir kısım daha bulunduğunu, bu kısımda “Not: Denetmen raporuna istinaden boşandığınız eşiniz ile birlikte fiilen yaşadığınız tespit edildiğinden aylığınız 01.10.2008 tarihi itibariyle kesilmiş olup tarafınıza 116.736,90 TL borç tahakkuk ettirilmiştir” şeklinde bir ibare mevcut olduğunu, söz konusu yazıya karşılık olarak davacı tarafından 04.10.2019 tarihinde Diyarbakır Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü’ne Kurum işleminin iptal edilmesi ve aylıktan kesme işleminin ortadan kaldırılarak maaş ödenmesine devam edilmesi için yazılı olarak başvuru yapıldığını, davacının başvurusuna cevaben Diyarbakır Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü 15.10.2019 tarih, 52795569-205.99-E.15578027 sayılı yazısı ile talebin haksız ve hukuka aykırı bir şekilde reddedildiğini belirterek; davacı hakkında denetmen raporuna istinaden tesis edilen maaştan kesme işleminin ve borç tahakkukunun iptaline, davacının maaşının tekrardan bağlanmasına ve boşandığı eşiyle bir arada yaşamadığının tespitini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü denetmenlerince düzenlenen rapora istinaden … TC kimlik numaralı … ‘nin boşandığı eşiyle birlikte yaşadığı tespit edilmesi sonucu aylığının kesildiğini, 5510 sayılı Kanun’un yürürlüğe girmesiyle muvazaalı boşandıkları yönünde haklarında şikayet bulunan kız çocukları için İl Müdürlüklerine gönderilen dilekçelere istinaden, anılan kız çocuklarının boşandıkları eşleriyle birlikte yaşayıp yaşamadıklarına ilişkin sosyal güvenlik kontrol memurları tarafından yapılan tespitlerin geçerli olduğunu ve boşandığı eşiyle birlikte yaşadıkları tespit edilen kız çocukların aylıklarının kesileceği hükmünün yer aldığını, davacının dilekçesinde her ne kadar beyanına başvurulmadan denetmenler tarafından işlem yapıldığını beyan etse de bu durumun gerçeğe aykırı olduğunu, denetmen raporundan da açıkça görüleceği üzere davacının beyanlarının alındığını, ayrıca etrafta ayrıntılı bir soruşturma gerçekleştirildiğini, tüm mahlle eşrafından davacı ve boşandığı eşinin birlikte yaşayıp yaşamadığının sorulduğunu, herkes tarafından davacı ile boşandığı eşinin birlikte yaşadığının beyanı verildiğini, davacıya kurum zararının ödenmesi için borç bildirimi yapıldığını, ancak davacı tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, 116.736,90 TL kurum zararının her bir ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davacıdan tahsil edilmesi gerektiğini belirterek, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Diyarbakır Valiliği İl Sağlık Müdürlüğü’ne yazılan müzekkereye verilen cevapta davacı ile …’ın ikametgah adreslerinin … olarak bildirildiği, davacının boşanma tarihinin 14.02.1992 olduğu, İl Sağlık Müdürülüğünce bildirilen adrese 20.12.2014 tarihinde taşındığı bu hali ile boşanma tarihinden sonra … ‘la birlikte yaşadıklarının sabit olduğu anlaşılmakla, tüm dosya kapsamı SGK denetmen raporunun içeriği ve gelen yazı cevapları göz önüne alınarak davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili ek karara karşı istinaf dilekçesinde, başvuru harcının yatırıldığını, karar harcının yatırılmamasının ise sehven olduğunu, harçların tahkikatın her aşamasında resen dikkate alınacağını aksinin hak kaybına neden olacağını ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile somut uyuşmazlıkta, istinafa başvuran davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru harcı yatırılmış olup, 80,70 TL istinaf karar ve ilam harcının yatırılmadığı, eksik harcın tamamlanması için mahkemece adı geçen davacı vekiline HMK’nın 344 üncü maddesi gereğince muhtıranın tebliğinden itibaren 1 haftalık kesin süre içinde yatırılması, aksi halde istinaf isteminden vazgeçmiş sayılacağına ilişkin 16.06.2022 tarihli muhtıranın 21.06.2022 tarihinde tebliğ edildiği, adı geçen davacı ya da vekili tarafından belirtilen kesin süre içinde istenilen maktu istinaf karar harcının yatırıldığına dair uyap ortamında ve dosyada bilgi ve belgeye rastlanılmadığı, davacı vekilince, verilen kesin süre içerisinde harç tamamlanmadığından yasal düzenleme uyarınca mahkemece gönderilen muhtıra sonucu istinaf karar harcı yatırılmadığından istinaf talebinin yapılmamış sayılmasına ilişkin ek karar yerinde olduğun gerekçeleriyle davacı tarafın ek karara karşı yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin 1 numaralı alt bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; ek karara karşı istinaf dilekçesi ile benzer sebeplerle eksik incelemeye dayalı kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, boşandığı eşiyle birlikte yaşamadığını belirterek yetim aylığının kesilmesine ilişkin olarak tesis edilen işlemin iptali hakkında ilk derece mahkemesi tarafın verilen hükme karşı davacı vekilinin istinaf isteminin süresinde olup olmadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 344 üncü maddesi, 370 ve 371 inci maddeleri ve 5510 sayılı Kanun’un 56 ve 96 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, dosyada yer alan tüm bilgi ve belgelerin incelenmesinde davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

20.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.