Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/7422 E. 2023/9530 K. 11.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/7422
KARAR NO : 2023/9530
KARAR TARİHİ : 11.10.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2090 E., 2023/747 K.
HÜKÜM/KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 37. İş Mahkemesi
SAYISI : 2020/166 E., 2021/276 K.

Taraflar arasındaki hizmet tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı müvekkilinin, davalının Cezayir’deki şantiyede 02.06.2013-29.12.2015 dönemi santral operatörü olarak çalıştığını, aralarında yazılı sözleşme olduğunu, net 2.250 USD ücretin Vakıfbank aracılığı ile ödendiğini, ancak sigorta yapılmadığını belirterek, davacının bu tarih aralığında davalı şirkette çalıştığının tespitini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
1.Feri müdahil Kurum vekili; husumet ve yetki itirazında bulunmuş, davanın ispatlanması gerektiğini belirterek, davanın reddini istemiştir.
2. Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde özetle; hak düşürücü süre itirazında bulunduklarını, davacının Cezayir’de bulunan şantiyede beton santral operatörü olarak işe alındığını, 03.07.2013 – 27.12.2015 döneminde çalıştığını, uzun vadeli sigorta kolları kapsamında tescil edilemeyeceğini, 5510 sayılı Kanun’un 5/g maddesi gereği sosyal güvenlik sözleşmesi olmayan ülkelerde çalışanlar için 4/1-a maddesi kapsamında sigortalı sayılacağı ancak kısa vadeli sigorta kolları ile genel sağlık sigortası hükümlerinin uygulanacağı uzun vadeli sigorta kolundan yararlanmak için 50/2-f maddesi gereği Türkiye’de ikamet şartı ile a bendindeki şartlar aranmadan İBS hükümlerine tabi olacaklarının belirtildiği, davacının İBS isteği bulunmadığının, aynı şekilde çalışan …’in 17. İş Mahkemesi 2015/271 Esas 2018/351 Karar sayılı dosyada açtığı davanın da reddolduğunu, davacının kısa vadeli sigorta kollarından bildiriminin yapıldığının, ücretinin 2.250 USD olmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile “Davacı eldeki davada 02.06.2013 ten itibaren çalışmanın başladığını iddia etmiş ise de, hizmet cetveline göre bu tarihi kapsar şekilde 05.06.2013 de başka iş yerindeki çalışması sona vermektedir. Yine yurda giriş çıkış kayıtlarına bakıldığında ilk dava dönemine yakın 03.07.2013 de yurt dışına çıkışı ve çalışma dönemine göre 27.12.2015 de girişi bulunmaktadır. Ayrıca imzaladığı imzası inkar edilmeyen sözleşmede de, sözleşme tarihinin 03.07.2013 olduğu, iş başlangıcının da 03.07.2013 olarak gösterildiği sabittir. İş verenin ise davacıyı sözleşme tarihi 03.07.2013 den yurda giriş tarihi olan 27.12.2015 e kadar sigortaya bildirdiği sabittir. Bu belgeler ışığında davacının 21 kodu ile kuruma iş sözleşmesinin ekindeki fesih belgesi ibraname ve yurda giriş çıkış kayıtlarına göre, doğru tarihte bildirildiği, çıkışının yapıldığı anlaşıldığından davacının bu dönemde sigorta yapılmadığı iddiası da kısmen haksız olup, davanın reddi gerekmiş” gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı Kurum vekili istinaf dilekçesinde; Mahkemece tanık dinlenmediğini, bilirkişi raporu alınmadığını ve davacının maaş hesabının incelenmediğini, davalı işverenin bilgilendirme yükümlülüğünü yerine getirmediği, davalı şirketin yükümlülüklerini yerine getirmeyerek ekonomik açıdan güçsüz işçinin bilgisizliğinden faydalanmasının hukuka aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, “Somut olayda, davacının yurda giriş ve çıkış tarihleri ile 21 kodu ile yapılan bildirimlerinin uyumlu olması, dava dışı işyerinden yapılan hizmet bildirimleri, dosyadaki diğer bilgi belge ve belgelere göre davanın reddine dair mahkeme kararı yerinde olmuştur.” gerekçeleri ile istinaf isteminin esastan reddine, karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesi ile aynı sebeplerle eksik incelemeye dayalı kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile 5510 sayılı Kanun’un 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 86 ncı maddesinin dokuzuncu fıkrası hükümleridir.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler ile dosyada yer alan tüm bilgi ve belgelerin incelenmesinde kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıdaki yazılı temyiz harcının temyiz eden ilgiliden alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.