Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/74 E. 2023/884 K. 07.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/74
KARAR NO : 2023/884
KARAR TARİHİ : 07.02.2023

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
SAYISI : 2020/85 E., 2021/392 K.
DAVALILAR :1- … 2- …
3- … 4- …
5- … 6- … vekilleri
Avukat …
7- … vekili Avukat …
8- Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı vekili Avukat … 9- … 10- …
11- … 12- … 13- …
14- … 15- … 16- …
17- …18- …
DAVA TARİHİ : 16.10.2003
HÜKÜM/KARAR : Kısmen kabul

Taraflar arasında Mahkemece görülen hizmet tespiti davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairemizce, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece (kapatılan) 21. Hukuk Dairesinin bozma kararına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalılar …, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı vekilleri ile davalı … tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin, 15.08.1991 ilâ 15.08.2003 tarihleri arasında davalı apartmanda kesintisiz ve düzenli bir şekilde kapıcı olarak çalıştığını, çalıştığı süre içerisinde her gün 3 saat fazla mesai yaptığını, sigorta primlerinin yattırılacağı gerekçesiyle her ay maaşlarının eksik ödendiğini ancak sigorta primlerinin yatırılmadığını, apartman yönetim kurulunun 13.03.1999 tarihli kararıyla 5 nolu dairede oturan bina sakininin 1991 – 1999 döneminde ödemediği 9 yıllık kapıcı ücreti, bina ortak giderleri ve kömür parasının toplamı olan 359,28 TL ve 399 USD’nin maaşından kesildiğini, 15.08.2003 tarihinde yönetim kurulu başkanına başvurarak birikmiş aylıklarının ödenmesini ve sigorta primlerinin yattırılmasını talep ettiğini ancak talebinin reddedildiğini ve iş sözleşmesinin feshedildiğini, müvekkilinin Diyarbakır Bölge Çalışma Müdürlüğüne başvurduğunu ancak işverenin defter ve belgeleri müfettişe ibraz etmediğini, 399 USD’nin karşılığının 586,66 TL olduğunu belirterek; müvekkilinin, 15.08.1991 ilâ 15.08.2003 tarihleri arasındaki hizmetinin tespitine ve dava dilekçesinde belirtilen toplam 7.385,94 TL’ye işçilik alacağının faiziyle birlikte davalı işverenden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
1-Davalı Sosyal Güvenlik Kurumu vekili cevap dilekçesinde; davacının davalıya ait işyerinde 15.08.1991 – 15.08.1993 tarihleri arasında hizmet akdi ile çalıştığına dair herhangi bir kaydın bulunmadığını, çalışma olgusunun ispatlanması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

2-Davalı bir kısım kat malikleri vekili dilekçesinde özetle; davacının çalıştığını iddia ettiği tarihler arasında binada kapıcı istihdam edilmediğini sadece kış aylarında kaloriferi yakmak için geçici olarak kapıcı istihdam edildiğini, 1990 – 2000 döneminde başka kapıcıların çalıştırıldığını, davacının sadece 2001 yılında apartmanın kaloriferlerini yaktığını, Ofis Yer altı Çarşısının faaliyete geçmesinden sonra davacının çarşının tuvaletine baktığını, davacının 1999 yılında Siirt’te çalıştığını, davacının ücretlerinden kesinti yapılmadığını, ibraz olunan apartman karar defterinin sahte olduğunu, atılan imzaların müvekkillerine ait olmadığını, 9 nolu dairenin binaya borcunun bulunmadığını, daire sahibi kadının ölmesinden sonra mirasçısı olmadığı için dairenin mülkiyetinin hazineye geçtiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 07.02.2013 tarihli ve 2003/727 Esas, 2013/113 Karar sayılı kararıyla; davacının 15.08.1991-30.04.1999 tarihleri arasında 2776 gün ve 12.01.2000- 15.08.2003 tarihleri arasında 1294 gün olmak üzere toplam 4070 gün süre ile davalı işveren nezdinde hizmet akdi ile çalıştığı, bu hizmetlerinin davalı kuruma bildirilmediği, bildirilmesi gerektiğinin tespitine, 17.10.2012 tarihli bilirkişi raporunun karara ek sayılmasına dair karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum, … ve dahili davalılardan Defterdarlık Muhakemet Müdürlüğü vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine (Kapatılan) 21 Hukuk Dairesi 31.03.2014 tarih 2013/7044 E., 2014/7013 K. sayılı ilamı ile; dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, öncelikle davalı apartmanda kat mülkiyetinin oluşturulup oluşturulmadığını araştırmak, kat mülkiyeti oluşturulmamışsa davaya konu ihtilaflı dönemdeki kat maliklerinin tümünü davaya dahil etmek, husumetin kime düşeceğini araştırarak öncelikle taraf teşkilini sağlamak, apartmana ait tüm kayıtları, apartman karar defterini, gelir gider defterini getirtmek, taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esasına girilerek karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile ilk derece mahkemesi kararı bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemece bozmaya uyularak, 27.11.2017 tarih 2017/152 E., 2017/561 K. sayılı kararı ile davanın kabulü ile davacının 15.08.1991-30.04.1999 tarihleri arasında 2776 gün ve 12.01.2000-15.08.2003 tarihleri arasında 1294 gün olmak üzere toplam 4070 gün süre ile davalı işveren nezdinde hizmet akdi ile çalıştığı, bu hizmetlerinin davalı kuruma bildirilmediği, bildirilmesi gerektiğinin tespitine, karar verilmiştir.

C.Bozma Kararı
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılardan Kurum, Defterdarlık Muhakemet Müdürlüğü, …, …, …, M. …, …, … vekilleri ile … tarafından temyiz edilmesi üzerine, (Kapatılan) 21. Hukuk Dairesinin 20.02.2020 tarih 2019/2001 E., 2020/1010 K., sayılı ilamı ile karar bozmaya uyulduğu halde bozma gereklerinin yerine getirilmediği, davalı apartmanın kanun kapsamında olmadığı, apartman yönetiminin oluşturulmadığı belirlendiği, ilgili tapu kayıtlarının getirtilip davalı apartmanda davaya konu ihtilaflı dönemde kat maliki olduğu değerlendirilen bir kısım davalının -sonradan kat maliki olduğu halde- davaya dahil edildiği anlaşılmaktadır. Yapılacak iş, uyuşmazlık dönemi maliklerini tapu kayıtlarındaki tarihler dikkate alıp davaya dahil ederek, taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esasına girilerek karar vermekten ibarettir, gerekçesi ile bozulmuştur.

D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemece bozmaya uyularak, 07.10.2021 tarih 2020/85 E., 2021/392 K. sayılı kararı ile davanın kısmen kabul kısmen reddine, davacının 15.08.1991-30.04.1999 tarihleri arasında davalılar, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … ve … ‘nin nezdinde 2776 gün hizmet akdi ile çalıştığı, davacının 12.01.2000-15.08.2003 tarihleri arasında …, Maliye Hazinesi, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … ve …’nin nezdinde 1294 gün hizmet akdi ile çalıştığı, bu hizmetlerinin davalı kuruma bildirilmediği, bildirilmesi gerektiğinin tespitine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, davanın … yönünden husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar … ve Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı vekilleri ile … temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1- Davalı SGK vekili temyiz dilekçesinde; kararın eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olduğunu, kurumun feri müdahil olduğunu, hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddi gerektiğini, çalışmanın ispatlanamadığını belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

2- Davalı … temyiz dilekçesinde; 1997 yılında apartman dairesini satın aldığını, davacının söz konusu apartmanda kapıcılık yapmadığını belirterek davanın reddi gerektiğini belirterek kararı temyiz etmiştir.

3- Davalı … vekili temyiz dilekçesinde; … Apartmanında davalının çalıştığı iddia edilen tarihler arasında hiçbir şekilde kapıcı tutulmadığını, temizlik işleri apartman sakinlerince ortaklaşa olarak yapıldığını, sadece kış aylarında kaloriferi yakmak için geçici olarak kaloriferci tutulduğunu, davacının farklı işyerinde çalıştığını belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, hizmet tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci, 438 inci maddesinin yedi, sekiz, dukuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 506 sayılı Kunun’un 79 uncu maddesi.

3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanun’unun 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararlarının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkan bulunmadığı anlaşılmakla, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler ve apartman karar defteri, kapıcı ücreti topladığına dair makbuz, komşu apartman tanıkları …, …’in beyanları, tapudan getirtilen tapu maliklerini gösteren kayıtlar, 25.02.2004 tarihli emniyet araştırma tutanağı ile dosyada yer alan tüm bilgi ve belgelerin incelenmesinde kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan mahkeme kararının ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlerden davalı … ve …’a ayrı ayrı yükletilmesine,

07.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.