Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/7138 E. 2023/7742 K. 10.07.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/7138
KARAR NO : 2023/7742
KARAR TARİHİ : 10.07.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/852 E., 2023/715 K.
KARAR : Esastan Red
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 16. İş Mahkemesi
SAYISI : 2019/222 E., 2021/23 K.

Taraflar arasındaki kurum işleminin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; babası üzerinden aldığı ölüm aylığının boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı gerekçesi ile kesilmesine dair Kurum işleminin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile yargılamada dinlenilen davacı tanıkları davacı ve boşandığı eşinin boşandıktan sonra bir arada yaşamadıkları, davacının boşandıktan sonra oturduğu aile apartmanından ayrılmamasının nedeninin tarafların memleketlerinden kaynaklı aile yapısından ileri geldiği, örf ve adet gereği davacının kayınpederinin evinde oturduğu yönünde beyanda bulunulmuşlar ise de dosya kapsamından davacının boşandıktan sonra kayınpederinin evinde oturmaya devam etmesini gerektirecek, üzerinde yerel ve sosyal bir baskının olduğunu gösteren somut bir delil mevcut olmadığı, tarafların boşandıktan sonra aynı apartman içerisinde altlı üstlü olarak farklı dairelerde ikamet etmeye devam ettikleri, davacının ikamet ettiği dairenin doğalgaz aboneliğinin boşandığı eşi …üzerinde kayıtlı olduğu, ayrıca facebok isimli sosyal paylaşım platformunda tarafların kişisel sayfalarında birbirleri ile evli olduklarına dair bildirimler bulunduğu, davacının soy isminin sosyal paylaşım platformunda Gündoğdu olarak devam ettiği, 28.11.2011 tarihinde medula kayıtlarına göre tarafların aynı sağlık kurumunda tedavi oldukları bir arada değerlendirildiğinde aksi kanıtlanıncaya kadar geçerli kabul edilen sosyal güvenlik denetmen raporunun aksinin davacı tarafça ispatlanamadığı, aksine dosya kapsamına alınan bilgilerin inceleme raporunun haklılığını destekler mahiyette olduğu, bu anlamda davacının boşandığı eşi olan …ile boşandıktan sonra karı koca ilişkisi içerisinde yaşamaya devam ettiği anlaşıldığından davalı SGK’nun bu nedenle yapmış olduğu işlemde herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili, muhafazakar bir çevre olması nedeniyle boşanmadan sonra ayrı eve çıkılmadığını, davacının eşinden nafaka almadığını, 1989 yılında boşandığını ancak 2013 yılında tahsis talebinde bulunduğunu, muhtar ve azaların dinlenilmesi gerektiğini ve benzer bir durumdaki Yargıtay HGK 05.11.2019 tarih, 2016/21-396 E. – 2019/1125 K. sayılı ilamına konu olan doğu kökenli bir kadının çocukları ile birlikte eski eşinin ailesinin alt katındaki evde yaşadığını, Kurumca iptal edilen emekli aylığının yerel mahkemenin direnmesi ve HGK’nın direnmeyi onaması sonucu yeniden bağladığını beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının ve eski eşinin 07.10.2019 tarihine kadar …Sk. No:49 iç kapı no 4 adresinde ikamet ettikleri, eski eşin 07.10.2019 tarihinden itibaren ise aynı adresin iç kapı no 3 adresinde ikamet etmeye başladığı, davacının ikamet adresindeki doğalgaz aboneliğinin boşandığı eşi üzerine kayıtlı olduğu, zabıta tarafından yapılan araştırma sonucu düzenlenen tutanakta, komşuların, davacının eski eşi ile beraber ikamet edip etmedikleri hususunda bilgi sahibi olmadıklarına yönelik tutanak içeriği birlikte değerledirildiğinde, denetmen raporunun aksinin ispatlanamadığı gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili, davacı aile apartmanında yaşadığı için aboneliklerin boşandığı eşi adına olduğunu, geleneksel aile yapısı nedeniyle boşandığı halde kayınpederinin apartmanında yaşamaya devam ettiğini, ancak eski eşiyle farklı dairelerde yaşadıklarını, tanık beyanları ile de bu durumun doğrulandığını, 2011 yılında hastaneye gitmeleri konusunda ise hastalık ve bakım gibi sebeplerle bir araya gelmenin fiili birliktelik olarak nitelendirilemeyeceğini belirterek kararı temyiz etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı gerekçesi ile ölüm aylığının kesilmesine dair Kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 5510 sayılı Kanun’un 56/2 nci maddesidir.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle ;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

10.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.