Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/7110 E. 2023/9185 K. 04.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/7110
KARAR NO : 2023/9185
KARAR TARİHİ : 04.10.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1705 E., 2023/812 K.
KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 1. İş Mahkemesi
SAYISI : 2020/58 E., 2021/59 K.

Taraflar arasındaki sürekli iş göremezlik oranının tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı Kurum vekili, tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili, sigortalı …’in 04.03.2015 tarihinde geçirmiş olduğu iş kazası nedeniyle sürekli iş göremezlik oranının kurum sağlık kurulu raporu ve YSK raporu ile %12,2 olarak belirlendiğini, kurumun açmış olduğu rücuan tazminat talepli … 1. İş Mahkemesinin 2017/417 Esas sayılı dava dosyasında alınan Adli Tıp raporu ile sürekli iş göremezlik oranının %10,2 belirlendiğini, SGK’nın bu oranı kabul etmediğini, bu nedenle SGK tarafından sigortalı …’in 04.03.2015 tarihinde geçirmiş olduğu iş kazası nedeni ile bağlanan gelir ve yapılan masrafların tahsili için müvekkil şirket hakkında … 1. İş Mahkemesinin 2017/417 Esas sayılı dava dosyasında sigortalının geçirmiş olduğu iş kazası nedeni ile sürekli iş göremezlik oranının belirlenmesi talepli dava açılması için kesin süre verildiğini belirterek davalı …’in 04.03.2015 tarihinde geçirmiş olduğu iş kazası nedeni ile sürekli iş göremezlik oranının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı SGK vekili cevap dilekçesinde; davanın süresi içerisinde açılmadığını, zamanaşımına uğradığını, kurumun kesinleşmemiş dosyada alınan Adli Tıp raporu ile bağlı olmadığını, kurum tarafından düzenlenen YSK raporuna göre işlem yapıldığını belirterek haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile “…Mahkememizce aldırılan Adli Tıp İkinci Üst Kurulu raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; yukarıda yasal dayanakları belirtilen prosedür uygulanmak sureti ile aldırılan Adli Tıp Kurumu raporları ile davalı …’in 04.03.2015 tarihinde geçirdiği iş kazasına bağlı gelişen arızası sebebiyle Adli Tıp Kurul muayene tarihi olan 09.10.2019 tarihinden sonra %10,2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş olduğu” gerekçesi ile davacının davasının kabulü ile sigortalı davalı …’in 04.03.2015 tarihinde geçirmiş olduğu iş kazası nedeni ile sürekli iş göremezlik oranının Adli Tıp Kurul muayene tarihi olan 09.10.2019 tarihinden itibaren %10,2 olduğunun tespitine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı Kurum vekili istinaf dilekçesinde; müvekkili Kurumun kesinleşmemiş dosyada alınan rapora göre işlem tesis etmesinin mümkün olmadığını, davanın açılmasına müvekkili Kurumun sebebiyet vermediğini, bu nedenle müvekkili Kurum aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf talebinde bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Adli Tıp Kurumu raporları ile davalı …’in 04.03.2015 tarihinde geçirdiği iş kazasına bağlı gelişen arızası sebebiyle Adli Tıp Kurul muayene tarihi olan 09.10.2019 tarihinden sonra %10,2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş olduğu anlaşıldığından, davacının davasının kabulü ile davalı …’in 04.03.2015 tarihinde geçirdiği iş kazası nedeni ile meslekte kazanma gücü kaybı oranının 09.10.2019 tarihinden itibaren % 10,2 olduğunun tespitine karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunmuştur gerekçesi ile istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı Kurum vekili; istinaf dilekçesi ile birebir aynı sebeplerle eksik incelemeye dayalı kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, sürekli iş göremezlik oranının tespiti ile sürekli iş göremezlik geliri bağlanması istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2- 01.10.2008 sonrası yürürlüğe giren 5510 sayılı Kanun’un 19 uncu maddesinde “İş kazası veya meslek hastalığı sonucu oluşan hastalık ve engellilik nedeniyle Kurumca yetkilendiren sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum Sağlık Kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalı, sürekli iş göremezlik gelirine hak kazanır…..
Sigortalının sürekli iş göremezlik geliri,
A) Geçici iş göremezlik ödeneğinin sona erdiği tarihi,
B) Geçici iş göremezlik tespit edilemeden sürekli iş göremezlik durumuna girilmişse, buna ait sağlık kurulu raporu tarihini takip eden aybaşından başlar” hükmü getirilmiştir.
Anılan düzenlemeler uyarınca sigortalının sürekli iş göremezlik geliri alabilmesi için meslekte kazanma gücünün % 10 oranında azalmış olması ve azalma olan tarihin tespiti gerekmektedir;
3-Sürekli iş göremezlik ve malullük halinin belirlenmesinde izlenecek yol; 5510 sayılı Kanun’un “Sağlık Raporlarının Usul ve Esasları”na dair 95 inci maddesinde (506 sayılı Kanun’un 109 uncu maddesinde) hükme bağlanmıştır. Buna göre, Kurum sağlık tesisleri tarafından raporlara dayanılarak verilen kararlara karşı ilgililerin S.S. Yüksek Sağlık Kuruluna itiraz hakları mevcuttur. Söz konusu kurulun raporlarının Kurumu bağlayacağı diğer ilgililer yönünden bağlayıcı olmayıp, Adli Tıp Başkanlığı veya Tıp Fakültelerinin ilgili ana bilim dalı konseylerinden Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü çerçevesinde inceleme ve araştırma yapılmasını isteyebilecekleri 28.06.1976 tarih ve 6/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu kararının gereğidir. Öte yandan; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 17.02.2010 gün ve 2010/21-60 Esas, 2010/90 Karar sayılı ilamı ile 06.10.2010 gün ve 2010/10-390 Esas, 2010/448 Karar sayılı ilamlarında belirtildiği üzere Adli Tıp Kurumu Başkanlığının ilgili ihtisas kurulu ile üniversitelerin tıp fakülteleri ilgili bilim dalı başkanlıklarınca ya da S.S. Yüksek Sağlık Kurulunca düzenlenen raporlar arasında çelişkinin mevcut olması halinde, çelişkinin Adlî Tıp Kurumu Başkanlığı Adli Tıp Üst Kurulu tarafından giderilerek, sigortalının sürekli iş göremezlik oranı ve başlangıç tarihi kesin olarak karara bağlanması da zorunludur.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurulları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davalı Kurum vekili tarafından ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
04.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.