Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/6759 E. 2023/7861 K. 12.07.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/6759
KARAR NO : 2023/7861
KARAR TARİHİ : 12.07.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/834 E., 2023/443 K.
KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bodrum İş Mahkemesi
SAYISI : 2017/295 E., 2020/471 K.

Taraflar arasındaki Kurum işleminin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının 1976 yılında sigorta girişinin yapıldığını, 15 yıl çalışıp 5000 iş günü prim ödeyip emekli olduğunu ve kendisine emekli aylığı bağlandığını, SGK’nın davacıya yersiz ödeme yapıldığının tespitinden bahisle aylıklarının toplamı olan 70.477,89 TL’nin kendisine borç kaydedildiğini ve müracaat etmesi gerektiğinin söylendiğini, kendisinin emeklilik müracaatının son 1 ayında gerçek çalışma yapmadığı, dolayısıyla emekliliğe hak kazanmadan emekli olduğunun bildirildiği ve bugüne kadar almış olduğu aylıkların geri ödenmesinin talep edildiği, davacının davalı yanında çalıştığını, SGK kayıtlarına bakıldığında bu durumun görüleceğini, yine davalının da bir dilekçe sunarak davacının kendisinin yanında çalıştığını ancak muhasebenin sehven son 1 aylık çalışmayı başka firmada gösterdiğini bu nedenle düzeltme işleminin yapılmasını beyan ettiğini, davacının 15 yıl boyunca çalışıp emeklilik için son 1 ayda bu şekilde usulsüz olarak SGK’ya bildiriminin yapılmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu beyanla, anlatılan sebeplerle davacının 17.07.2011-15.08.2011 tarihleri arasında davalı yanında çalıştığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP
Fer’i müdahil … vekili cevap dilekçesinde; öncelikle davalı iş yerinin sigorta kayıtlarına bakıldığında 10.08.2011 tarihine faaliyete başladığını, bu nedenle davacının bu tarihten önceki çalışmasının düşünülemeyeceğini, davacının kendi beyanıyla diğer davalıya ait iş yerinde çalışmasının olmadığını ikrar ettiğini, davacının 17.08.1986 tarihinden tescilli olup, talebine istinaden kendisine yaşlılık aylığı bağlandığını, bu nedenle dava konusu edilen çalışmaları iptal edildiğinden aylığının başlangıç tarihi itibariyle durdurulduğunu, sigortalıya çıkartılan 70.477,89 TL borcun çıkartıldığını, davacının her ne kadar hizmet tespiti davası açmış olmasına karşın asıl amacının sahte sigortalılık dönemi için kendisine tahakkuk ettirilen yersiz ödeme borcundan kurtulmak olduğunu, ilgili denetim raporunda kendi ikrarının bulunduğunu ve imzasının olduğunu savunarak açıklanan nedenlerle davanını reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile”…..isimli kişi tarafından davacının çalışmasının başkası yanında bildirildiğinin SGK tarafından yürütülen tahkikat evrakından anlaşıldığı, yukarıda özetlendiği üzere her ne kadar davacı beyanında geçmese de İbrahim Şaşmaz isimli kişinin aynı tahkikat evrakında sigortalı gösterilmesine dair bu işlemin para ile yapıldığının ve kendisinin fiili hizmetinin bulunmadığının belirtildiği, davacının da aynı kişi yanında çalışmalarının bildirilmesi nedeniyle davalı yanında çalışmalarının sehven … isimli kişi yanında gösterildiği iddiasının belirtilen sebeplerle ispatlanamadığı, dinlenen tanık beyanlarından da davacının davalı yanında fiili çalışmasına dair iddiasını her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı şekilde ispat edemediği, davacının tahkikat evrakındaki beyanı incelendiğinde emeklilikten önce çalıştığı son işyerinin kime ait olduğunu hatırlamadığını beyan etmesine rağmen iş bu davayı açarak davalı yanında çalıştığına dair iddiasının hayatın olağan akışına uygun olmadığı ve mahkememizce davacının davalı yanında fiili hizmetinin bulunduğuna dair herhangi bir sair delilin bulunmadığı,” gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde, tanık … tarafından davacının bir ay kadar çalıştığının beyan edildiğini, yine … tarafından da davacının çalışmalarının sehven başka bir iş yerinden gösterildiğinin beyan edildiğini, davacının davalı Kurum denetmenine verdiği ifadede para karşılığı sigortalı olduğuna dair ifadesinin olmadığını, davacıya 2011 yılında bağlanan yaşlılık aylığının bağlanması üzerinden 4 yıl geçtikten sonra düzenlenen denetmen raporunun haklı gerekçeye dayanmadığını, davacının yaşlılık aylığına hak kazanmasına son bir ay kala sahte sigortalılık yöntemine başvurmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu beyanla ilk derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile “davacı tarafından 18.11.2015 Tarih ve … numaralı denetmen raporu kapsamında verilen ifadede; inşaat ustası olduğunu ve emekli olmadan önce ismini hatırlamadığı bir kişinin yanında çalıştığını beyan etmesine rağmen eldeki davada elektrik malzemeleri satan davalı yanında çalıştığı yönünde talepte bulunması hayatın olağan akışına uygun bulunmamakta olup dava dilekçesine ekli olarak sunulan ve muhasebeci, davacı ve davalının çalışmaların bildirimine ilişkin olarak yanlışlık olduğunu belirterek Kuruma dilekçe vermelerinin de davacının iptal edilen hizmet süresinin davalı yanından bildirimini sağlamak amacıyla yapıldığı kanaatine varıldığından” istinaf başvurusunun esastan reddine, karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili, istinaf gerekçeleri ile birebir aynı sebeplerle karar temyiz etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, Kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1) 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,

2)Sahte sigortalılığa dayanan davalar hizmet tespiti içerikli olmakla, davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Kanun’un 79 uncu maddesi ile 5510 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinde bu tür hizmet tespiti davalarının kanıtlanması yönünden özel bir yöntem öngörülmemiştir. Kimi ayrık durumlar dışında resmi belge ve yazılı delillerin bulunması sigortalı sayılması gereken sürelerin saptanmasında güçlü delil olmaları itibariyle sonuca etkili olurlar. Ne var ki bu tür kanıtların bulunmaması halinde somut bilgilere dayanması inandırıcı olmaları koşuluyla bordro tanıkları veya iş ilişkisini bilen komşu işyeri çalışanları gibi kişilerin bilgileri ve bunları destekleyen diğer tanıklarla dahi sonuca gitmek mümkündür. Bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunlu olup mahkemece, tarafların sunduğu deliller ile yetinilmemeli, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun ilgili hükümleri esas alınarak kendiliğinden araştırma ilkesi benimsenmeli, sigortalılığın kabulü ve hüküm altına alınabilmesi için hizmet akdinin ve eylemli çalışmanın varlığı ortaya konulmalı, çalışmanın geçtiği iddia edilen iş yerine dair düzenlenmiş Kurum müfettiş raporu ve dayanak belgeler varsa dosya içerisine getirtilmeli, yine çalışmanın geçtiği iddia edilen işyerinden bildirimi bulunup iptal edilmeyen bordrolu tanıkların yeteri kadarının beyanlarına başvurulmalı, ilgili işyerinin hangi tarihten itibaren faal olduğu ile çalışma ruhsatı alıp almadığı araştırılmalı, işyeri işvereninin vergi kayıtları irdelenerek çalışan sayısı tespit edilmeye çalışılmalı, komşu işyeri bodro tanıkları ve işverenleri tespit edilerek beyanlarına başvurulmak suretiyle uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip; deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir.

3. Değerlendirme
Somut olayda, yukarıdaki açıklamalar kapsamında yeterli araştırma yapılmadığı, mahkemece dinlenen tanık… isimli kişinin ifadesine itibar edilmediği, davalı yanından çalışmalarının sehven … isimli kişi yanından yapıldığı iddiasının ispat edilemediği, davacının emeklilikten önce son işyerinin kime ait olduğunu bilmemesinin hayatın olağan akışına uygun olmadığı gerekçeleri ile davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.

Mahkemece yapılacak iş; davacının hizmet tespitini talep ettiği 17.07.2011-15.08.2011 dönem yönünden, öncelikle dosya içerisinde bulunan ve Denetmen raporunda ismi geçen muhasebeci olduğu anlaşılan…’in, SGK …il müdürlüğüne yaptığı müracat ile “davacı …’un … isimli İşyeri adına giriş yapılması gerekirken sehven yanlış bir işletme adına girişi yapılmış olup, 01.07.2011-15.08.2011 döneminin düzeltilmesini talep ettiği dilekçe” ile yine aynı talepli davacının verdiği dilekçelerinin bulunup bulunmadığı, Kurum’a verilmiş ise davalı Kurum tarafından bu dilekçeler ile ilgili işlem yapılıp yapılmadığı sorulmalı, vefat eden davalı …’in, tanık olarak ifadesine başvurulan babası …’in ” işyerini oğluma devrettim” şeklindeki ifadesi kapsamında, çalışılan işyerinin hangi dönemde tanık tarafından işletildiği, hangi dönemde vefat eden davalı … tarafından işletildiği araştırılmalı, yine tanık olarak dinlenen ve davalının muhasebecisi olduğunu iddia eden tanık …’ın beyanı ile dinlenen tanık…’in ifadelerinin, hangisinin davalının muhasebecisi olduğu yönünde çelişmesi nedeni ile davalı Kuruma yazılacak müzekkere ile davalıya ai…sicilli işyeri ile ilgili beyannamelerin hani muhasebeci tarafından verildiği tespit edilmeli, gerekirse tekrar ifadelerine başvurularak davacının bildirim yapılan ve iptal edilen çalışmalarının … yanından bildirilmiş olması ve davacının da açıkça bu kişi yanında çalışmadığını belirtmiş olması karşısında davalı … yanındaki çalışmaların fiili çalışma olup olmadığı hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde ortaya konulmalı ve varılacak sonuca göre bir karar verilmelidir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle,
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.