Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/6687 E. 2023/7246 K. 22.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/6687
KARAR NO : 2023/7246
KARAR TARİHİ : 22.06.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1657 E., 2023/385 K.
KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 8. İş Mahkemesi
SAYISI : 2018/459 E., 2021/212 K.

Taraflar arasındaki hizmet tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili, müvekkilinin davalı nezdinde 02.03.1998-27.10.2000 tarihleri arasında istisna akdine göre program akitlisi adı altında, 27.10.2000- 17.06.2002 tarihleri arasında sigortasız olarak, 17.06.2000- 24.09.2008 tarihleri arasında sözleşmeli statüde istihdam edilen personel sözleşmesi adı altında çalıştığını, davalı Kurumda uzun yıllar kesintisiz ve aralıksız şekilde farklı hukuki statü ve sözleşme türleri ile çalıştığını, 16.08.2018 tarihinde emekli olduğunu, emekli ikramiyesi olarak yaklaşık 20 yıl karşılığı iş sonu tazminat ödemesi aldığını, sadece 2008 yılı ve sonrası çalışmalarının dikkate alındığını, anılan çalışmalarını aldığını diğer çalışma yıllarının farklı sözleşme isimleri altına sığınılarak emeklilik ikramiyesi hesabına katılmadığını öğrendiğini, 02.03.1998 tarihinden itibaren hizmet akdi ile davalı Kurumda aralıksız ve kesintisiz şekilde çalışmasının devam ettiğini, çalışma bakanlığı iş müfettişleri tarafından 1987-2000 yılları arasında teftiş yapıldığını, bu dönemde istisna akdi ile çalışanların tamamının hizmet akdi ile çalışmış gibi değerlendirilmesi gerektiğinin öne sürüldüğünü, eksik yatırılan prim borçlarının gecikme zammı ve tazminatı ile birlikte ödenmesini istediklerini belirterek, davacı müvekkilinin 02.03.1998 tarihinden itibaren 16.08.2018 tarihine kadar davalı kurumda aralıksız ve kesintisiz olarak çalıştığının tespitini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP
Davalı TRT Genel Müdürlüğü vekili, davacı ile davalı Kurum arasında iş kanunu anlamında hizmet akdi ilişkisi olmadığını, kurumun iş kanunu kapsamında işçi çalıştırmasını yasa koyucu tarafından da yasaklandığını, kurumda çalıştığı sürelerde davacı ile imzalanan sözleşmelerin istisna akdi niteliği taşıması nedeni ile uyuşmazlığın genel mahkemelerde görülmesi gerektiğini beyanla, davanın reddini istemiştir.

Feri müdahil SGK vekili, kurum işlemlerinde yasaya hak düşürücü sürenin değerlendirilmesi gerektiği belirtilerek, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile “…-Davanın kısmen kabulüne,
2-Davacının kuruma bildirilen hizmetleri dışında davalıya ait iş yerinde 02/03/1998-16/06/2002 tarihleri arasında aralıksız çalıştığı ve bildirimler dışında;

-1999/1 dönemde, 34 gün daha,
-1999/2 dönemde, 30 gün daha,
-1999/3 dönemde, 18 gün daha,
-2000/3 dönemde, 50 gün daha
-2001/1 dönemde, 120 gün daha,
-2001/2 dönemde, 120 gün daha,
-2001/3 dönemde, 120 gün daha,
-2002/1 dönemde, 120 gün daha,
-2002/2 dönemde, 32 gün daha olmak üzere toplam 644 gün daha hizmetinin olduğunun tespitine,

3-Fazlaya ilişkin istemin reddine, …” karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B.İstinaf Sebepleri
Davacı vekili, mahkeme kararının yasaya ve hakkaniyete aykırı olduğu, müvekkilin davalı Kurumda işe başladığı 02.03.1998 tarihinden emekli olduğu tarihe kadarki dönemde, SGK Başkanlığı’na bildirilen dönemler de dahil olmak üzere, hizmet akdine göre çalıştığının tespitinin gerektiği, gerekçeleri ve resen tespit edilecek gerekçelerle istinaf başvurusunda bulunmuştur.

Davalı TRT vekili, davacı ile müvekkil kurum arasında iş akdinin bulunmadığı, mahkemece itirazların dikkate alınmadığı, müvekkil kurumda hukuki statüsü gereği işçi çalıştırılamadığı, gerekçeleri ve resen tespit edilecek gerekçelerle istinaf başvurusunda bulunmuştur.

Feri müdahil Kurum vekili, mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, eksik inceleme ile hüküm kurulduğu, kurumca yapılan işlemlerde herhangi bir hata bulunmadığı, yersiz açılan davanın reddinin gerektiği, gerekçeleri ve resen tespit edilecek gerekçelerle istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, “… Somut olayda, işçi sayılmayan geçici personel sözleşmeleri, ödeme kayıtları ve ödeme dönemleri ile işe giriş bildirgeleri dikkate alınarak verilen karar yerinde olmuştur.

Bu nedenlerle dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı…” gerekçesi ile taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V.TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz başvurusunda bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili, 2003-2008 yılları arasında eksik sürelerin genellikle bir ay olduğunu, resmi kayıtlarda maaş ödenmemiş görünse de çalıştığını ve ücret aldığını, bordro tanıklarının çalışmanın kesintisiz olduğunu beyan etmeleri nedeniyle iddianın ispatlandığını, mahkemece gerekirse tekrar kamu tanığı dinlenmesi gerektiğini belirterek temyiz başvurusunda bulunmuştur.

Davalı vekili ve fer’i müdahil Kurum vekili istinaf gerekçelerini tekrarla temyiz başvurusunda bulunmuştur.

1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, hizmet tespiti istemine ilişkindir.

2.İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile 506 sayılı Kanun’un 79 uncu maddesi.

Bu tür sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davaların, kamu düzeniyle ilgili olduğu ve bu nedenle de özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğu açıktır. Bu çerçevede, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde resen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.

3.Değerlendirme
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı ve fer’i müdahil Kurum vekillerinin tüm davacı vekilinin sair temyiz temyiz itirazlarının reddi gerekir.

2- İnceleme konusu davada, davacının 02.03.1998 tarihinden emekli olduğu tarihe kadar davalı TRT’ de hizmet akdi ile çalıştığının tespitine karar verilmesini talep ettiği, mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulü davacının 02.03.1998-16.06.2002 tarihleri arasında kısmen bildirilmeyen sürelerde de hizmet akdi ile çalışmalarının bulunduğu kabul edilerek hüküm kurulduğu ancak 2002-2008 yıllarında geçen ve bildirilmeyen çalışmalar açısından eksik araştırma ve inceleme sonucu karar verildiği anlaşılmaktadır.

Mahkemesince, davanın kamu düzenini ilgilendiren bir dava olduğu gözetilerek, ret edilen ve bildirilmeyen sürelerin çok daha kısa olduğu 2002-2008 yılları açısından da gerekirse yeniden bordro tanığı veya çalışmayı ya da varsa niçin ara verildiğini bilebilecek işyeri amir ya da çalışanlarının beyanlarına başvurarak ve dosya içerisine alınan tüm deliller bu yönden yeniden değerlendirilerek varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekir.
Bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.

VI.KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine,

İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.06.2023 gününde oybirliğiyle karar verildi.