Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/6507 E. 2023/7685 K. 10.07.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/6507
KARAR NO : 2023/7685
KARAR TARİHİ : 10.07.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3014 E., 2023/219 K.
KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Osmancık Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
SAYISI : 2019/226 E., 2022/278 K.
Taraflar arasındaki aidiyet davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı Kurum vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararın davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … ile … sigorta numarası ile sigorta kaydı bulunan …’nın aynı kişiler olduğunu, davacının annesinin babasının soyisminin… olduğunu, dedesinin yanında büyüdüğü için birçok kişinin müvekkilini … olarak bildiğini, müvekkilinin … sigorta sicil numarası ile 1976 yılının 1. ayında… işyeri sicil numaralı … Orman İşletme Şefliği’nde 10 gün, 1976 yılının 4. ayında 6501 işyeri sicil numaralı İskilip Orman İşletme Şefliği’nde 37 gün çalıştığını, o günlerde sigorta kaydı yapılırken müvekkilinin soyisminin dedesinin soyismi olan… olarak kaydedilip sigorta girişinin o şekilde bildirildiğini belirterek … sigorta sicil numarası ile sigorta kaydı bulunan … ile … T.C. Kimlik Numaralı müvekkil …’nın aynı kişi olduğunun tespiti ile, … sigorta sicil numarası sigorta kaydının … T.C. Kimlik Numaralı …’ya ait olarak olarak düzeltilmesine, kurum kayıtlarına bu şekilde tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP
Davalı SGK cevap dilekçesinde özetle; Kurum kayıtlarına göre 1961 doğumlu …nın sigorta başlangıç tarihinin 1984 yılı olduğunu, 1976 yılına ait bir kayıt bulunmadığını, davanın 5510 sayılı Kanun’da belirtilen 5 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığını, hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının 1976 yılında çalışmaya başladığı kabul edilirse 15 yaşında çalışmaya başlamış kabul edileceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep ettiğini bildirmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; işe giriş bildirgeleri, gelen müzekkere cevapları, dinlenilen davacı ve bordro tanıkları beyanlarından iş yerinde … isminde başka bir kişinin çalışmadığı,… ve İskilip Orman İşletme Şefliğinde davacı … Bardakçı ile birlikte çalıştıklarını, … ile çalışmadıklarını yönelik beyanları da dikkate alınarak davanın kabulüne, … sigorta sicil numarası ile sigorta kaydı bulunan … ile … T.C. Kimlik Numaralı …’nın aynı kişi olduğunun tespiti ile, … sigorta sicil numarası sigorta kaydının … T.C. Kimlik Numaralı …’ya ait olarak düzeltilmesine ve kurum kayıtlarına bu şekilde tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B.İstinaf Sebepleri
Davalı Kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece gerekli inceleme ve araştırma yapmadan karar verildiği, davacının Kurum kayıtlarında sigorta başlangıç tarihi 1984 tarihi olup, 1976 yılına ait bir işe girişi mevcut olmadığı, davacı 1976 yılındaki işe giriş bildirgesinin de kendisine ait olduğunu iddia ettiği, bir başkasına ait nüfus kaydıyla yapılan çalışmalarının ya da yanlış gözüken kayıtların iddia sahibine ait olduğu davalar kamu düzenine ilişkin olduğundan gerçeğin saptanması için mahkeme tarafından resen araştırma ilkesi gereğince geniş kapsamlı bir araştırması yapılması gerekirken yerel mahkemece gerekli araştırma ve inceleme yapmadan karar verildiği, davacı davasını tam olarak ispatlanmamış olmasına rağmen mahkeme tarafından davanın kabulüne karar verilmiş olmasının isabetsiz olduğu gerekçesiyle istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine, ileri sürülen tüm istinaf sebeplerinin ilk derece mahkemesince usul ve yasaya uygun bir şekilde değerlendirilerek hüküm kurulmasına göre yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK ‘nın 353/1-b-1 inci maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı Kurum vekili temyiz dilekçesinde; kurum işlemlerinin yerinde olduğu, davacının davasını ispatlayamadığını, davanın reddi gerektiğini, eksik araştırma ile hatalı karar verildiğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, hizmet aidiyeti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile 506 sayılı Kanun’un 79/10 uncu maddesi hükümleridir.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı Kurum vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

10.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.