Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/6462 E. 2023/6928 K. 15.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/6462
KARAR NO : 2023/6928
KARAR TARİHİ : 15.06.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1716 E., 2023/388 K.
KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 33. İş Mahkemesi
SAYISI : 2019/72 E., 2021/148 K.

Taraflar arasındaki prim borcunun bulunmadığının tespiti ile gayrimenkul üzerine konulan haczin kaldırılması istemli davadan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili, müvekkilinin Etap Telefon Tesisat Ticaret Limited Şti.’nin %99 hissesine sahip iki ortaklı şirketin ortağı ve müdürü olarak çalışmaya başladığını ve 02.10.2003 tarihinde Bağ-Kur emeklisi olduğunu, 05.01.2005 tarih ve 6213 sayılı “ticaret sicili gazetesi” yayımlanarak bahsi geçen “şirketin müdürü ve adres değişikliği” yapıldığını, şirket müdürü ortak Altın Gümüş’ün olduğunu, 13.04.2005 tarih ve 6281 sayılı Türkiye Ticaret sicili gazetesinde müvekkilim davacı şirket hissesinin 250 payını Musa Demir’e, 249 payını da İbrahim Yılmaz’a devrederek ortaklığının bittiğini, davacının bu davada hasım olamayacağını, davanın zamanaşımı yönünden reddi gerektiğini, davacının prim borcu ve İPC borcu olmayacağını, şirkete gönderilen ödeme emirleri ve komisyon kararının iptal edilip davacının gayrimenkulüne konan haczin iptali gerektiğini, idare kayıtlarının yanlış ve düzgün olmadığını, hele haciz yazısında 1996-2011/8 yılları yazılmış ki davacının bunlarla alakası dahi olmadığını, .kurumun görevini de yapmadığını, sorumluluktan kurtulmak için bu borç ve idari para cezasını asıl şirket ve sorumlularından almamış müvekkilinin üzerine haciz koyduğunu ileri sürerek, davacı adına eskiden ortağı ve kanuni temsilcisi olduğu 29.12.2004 tarihinde müdürlükten 13.04.2005 yılında ortaklıktan ayrıldığından davalı idarece ödenmeyen prim borçlarının tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emirlerine yapılan itirazın reddine dair 29.12.2017 tarih ve B. 13.2.SSK 4.06.01.00/117281 sayılı işleminin komisyon kararının iptaline, davanın kabulüne, gayrimenkul üzerine konan 363.537,72 TL prim borçlarının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP
Davalı Kurum vekili, Kurum işlemlerinde usul ve yasaya aykırı bir hususun bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile “…Davanın kısmen kabulü ile,

1-Davacının 2011/39116 – 39118, 2008/12788 – 12790 – 12791 – 12792 – 12793 – 12794 – 12795-12796-12797-12798-12799-12800-12801-12802-12803-12804-12806 sayılı ödeme emirlerinin iptali isteminin reddine,

2-2011/39120 sayılı ödeme emrinin iptaline,

3-2008/12789 sayılı ödeme emrinin iptaline,

4-2008/15325 sayılı ödeme emrinin 2006 yılı 4,5,6,7,8,9,10,11,12 – 2007 yılı 1,2,3,4,5,6,7,8,9,10,11,12 – 2008 yılı 1,2,3, dönemine ait damga vergisi asıl borç ve gecikme zamlarına ilişkin kısmının iptaline, 2003 yılı 12 ve 2004 yılı 1,2,3,4,5,6,7,8,9,10 aylarına ilişkin damga vergisi asıl borç ve gecikme zamlarına ilişkin ödeme emrinin iptali istemin reddine,

5-2011/39117 sayılı ödeme emrinin 2010 yılı 12.ay, 2011 yılı 1,2,3,4,5,6,7,8 aylarına ilişkin prim borcu ve gecikme zammına ilişkin ödeme emrinin iptaline, 2002 yılı 5,6,7,8,9,10,11,12 aylarına, 2003 yılı 1,11,12 aylarına, 2004 yılı 1,2,4,5 aylarına ilişkin prim ve gecikme zammı alacaklarına ilişkin ödeme emrinin iptali isteminin reddine,

6-Davacıya gönderilen 2011/39119 sayılı ödeme emrinin 2010 yılı 12.ay, 2011 yılı 1,2,3,4,5,6,7,8 aylarına ilişkin işsizlik sigortası prim borcu ve gecikme zammına ilişkin kısmın iptalin, 2002 yılı 5,6,7,8,9,10,11,12 aylarına, 2003 yılı 1,11,12 aylarına, 2004 yılı 2,4,5 aylarına ilişkin işsizlik sigortası prim borcu ve gecikme zammına ilişkin ödeme emrinin iptali isteminin reddine,

7-Davacının haczin kaldırılması isteminin reddine,…” karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B.İstinaf Sebepleri
Davacı vekili, müvekkil aleyhine hükmedilen vekalet ücretinin kaldırılmasının gerektiği, Mahkeme kararında davanın kabulüne olan kısmının onanmasının gerektiği, gerekçeleri ve resen tespit edilecek gerekçelere göre istinaf başvurusunda bulunmuştur.

Davalı Kurum vekili, kararın eksik araştırma ve inceleme sonucu verildiğini belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile “…Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davacıya dava dışı Etap Telefon Tesisat Tic. Ltd. Şti.’nin borçlarında dolayı ödeme emri gönderildiği, ödeme emirlerine konu borçların muhtelif 2001/8- 2011/8 aylar arası prim, idari para cezası, damga vergisi ve işsizlik sigortası borçları olduğu, davacının Eylül/1998-Ocak/2005 arası şirket müdürü olduğu, davacının Nisan 2005 tarihi itibariyle şirketteki hisselerini devrettiği, ödeme emirlerinin bir kısmının davacıya Kasım/2011 tarihinde bir kısmının Nisan/2016 ve Mayıs/2016 tarihinde tebliğ edildiği, davacının kuruma ödeme emirlerine karşı itiraz ettiği, itiraz üzerine davacının itiraza ilişkin taleplerinin kurumun ilgili icra birimlerine bildirildiği, ancak icra birimlerince herhangi bir işlem yapılmadığı anlaşılmaktadır.

Somut olayda, davacı Nisan/2005 tarihinden sonraki borçlardan sorumlu olmayıp kuruma karşı bu borçlardan dolayı 3 üncü kişi konumundadır. Dolayısıyla bu tarihten sonraki dönemler yönünden verilen karar yerinde olmuştur. Önceki dönemler yönünden ise davanın 7 günlük hak düşürücü süre içerisinde açılmadığından hak düşürücü süre yönünden reddine karar verilmesi gerekirken esastan reddine karar verilmiş ise de, bu durum sonuca etkili olmadığından kaldırma sebebi sayılmamıştır.

Bu nedenlerle dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, istinaf başvurularının esastan reddine karar vermek gerekmiştir.” gerekçesi ile taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V.TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı Kurum vekili istinaf gerekçelerini tekrarla temyiz başvurusunda bulunmuştur.

1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, prim borcunun bulunmadığının tespiti ile gayrimenkul üzerine konulan haczin kaldırılması istemine ilişkindir.

2.İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile 6100 sayılı Kanun’un 307 nci, 309 uncu maddeleri

3.Değerlendirme
İnceleme konusu davada, davacının dava dışı limited şirketin Kuruma olan borcundan dolayı şirket müdürü olarak tarafına tebliğ edilen ödeme emirlerinin iptalini talep ettiği, Mahkemesince yazılı şekilde davanın kısmen kabulüne karar verildiği, dosya içerisinde ise davacının şirket ortağı olarak şirket borcunun 7326 sayılı Kanun kapsamında yapılandırılması için başvuruda bulunduğu, yapılandırma yasası gereği eldeki davadan feragat ettiğine dair yazılı talepte bulunduğu anlaşıldığından, Mahkemesince davanın konusuz kalıp kalmadığı irdelenerek varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.

VI.KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

15.06.2023 gününde oybirliğiyle karar verildi.