Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/6266 E. 2023/7592 K. 06.07.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/6266
KARAR NO : 2023/7592
KARAR TARİHİ : 06.07.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
SAYISI : 2022/163 E., 2022/260 K.
KARAR : Kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen hizmet tespiti istemli davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince Dairenin bozma kararına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı feri müdahil Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili, davacının müteveffa eşi …’ın davalı işveren …’a ait işyerinde 01.11.2012 – 11.04.2013 tarihleri arasında kesintisiz çalıştığının tespitine karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP
Davalı cevap dilekçesi vermemiştir.
Feri müdahil SGK vekili, 506 sayılı Kanun’un 79/8 inci ve 5510 sayılı Kanun’un 86/9 uncu maddesi gereğince 5 yıllık hak düşürücü süreye tabi olduğunu, Kurum kayıtlarının resmi belge olması nedeniyle davacının resmi kayıtlarda görünmeyen hizmetinin varlığını kanıtlamasının ancak aynı güçte deliller ile mümkün olduğunu, bu iddianın tanık beyanları ile ispatının mümkün olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 14.12.2018 tarihli ve 2017/48 Esas, 2018/435 sayılı kararıyla; “Dava konusu olayda; davacının müteveffa eşinin davalıya ait işyerinde 11.04.2013 tarihinde çalışmaya başladığına dair işe giriş bildirgesinin elektronik ortamda verilmiş olduğu, hizmet tespiti istenilen dönemde yasa kapsamında olan ve hizmet tespitine engel teşkil etmeyecek bir işyerinin var olduğu, davacının müteveffa eşinin hizmet tespiti talep edilen dönemde çakışan herhangi bir çalışmasının bulunmadığı, davacının müteveffa eşine ait SGK hizmet dökümünün incelenmesinde; davacının müteveffa eşinin davalıya ait 1093083 sicil sayılı işyerinde 11.04.2013-05.01.2014 tarihleri arasındaki çalışmasının kuruma bildirilmiş olduğu, mahkememizce dinlenen davacı tanıkları ile kamu tanıklarının beyanlarının kayıtlar ile örtüştüğü, bu nedenle mahkememizce davacının müteveffa eşinin davalıya ait işyerinde 01.12.2010-15.10.2014 tarihleri arasında hizmet akdine tabii olarak çalıştığı gerekçesiyle, davanın kabulü ile davacının müteveffa eşi …’ın davalıya ait 1093083 sicil sayılı işyerinde 01.11.2012 – 11.04.2013 tarihleri arasında hizmet akdine tabi olarak sigorta primine esas kazancın alt sınırından çalıştığının tespitine, Kuruma bildirilen günlerin infazda nazara alınmasına” karar vermiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı feri müdahil Kurum vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 09.12.2021 tarihli ve 2019/275 E., 2021/998 sayılı kararıyla; ““Fer’i Müdahil SGK vekilinin, … 5. İş Mahkemesinin 14.12.2018 tarih ve 2017/48 Esas – 2018/435 Karar sayılı kararına yönelik istinaf başvurusunun, HMK’nin 353/1-b maddesinin (1) numaralı alt bendi uyarınca esastan reddine, ” karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde feri müdahil Kurum vekili tarafından temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairenin 21.04.2022 tarihli 2022/3063 Esas, 2022/6178 Karar sayılı ilamı ile; İlk Derece Mahkemesince verilen kararda; gerekçe kısmında davacının müteveffa eşinin davalıya ait işyerinde 01.12.2010-15.10.2014 tarihleri arasında hizmet akdine tabii olarak çalıştığına kanaat getirilerek davanın kabulüne hüküm kurmak gerektiği belirtilerek davacının müteveffa eşi …’ın davalıya ait 1093083 sicil sayılı işyerinde 01.11.2012 – 11.04.2013 tarihleri arasında hizmet akdine tabi olarak sigorta primine esas kazancın alt sınırından çalıştığının tespitine ifadelerine yer verilmek sureti ile hüküm ile gerekçe arasında çelişki yaratıldığı ve bu şekilde infazı kabil hüküm tesis edilmediği açık olduğundan verilen karar isabetsiz bulunmuştur.

Mahkemece yapılacak iş, gerekçeyle hüküm fıkrası arasında çelişki oluşturulmaksızın infaza elverişli bir şekilde hüküm kurmaktan ibarettir.” hususlarına işaret edilerek karar bozulmuştur.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;yapılan yargılamada bozma ilamı dışında kalan hususlarda usuli kazanılmış hak ilkesi gözetilmek suretiyle davacının müteveffa eşinin davalıya ait işyerinde 11.04.2013 tarihinde çalışmaya başladığına dair işe giriş bildirgesinin elektronik ortamda verilmiş olduğu, hizmet tespiti istenilen dönemde yasa kapsamında olan ve hizmet tespitine engel teşkil etmeyecek bir işyerinin var olduğu, davacının müteveffa eşinin hizmet tespiti talep edilen dönemde çakışan herhangi bir çalışmasının bulunmadığı, davacının müteveffa eşine ait SGK hizmet dökümünün incelenmesinde; davacının müteveffa eşinin davalıya ait 1093083 sicil sayılı işyerinde 11.04.2013-05.01.2014 tarihleri arasındaki çalışmasının kuruma bildirilmiş olduğu, bildirilen dönem bakımından uyuşmazlık bulunmadığı bildirilen dönemin öncesi döneme ilişkin 01.11.2012-11.04.2013 tarihleri arası bakımından yapılan incelemede mahkememizce dinlenen davacı tanıkları ile kamu tanıklarının beyanlarının kayıtlar ile örtüştüğü, tanıkların kabul edilen dönem bakımından bordrolu kamu tanıkları oldukları, beyanlarının samimi ve tutarlı olduğu görülerek beyanlarına itibar edildiği bu nedenle mahkememizce davacının müteveffa eşinin davalıya ait işyerinde 01.11.2012-11.04.2013 tarihleri arasında hizmet akdine tabii olarak çalıştığına kanaat getirildiği gerekçesiyle davanın kabulü ile; davacının müteveffa eşi …’ın davalıya ait 1093083 sicil sayılı işyerinde 01.11.2012-11.04.2013 tarihleri arasında hizmet akdiyle prime esas kazancın alt sınırındaki ücretle çalıştığının tespitine, karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde feri müdahil Kurum vekili tarafından temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Feri Müdahil Kurum vekili tarafından; davacının davasını ispatlayamadığı belirtilerek kararın bozulmasını talep olunmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı murisi …’ın davalıya ait işyerinde 01.11.2012 – 11.04.2013 tarihleri arasında kesintisiz, hizmet akdine dayalı olarak çalışıp çalışmadığının tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile 5510 sayılı Kanun’un 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 86/9 uncu maddesi hükümleridir.

3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; feri müdahil Kurum vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Feri Müdahil Kurum vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

06.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.