Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/6200 E. 2023/6704 K. 12.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/6200
KARAR NO : 2023/6704
KARAR TARİHİ : 12.06.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/991 E., 2023/627 K.
KARAR : Esastan Red
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kırklareli İş Mahkemesi
SAYISI : 2018/57 E., 2021/70 K.

Taraflar arasındaki 1479 sayılı Kanun kapsamında Esnaf Bağ-Kur sigortalılığının tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı Kurum vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 11.11.1985 tarihinde Babaeski esnaf odasına ve Esnaf ve Sanatkarlar Siciline kayıt yaptırdığını, oda kaydının 31.10.1994 tarihine, sicil kaydının 26.07.2001 tarihine kadar devam ettiğini, 11.11.1985-16.02.1989 tarihleri arasında tüm primlerini yatırdığını, 31.12.1985 tarihinden itibaren Bağ-Kur sigortalılık hizmetlerinin kabul edilmediğini, Kurum işleminin hukuka aykırı olduğunun kabulü gerektiğinden bahisle; 11.11.1985-26.07.2001 tarihleri arasında 1479 sayılı Kanun kapsamında sigortalı olduğunun tespitini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde; davada zamanaşımı süresinin dolduğunu, davacının talebi ile Bağ-Kur sigortalılığının sonlandırıldığını, gelir vergisi mükellefi olmanın Bağ-Kur sigortalılığının ön koşulu olduğunu beyanla davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile “davanın kabulü ile davacının 11.11.1985-26.07.2001 tarihleri arasında zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı olduğunun tespitine ve tesciline” karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı Kurum vekili istinaf dilekçesinde, istinaf kararındaki kaldırma gerekçeleri tam olarak araştırılmadan karar verildiğini, davada zamanaşımının dolduğunu, davacının vergi kaydının sonlandırıldığına ilişkin belge ile Bağ-Kur sigortalılığını kendisinin sonlandırdığını, gelir vergisi mükellefi olmanın Bağ-Kur sigortalılığı için ön koşul olduğunu, mahkemece yeterli araştırma yapılmadan karar verildiğini, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkili kurumun dava açılmasına sebebiyet vermediğinden yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı Kurum vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin 1 numaralı alt bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı Kurum vekili, istinaf dilekçesinde belirttiği sebeplerle kararı temyiz etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının 11.11.1985-26.07.2001 tarihleri arasında 1479 sayılı Kanun kapsamında zorunlu Bağ-Kur sigortalılık süresinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 69 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 344 üncü maddesi, 370 ve 371 inci maddeleri ve 1479 sayılı Kanun’un ilgili maddeleri.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, dosyada yer alan tüm bilgi ve belgelerin incelenmesinde davalı Kurum vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.