Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/6007 E. 2023/7448 K. 04.07.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/6007
KARAR NO : 2023/7448
KARAR TARİHİ : 04.07.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1648 E., 2022/2144 K.
HÜKÜM/KARAR : Esastan red
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 4. İş Mahkemesi
SAYISI : 2019/131 E., 2022/43 K.

Taraflar arasındaki haczin kaldırılması ve tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı SGK vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı SGK vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlenildikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I.DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının … … 2642 parselde kayıtlı taşınmazının mesken olduğunu, İ.İ.K. 82 maddesi 12 inci fıkrası uyarınca meskenin … … Mahallesi 2642 parsel de kayıtlı Avlulu kargir evin (esasen betonarme) mesken olarak kullanılmasından dolayı “meskeniyet” şikayetinde bulunduklarını, haczi 18/03/2019 tarihinde öğrendiklerini, 2642 parseldeki evin kargir olarak belirtildiğini ancak bu yapının betonarme yapı olduğunu, taşınmazın özelliklerinin hatalı olduğunu, Kurumun 24.12.2018 tarihli ve 81555977/206.16.0402/17574622 sayılı kıymet takdir raporunun usulüne uygun tebliğ edilmediğini, bu sebeple itiraz haklarının kullanılmasının engellendiğini, kıymet takdir raporunda taşınmazların değerlerinin çok düşük belirlendiğini, …-… 747 parseldeki taşınmazın 40.000,00 TL, …-… 731 parseldeki taşınmazın 35.000,00 TL ve …-… 2642 parseldeki taşınmazın 105.000,00 TL olarak değer tespitinin yapıldığını ileri sürerek, davacının taşınmaza ilişkin meskeniyet şikayetinin kabulüne, şikayetin reddi halinde ise mahcuzların gerçek değerinin bilirkişi marifetiyle tespitine karar verilmesini istemiştir.

II.CEVAP
Davalı SGK vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın haksız ve yersiz olduğunu, Kurumun 1074754, 1074755, 1074757, 1074758, 1074991, 1075516, 1076114, 1076180, 1076396 ve 1079042 işyeri sicil numaralı dosyalarında işlem gören … Danışmanlık Gıda Taşıma. Tem. Teks. İnş. Taah. San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin Kuruma olan prim, işsizlik sigorta primi, idari para cezası v.d. borçlarından dolayı şirket ve ortakları aleyhine 6183 sayılı Kanuna istinaden icra takibi başlatıldığını, davacıya ait gayrimenkullere de bu borçlar nedeniyle haciz konulduğunu, davacının meskeniyet iddiasının kabulünün mümkün olmadığını, davacının haczin kendisine tebliğinden itibaren 7 günlük süre içerisinde haczedilemezlik (meskeniyet) iddiasında bulunması gerektiğini, haczedilemezlik şikâyetinin hukuk mahkemesine yapılacak başvuruyla incelenebileceğini, buradaki 7 günlük süre hak düşürücü süre olduğundan dolayı bu süre geçtikten sonra hukuk mahkemesine yapılacak şikâyetlerin mahkeme tarafından re’sen sürenin geçmesi dolayısıyla reddedilmesi gerektiğini, kıymet takdir raporu incelendiğinde; davacının meskeniyet iddiasında bulunduğu taşınmazın iki katlı ve zemin katının da iş yeri olarak kullanıldığını, bu haliyle davacının meskeniyet niteliği taşımayan taşınmaz yönünden böyle bir iddiada bulunmasının kötü niyetini ortaya koyduğunu, davacı tarafın, taşınmazın satışının gerçekleşmemesi adına bu iddiayı ortaya attığını, dava dilekçesinde; … İli, … ilçesi, … Mahallesi, …Mevkii, 2642 parselde bulunan taşınmazın özelliklerinde hata olduğunun ve taşınmazın betonarme olduğunun iddia edildiğini ancak söz konusu gayrimenkulün niteliğinin tapu kayıtlarında “avlulu kargir ev” olarak geçmekte olduğunu, kıymet takdir raporunun 5. sayfasında yapının betonarme olduğunun belirtildiğini, raporun evin özelliklerine göre hazırlandığını ve davacıya 08/01/2019 tarihinde tebliğ edildiğini, kıymet takdirine itiraz etmesi için davacıya yasal olarak verilen 15 günlük sürede davacı tarafından Kuruma herhangi bir başvuru yapılmadığını, kıymet takdir raporunun tebliği ve itiraz sürelerinin geçmesinin ardından 01/02/2019 tarihinde satış ilanının hazırlandığını ve 01/02/2019 tarihinde hazırlanan satış ilanının da davacıya 12/02/2019 tarihinde tebliğ edildiğini ancak satış ilanına da davacı tarafından süresi içerisinde herhangi bir itirazda bulunulmadığını, davacı tarafın yasaların kendisine tanıdığı sürelerde itirazlarını ortaya koymadığını, dolayısıyla iş bu sürelerin geçirilmiş olması nedeniyle artık kıymet takdirine itiraz edilmesinin mümkün bulunmadığını, davacı tarafın satışa konu gayrimenkullerin değerlerinin düşük olduğu iddiasında olduğunu ancak davacı tarafın dava dilekçesinde buna ilişkin herhangi bir somut iddia ortaya koyamadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III.İLK DERECE MAHKEME KARARI
Davalı Kurumca haczedilen davacı borçlunun kayden maliki olduğu taşınmazlarda uzman bilirkişiler huzurunda keşif yapılarak bilirkişilerden alınan raporlarda, yapılan tespit ve değerlendirmelere göre; haczedilen taşınmazlardan … ili, … ilçesi, … Mahallesi 0 Ada, 2642 Parselde …Mevkisinde kayıtlı taşınmazın, davacının sosyal ve ekonomik durumu da dikkate alındığında haline münasip olmadığı, taşınmazın keşif günü itibarıyla piyasa rayiç değerinin 134.200,00 TL olduğu, taşınmazın bulunduğu mahallede ve civar mahallelerde yapılan araştırmalarda davacının haline münasip, sosyal ve ekonomik durumuna uygun, kendisi ve eşiyle birlikte yaşayabileceği, 2+1 plan tertibinde alabileceği taşınmaz değerinin 100.000,00 TL olduğu, öte yandan, davacının haciz konulan diğer taşınmazları olan … ilçesi, … Mahallesi, 0 Ada 731 Parselde (toplulaştırma işlemi sonucunda 110 Ada 16 Parselde) bulunan taşınmazın davacının 1/2 oranındaki hissesinin kıymet takdir tarihi itibarıyla değerinin 32.056,55 TL olduğu, … ilçesi, … Mahallesi 0 Ada 747 Parselde bulunan taşınmazın yine kıymet takdir tarihi itibarıyla değerinin 38.600,00 TL olduğu yönünde tespitler yapıldığı, bilirkişi raporlarında yapılan tespitlere ilişkin olarak mahkemece yapılan değerlendirmede; bilirkişi raporunda davacının meskeniyet iddiasına konu taşınmazın bulunduğu mahallede ve çevre mahallelerde sosyal ve ekonomik durumuna uygun olan taşınmazların 100.000,00 TL değerinde olduğu belirtilmiş ise de, günümüz ekonomik koşulları ve paranın satın alma gücü göz önünde bulundurulduğunda belirtilen tutarla davacının sosyal ve ekonomik durumuna uygun bir taşınmaz satın alınamayacağı değerlendirilmiş olup, kaldı ki bilirkişi raporunda da söz konusu değerlendirmeye dayanak oluşturabilecek somut bir olgu veya tespit gösterilmediğini, bu bakımdan bilirkişi raporunun hükme esas almaya yeterli ve elverişli olmadığı kanaatine varılmakla birlikte dosyada mevcut delillere göre yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmasının yargılamaya katkı sağlamayacağı, ilgili kolluk birimine söz konusu taşınmazın çevresinde yaptırılan davacının ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin sosyal ve ekonomik durumuna ilişkin araştırma sonucunda tespit edilen hususlar ve davacının eşinin talebi üzerine tapu müdürlüğü tarafından TMK’nın 194 üncü maddesi gereğince 09.04.2019 tarihi itibarıyla taşınmaza aile konutu şerhinin konulduğu göz önüne alındığında taşınmazın davacının haline münasip evi olduğunun kabulünün gerektiği, öte yandan davacının maliki olduğu diğer taşınmazların kıymet tespiti bakımından bilirkişi raporları dosya kapsamına, yasaya ve Yargıtay içtihatlarına uygun olup bu yönden raporlarda bir isabetsizlik saptanmadığı, buna göre … ilçesi, … Mahallesi, 0 Ada 731 Parselde (toplulaştırma işlemi sonucunda 110 Ada 16 Parselde) bulunan taşınmazın davacının 1/2 oranındaki hissesinin değeri, kıymet takdir raporunda 17.500,00 TL belirlenmiş iken dosyada alınan bilirkişi raporunda 32.056,55 TL olarak belirlendiği, … ilçesi, … Mahallesi 0 Ada 747 Parselde bulunan taşınmazın değeri ise kıymet takdir raporunda 40.000,00 TL olarak belirlenmiş iken bilirkişi raporunda 38.600,00 TL olarak belirlendiği, neticeten … ilçesi, … Mahallesi 0 ada 731 Parselde (toplulaştırma işlemi sonucunda 110 Ada 16 Parselde) taşınmaz yönünden davacının kıymet takdirine itirazının yerinde olduğu, … ilçesi, … Mahallesi 0 Ada 747 Parselde bulunan taşınmaz yönünden ise itirazının yerinde olmadığı gerekçeleriyle, davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile;

1-Davacının kayıt maliki olduğu … ili … ilçesi … Mahallesi Köy içi mevki 0 Ada 2642 Parselde yer alan 232,00 metrekare yüzölçümüne sahip “Avlulu Kargir Ev” niteliğindeki taşınmaz yönünden meskeniyet şikayetinin kabulü ile anılan taşınmazın davacının haline münasip evi niteliğinde olduğundan haczedilemeyeceğinin tespitine,

2-Davacının kayıt maliki olduğu … ili … ilçesi … Mahallesi 0 Ada 731 parselde (toplulaştırma işlemi sonrasında 110 Ada 16 parselde) yer alan taşınmazın 1/2 hissesinin rahiç değerinin, davalı SGK tarafından kıymet takdir raporunun düzenlendiği 19.12.2018 tarihi itibarıyla 32.056,55 TL olduğunun tespitine,

3-Davacının kayıt maliki olduğu … ili … ilçesi … Mahallesi 0 Ada 747 parselde yer alan taşınmazın rayiç değerinin tespiti talebinin reddine, karar verilmiştir.

IV.İSTİNAF
A.İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı SGK vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.

B.İstinaf Sebepleri:
Davalı SGK Vekilinin İstinaf Sebepleri
Davalı SGK vekili istinaf dilekçesinde; davacıya tüm ödeme emirlerinin tebliğ edildiğini ve dosyaların kesinleşmiş olduğunu, takiplerin kesinleşmiş olması nedeniyle kurumca yapılan icra takibinin iptalinin söz konusu olmadığını, davacı tarafça davanın yedi günlük sürede açılmadığından süreden reddinin gerektiğini, davacı tarafça yasaların kendisine tanıdığı sürelerde itirazların ortaya konulamamış olduğunu, dolayısıyla işbu sürelerin geçirilmiş olması nedeniyle artık kıymet takdirine itiraz edebilmesinin mümkün bulunmadığını belirterek, kararın kaldırılmasını istemiştir.

C.Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında dosyadaki yazılara, hükmün Dairece de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleri ile dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V.TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı SGK vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı SGK vekili; istinaf sebepleri doğrultusunda hükmün temyiz incelemesi sonucu bozulmasını istemiştir.

C.Gerekçe
1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, haline münasip eve konan haczin kaldırılması ve kıymet tespitine ilişkindir.

2.İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 6183 sayılı Kanun’un 70 inci maddesi

3.Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz neden ve kapsamına göre, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle,
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.