Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/5989 E. 2023/6246 K. 01.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/5989
KARAR NO : 2023/6246
KARAR TARİHİ : 01.06.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1333 E., 2022/2251 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 17. İş Mahkemesi
SAYISI : 2017/181 E., 2021/83 K.

Taraflar arasındaki hizmet tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili, davacı müvekkilinin, 30.09.1996 tarihinde Çıraklık Okuluna giriş yaptığını ve bu duruma dair davalı kuaförlerden beyan alındığını, davalı kuaförde çalıştığına dair bildirim yapıldığını, sigorta kayıtlarından da anlaşılacağı üzere 1999 tarihinde adı geçen kuaföre Çıraklık Okulundan yapılan bildirim üzerine girişi yapıldığını, 1996-2015 yılları arasında ilk 5 yıllık süreçte çırak olarak, sonraki 5 yıllık süreçte kalfa olarak, geri kalan süreçte de usta öğretici olarak çalıştığını, kesintisiz olarak belirtilen adresteki kuaförde çalıştığını ve bu süreçte herhangi bir sigorta kaydı yapılmadığını, iş yerinin bir süre davalı … üzerine, bir süre de aralarında akrabalık bağı olan … üzerine olmak üzere işletilip tüm bu süreçlerde davacının belirtilen sıfatlarda çalışmaya devam ettiğini, 2015 yılında SGK müfettişleri teftişe geldiğinde davacıyı iş başında gördüğünü ve kayıtlara göre bu iş yerinde bir çalışan görünmediğini, kendisinin sigorta kaydının tutulmadığını ve 2 aylık sigortanın kurumca yapılacağını belirttiğini, işverenin bir sure sigorta kaydını yapsa da sonrasında haksız olarak akdini sona erdirdiğini, ancak bu tarihten daha önce sigorta çıkışının yapıldığını, çalışmalarının tamamının kuruma bildirilmediğini belirterek, davacı müvekkilinin, davalı işveren yanında 1996-2015 yılları arasında kesintisiz çalıştığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP
1.Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; hak düşürücü sürenin geçtiğini, davacının davalılardan … yanında hiç çalışmadığını, …’ün davacıya sadece çıraklık okuluna devam edebilmesi için olur verdiğini, sigorta bildirimi yapılmadığını, zaten çırakların sigorta primlerinin 5510 sayılı Kanunun 5/b maddesinde göre Milli Eğitim Bakanlığı tarafından ödendiğini, eylemli veya gerçek biçimde çalışmasının varlığı saptanmadıkça hizmet akdine dayanılarak dahi sigortalılıktan söz edilemeyeceğini, davacının sosyal güvenlik denetmeni tarafından 14.01.2015 tarihinde düzenlenen durum tespit raporunda aynı adreste daha önce faaliyet gösteren …’e ait işyerinde de çalıştığını, geçmiş yıllara ait çalışmaları ve ücretleri ile ilgili olarak elinde ve işverenin kayıt ve belgelerinde isminin ve imzasının bulunmadığını, çalıştığını ispatlayıcı bir belge olmadığını beyan etmesi sebebiyle 2013/5 sayılı genelgeye istinaden …’ e ait yasal kayıt ve belgelerin incelenmesine gidilmediğinin bu sebeple …’ e ait işyerindeki çalışmaları ile ilgili kurumca yapılacak bir işlem bulunmadığının belirtildiğini, davacının davalı … yanında çalıştığı süre denetmen raporuna istinaden Kuruma bildirilmiş olduğundan bu süreye ilişkin dava açılamayacağını belirterek, davanın reddini istemiştir.

2.Feri müdahil SGK Başkanlığı vekili cevap dilekçesinde özetle; varsa çalışma olgusunun usulünce ispatlanması gerektiğini, kurum işlemlerinin yerinde ve yasal mevzuata uygun olduğunu beyanla, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacının 30.09.1996-15.01.2015 tarihleri arasında davalılar yanında kesintisiz çalışıp çalışmadığına yönelik olduğu, SGK kayıtları ve delil durumuna göre davacının ilk işe giriş tarihinin 30.09.1996 tarihi olduğunun belirtildiği, davalı …’e ait 2.9602.01.01…..23-91 sicil sayılı işyerinden davacı adına 21.02.2014 işe giriş tarihli işe giriş bildirgesinin internet ortamında Kuruma verildiği, sigortalı hizmet cetveline göre 30.09.1996-20.02.2014 tarihleri arasında herhangi bir işyerinde çalışma kaydı olmadığı, 21.02.2014-14.02.2015 tarihleri arası ……sicil numaralı …’e ait işyerinde çalışma kaydı olduğu, 19.10.2015-30.06.2016 tarihleri arası 1277639.006 sicil numaralı Etimesgut İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü işyerinde çalışma kaydı olduğu, Keçiören Vergi Dairesinin 08.08.2017 tarihli yazısı ile Dairelerinin ….. vergi kimlik numaralı mükellefi …’ün “Kadınlar için kuaför işletmelerinin faaliyetleri” nden dolayı 01.06.2004 tarihinde Yıldırım Beyazıt Vergi Dairesi Müdürlüğünden nakil geldiğinin, 21.02.2014 tarihinde faaliyetini sonlandırdığının bildirildiği, Keçiören Vergi Dairesinin 08.08.2017 tarihli yazısı ile Dairelerinin 0460117162 vergi numarasında kayıtlı mükellef ….. ‘ün Basit Usul Vergisinde Kuaför faaliyetinden dolayı kayıtlı olduğunun, 21.02.2014 tarihinde faaliyetine “……./…” adresinde başladığının ve halen “Y……….” adresinde faaliyetine devam ettiğinin bildirildiği, Keçiören Vergi Dairesinin 09.04.2018 tarihli yazısı ile davacı … adına mükellefiyet kaydı bulunmadığının bildirildiği, Yıldırım Beyazıt Vergi Dairesi Müdürlüğünün 07.05.2018 tarihli yazısı ile bilgisayar kayıtlarının tetkikinde Etimesgut Vergi Dairesinde….. (TC. …… potansiyel vergi kimlik numarası bulunan …’ın T.C.Kimlik Numarası ile Mernis’ten Nüfus Kayıt Örneği Sorgulamasında …’ın eşi olduğu ve sicil numarasının …. (TC….) olduğu tespit edilen …..’ın tarh dosyasının tetkikinde; ödevlinin 15.09.2005 tarihi itibariyle Basit Usulde Ticari Kazanç mükellefi olarak “Kadınlar İçin Kuaför İşletmeleri” faaliyetiyle mükellefiyetine başladığının, 31.12.2008 tarihinde terk ettiğinin tarh dosyasının ve bilgisayar kayıtlarının tetkikinden anlaşıldığının bildirildiği, … Kuaförler Güzellik Salonları İşletmecileri ve Manikürcüleri Esnaf Odasının 12.04.2018 tarihli yazısı ile (Ma kayıtlarında yapılan tetkikler neticesinde Eşe Kılıç adına kayıt bulunmadığının, …’ın 11221 sicil numarası (asil üye işveren kuaför salonu) ile 28/11/2005 tarih madde 3 ile kayıt olduğunun, 31.05.2013 tarih madde 237 yönetim kurulu kararı ile kaydının silindiğinin bildirildiği, Keçiören Sosyal Güvenlik Merkezi’ nin 25.05.2018 tarihli yazısı ekindeki belgelerden; … sicil sayılı dosyada işlem gören … Keçiören/… adresinde kurulu Bayan Kuaförü işi işyerinin 21.02.2014 tarihi itibariyle … adına kanun kapsamına alındığı, … unvanlı işyerinde Sosyal Güvenlik Denetmeni tarafından 12.01.2015 tarihinde yapılan fiili denetimde davacı …’ın çalıştığının tespit edildiği, Eşe Kılıç ’ın denetim esnasında; işyerinin faaliyete başladığı 21.02.2014 tarihinden beri aralıksız olarak çalıştığını, daha önceki çalışmalarla ilgili elinde belge olmadığını, bu işyerinden önce …’ün faaliyet gösterdiğini ancak elinde çalıştığını ispat edecek bilgi, belge ve evrak bulunmadığını, …’ün kayıtlarında isminin ve imzasının bulunmadığını beyan ettiği, 14.01.2015 tarih HOB/2015-05 sayılı Denetmen raporunda; davacı …’ın 21.02.2014 tarihinden itibaren davalılardan …’e ait … Keçiören/… adresindeki bayan kuaförü işyerinde çalıştığı sonuç ve kanaatine varıldığı, … Milli Eğitim Müdürlüğünün 12.12.2019 tarihli yazısında davacı …’ın 30.09.1996 tarihinde başlayan çıraklık dönemine ilişkin olarak ildeki mesleki eğitim merkezlerinde herhangi bir bilgi ve belgeye ulaşılamadığının belirtildiği görülmüş, yapılan değerlendirmeye göre, SGK kayıtları ile davalı …’e ait … sicil numaralı işyerinden davacının 21.02.2014- 14.02.2015 tarihleri arasındaki hizmetleri Kuruma bildirildiğinden bu tarihler arasındaki hizmetlerinin tespitinde hukukî yarar bulunmadığı görülmüş, diğer dönem çalışma iddiası açısından yapılan değerlendirmeye göre, tanık anlatımları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde biri davacının akrabası olan davacı tanıkları davacının davalı işyerinde 1996 tarihinde çalışmaya başladığını, davalı tanıkları ise davacının davalılar yanında 2014 yılında çalışmaya başladığını, öncesinde ise eşi …’a ait bayan kuaföründe çalıştığını ifade ettikleri, kamu tanığının ise davacının davalı işyerinde çalışıp çalışmadığını bilmediğini, ancak bir süre eşi …’a ait kuaför dükkanında çalıştığını ifade ettiği, bu durumda bordro tanığı ve komşu işyeri tanığı sıfatında bir tanığın davacının davalı işyerinde iddia ettiği çalışmalarına ilişkin bir beyan bulunmadığı, davacının dava konusu dönemde çalışma iddiasını ispatlayacak başkaca yazılı delil ve belge sunulmadığı hususları birlikte değerlendirildiğinde davacının davalı işyerinde sigortalı bildirildiği dönemler haricinde çalıştığı iddiasının usulünce ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; mahkemenin eksik inceleme ile karar verdiğini beyanla, ilk derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının davalı işyerinden 21.02.2014-14.02.2015 tarihleri arasında sigortalı bildiriminin bulunduğu, denetmen raporundaki ifadesinde 21.02.2014 tarihinde işe başladığını belirttiği ve ifadesini imzaladığı, her ne kadar biri davacının akrabası olan davacı tanıkları davacının iddiasına uygun beyanda bulunmuş ise de davalı tanıklarının çalışmadığına dair beyanda bulundukları, kamu tanıklarının da bildirilen süre dışındaki çalışmayı doğrulamadıkları, davacının davalı iş yerinde kuruma bildirilen süre dışında başkaca çalışması olduğunun kanıtlanamadığı, davanın reddi kararının yerinde olduğu, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, istinaf başvurusunun esastan reddine kararr verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili, istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, hizmet tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1.Hizmet tespitine ilişkin talebin yasal dayanağı 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun geçiş hükümlerini içeren Geçici 7 inci maddesi gereğince 506 sayılı Kanun’un 79/10 uncu ve 5510 sayılı Kanun’un 86/9 uncu maddeleri olup Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip gerek görüldüğünde kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği açıktır.

2. Bu tür davalarda mahkemece yapılacak iş, davacıyla ilgili varsa tüm belge ve kayıtlar işverenden istenilmeli, çalışmanın gerçekleştiği ileri sürülen işyerinin Kurum nezdinde bulunan dosyası, işverence hazırlanması gerekli ücret ödeme bordroları, puantaj kayıtları ve diğer kayıtlar getirtilmeli, dönemsel sigorta primleri bordrosuyla veya aylık prim ve hizmet belgesiyle bildirimleri yapılan sigortalılar tanık sıfatıyla dinlenilmeli, Kurum müfettişlerince inceleme yapılıp yapılmadığı sorulmalı, inceleme yapılmışsa belgeler getirtilmeli, aynı çevrede faaliyet yürüten ve davacının çalışmasını bilebilecek durumda olan tarafsız nitelikte başka işverenler ve bordrolu çalışanlar yöntemince saptanarak tanık sıfatıyla dinlenilmeli, işçilik alacaklarına ilişkin dava dosyasının varlığı araştırılarak celbedilmeli ve işçilik hakları davasında dinlenen tanıkların anlatımları ile bu dosyada bilgi ve görgüsüne başvurulan tanıkların anlatımları karşılaştırılmalı, varsa çelişki giderilmeli, yargılama sürecinde dinlenen tanık anlatımlarının değerlendirilmesinde, iş yerinin kapsamı, kapasitesi ve niteliği nazara alınmalı, işin mevsimlik olduğu anlaşılırsa dönemleri belirlenmeli, bu dönemde davacı ile işveren arasındaki sözleşmenin askıda olduğu ve mevsimlik dönemlerde hak düşürücü sürenin işlemeyeceği gözönünde bulundurulmalı; böylelikle; çalışmanın varlığı, başlangıç ve bitiş tarihleri, mevsimlik mi, sürekli mi olduğu, yapılan işin kapsam ve niteliği de nazara alındığında kısmi çalışma mümkün olduğundan kısmi ve kesintili olup olmadığı yöntemince araştırılmalıdır.

3. Değerlendirme
1.Somut olayda, yukarıdaki açıklamalar kapsamında yeterli inceleme ve araştırma yapılmadığı ve davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.

2.Mahkemece yapılacak iş; davacının hizmet tespitini talep ettiği dönemle ilgili olarak davalılardan …’ün 29.07.1988 yılından itibaren 4-b kapsamında sigortalılığı olduğu ve bayan kuaförü olarak faaliyette bulunduğu hususları da dikkate alınarak bu davalı yönünden, işyerinin faaliyet gösterdiği tüm adresler tespit edilerek dönem bordroları getirtilmeli ,bordro tanıkları ve komşu işyeri tanıkları tespit edilip dinlenilmeli, tanık anlatımları arasındaki oluşması halinde çelişki giderilmeli ve varılacak sonuca göre bir karar verilmelidir.

VI. KARAR
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

3.Peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

01.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi