YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/5965
KARAR NO : 2023/7875
KARAR TARİHİ : 13.07.2023
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/860 E., 2023/340 K..
Taraflar arasındaki kurum işleminin iptali istemli davadan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlenildikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I.DAVA
Davacı vekili; davacının 1976-2015 yılları arasında Almanya’da çalıştığını ve yurt dışı borçlanma ile emekli olduğunu, Ağustos 2016 ve Mart 2017 döneminde …’e ait işyerinde fiilen çalışan davacının hizmetlerinin Kurum raporu ile iptal edildiğini beyanla Kurum işleminin iptali, yaşlılık aylığının davacıya yeniden bağlanmasını ve ödenmeyen aylıkların yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II.CEVAP
1.Davalı …; davacının iş yerinde el ilanı ve broşür dağıtım işi yaptığını, bu sürelerin dışında da ofiste olağan işlerin yürütülmesinde personele yardım ettiğini, çalışmasının fiili olduğunu beyanla dava açılmasına Kurum sebep olduğundan masraf ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı SGK vekili; fiilen çalıştığını iddia eden davacının işyerinde ne iş yaptığını tarif edemediğini, ispat yükü üzerinde olan davacının çalışmaya ilişkin somut delil sunmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III.İLK DERECE MAHKEME KARARI
Kararda özetle; Davanın reddine karar verilmiştir.
IV.İSTİNAF
A.İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf yoluna başvurmuştur.
B.İstinaf Sebepleri:
Davacı istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin, davacının kuruma verdiği 22.11.2019 tarihli başvuru dilekçesinde ve dava dilekçesinde davacının ne iş yaptığının açıkça belirtmemiş olmasını davanın reddine gerekçe gösterdiğini, kuruma başvuru yapılırken davacının ne iş yaptığının belirtilmesinin zorunlu olmadığını, davacının yaşının davanın reddine gerekçe gösterildiğini, bir kişinin 57/58 yaşlarında çalışıyor olmasının, çalışmadığına karine teşkil etmesinin düşünülemeyeceğini, davacı her ne kadar çalıştığı dönemde 57/58 yaşlarında da olsa, fiili olarak çalıştığını, davalı iş yerinde broşür dağıttığını ve ofiste ise, misafirleri karşılama, çay kahve servisi gibi görevler üstlendiğini, yerel Mahkemenin davanın reddine ilişkin kararında, davalı … tarafından davacının imzasının olduğu iddia edilen 2 adet ücret pusulasında yer alan imza ile davacının dava kapsamında vermiş olduğu …Noterliği 10.08.2016 tarihli vekaletnamesinde, Ziraat Bankası … Şubesi’ne verdiği 14.10.2016 tarihli dilekçede ve kuruma verdiği 06.09.2019 tarihli dilekçede yer alan imzaların gözle görülür şekilde farklı olduğunu, bu nedenle pusulaların sonradan davalı tarafın tek taraflı olarak düzenlendiği şüphesinin ortaya çıktığını belirttiğini, fakat isticvab ile dinlenen davacıya imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulmadığını ve bu konuda savunmasının alınmadığını, keza davacıya bu durumun sorulması halinde, pusulalarda yer alan imzanın müvekkil tarafından atıldığının ortaya çıkabilecek bir durum olduğunu, gerekçeli kararda belirtilenin aksine, davalı iş yerinde çalışmış olarak görünen ve sigortalılık süreleri iptal edilen kişilerin varlığı ve iş yerinde kısa süreli ya da ay içerisinde giriş çıkış yapılan kişilerin yurt dışında geçen sürelerini borçlanma isteyen ya da 4/1-a kapsamında emeklilik hakkından faydalanmak isteyen kişiler olduğu tespitinin, davacının da davalı iş yerinde çalışmaksızın sigortalı gösterilerek emekliliğinin sağlandığı konusunda kanaate ulaşmasına gerekçe olmaması gerektiğini, ilk derece mahkemesi gerekçeli kararında komşu iş yeri çalışanlarının davacıyı tanımadığının belirtildiğini, davacının, davalı iş yerinde yalnızca 2 hafta kadar çalıştığını, … gibi büyük bir şehirde yine büyük bir iş merkesinde yer alan iş yerinde çalışan davacının iki haftalık kısa bir sürede komşu iş yeri çalışanları ile tanışmasının beklenmesinin hayatın olağan akışına aykırılık teşkil ettiğini, söz konusu durumun davanın reddine gerekçe teşkil edemeyeceğini, gerekçeli kararda davacının isticvap ile vermiş olduğu beyanları ile tanık beyanlarının çeliştiğinden bahisle tanık beyanlarına itibar edilmediği belirtilse dahi tanık beyanları ile davacının beyanları arasında çelişki bulunmadığını, gerekçeli kararda, davacının hafta sonları çalışmadıklarını beyan etmesine rağmen, davalı tarafından ibraz edilen puantaj kayıtlarında hafta sonu çalışmasının da işaretli olduğu hususu davanın reddine gerekçe yapılsa dahi, bu durumun davacının davalı iş yerinde çalışmadığını gösterir bir durum olmadığını, keza davalı iş yerinin puantaj kayıtlarının, davalı iş veren tarafından düzenlendiğini , müvekkilin imzasını da içermediğini, davacının, davalı iş yerinde çalışması ve emeklilik işlemlerini davalı iş yerinin yürütmesinin, davacının fiili olarak çalışmadığına karine teşkil etmemesi gerektiğini, bu durumun ilk derece mahkemesinde, davacının fiili olarak çalışmadığı kanısını oluşturması ve yine kanaate göre karar verilmiş olmasının hukuka aykırı olduğunu belirterek kararı istinaf etmiştir.
C.Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V.TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf sebepleri doğrultusunda temyiz talebinde bulunmuştur.
C.Gerekçe
1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava; kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.
2.İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle,
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
13.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.