Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/585 E. 2023/1256 K. 16.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/585
KARAR NO : 2023/1256
KARAR TARİHİ : 16.02.2023

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
SAYISI : 2021/385 E., 2022/246 K.

KARAR : Ret

Taraflar arasındaki İlk Derece Mahkemesinde görülen kurum işleminin iptali istemli davadan dolayı verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine dair karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dilekçesinde, Müvekkilinin, Bağ-Kur emekli sigortalısı babası… vefat etmiş olduğundan eşi …’ün 1997 yılında vefat etmesiyle babası üzerinden yetim aylığı aldığını, oğlu …’ün 05.01.2013 tarihinde iş kazası sonucu vefat ettiğini, ölümün ardından davacının, başka hak sahibi olmadığından oğlundan gelir bağlanması için Kurumdan talepte bulunduğunu, ancak hak sahipliği ile ilgili yapılan araştırma neticesinde tarafına gelir bağlanamayacağının bildirildiğini, müvekkilinin babasından 600 TL civarında ölüm aylığı aldığını, 5510 sayılı Kanun’un 34 üncü maddesinin d bendine göre hak sahibi eş ve çocuklardan artan hisse bulunması halinde her türlü kazanç ve irattan elde etmiş olduğu gelirin asgari ücretin altında kalması halinde anne ve babaya aylık bağlanabileceğinin hüküm altına alındığını, 2013/26 sayılı Kurum Genelgesi’nde de bu hususun belirlendiğini belirterek, SGK tarafından yapılan işlemin iptaliyle, davacıya oğlu … üzerinden ilk müracaat tarihine göre ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespitiyle, ödenmeyen aylıkların ödeme tarihlerinden yasal faizleri ile birlikte ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı kurum vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının, iş kazasında vefat eden oğlu … üzerinden ölüm aylığı bağlanması için 13.05.2013 de talepte bulunduğunu, yapılan araştırmada 5510 sayılı Kanun’un 34 üncü maddesinde anne ve babaya tahsis yapılabilmesinde belli şartların yerine gelmesi gerektiğinden, Davacının da babası üzerinden yetim aylığı aldığı belirlendiğinden, şartlardan birinin oluşmaması üzerine tarafına ölüm aylığı bağlanamadığını, kurum işleminde yasaya aykırılık olmadığını beyan etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Özetle; davanın kısmen kabulü ile; davacı (muris) … T.C. Kimlik nolu …’e babası müteveffa Kurum sigortalısı… üzerinden 01/12/2006 tarihinden itibaren ödenmekte olan yetim aylığı nedeniyle iş kazası sonucu ölen oğlu … üzerinden ölüm aylığı bağlanamayacağından bu yöndeki talebinin reddine, müteveffa davacı …’e davalı SGK’ya yaptığı 13.05.2013 tarihli tahsis talebine müteakip müteveffa babası… üzerinden ödenen yetim aylığının kesilerek iş kazası sonucu vefat eden oğlu … üzerinden ölüm aylığı bağlanarak 22.07.2016 ölüm tarihine kadar tahakkuk edecek fark aylıklarının yasal faizi ile ödenmesi gerektiğinin tespitine, dair karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kurum vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.

2.Daire tarafından, 01.02.2007 tarihinden itibaren baba üzerinden ölüm aylığı alan davacı …’e, 05.01.2013 tarihinde iş kazası nedeniyle ölen oğlu … üzerinden iş kazası sigortası kolundan ölüm geliri ve ölüm sigortası kolundan ölüm aylığı bağlanması istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. 5510 sayılı Kanun’un 34 üncü maddesinin (d) bendinde, anne ve babaya ölüm aylığı bağlanması “Hak sahibi eş ve çocuklardan artan hisse bulunması halinde her türlü kazanç ve irattan elde etmiş olduğu gelirinin asgari ücretin net tutarından daha az olması ve diğer çocuklarından hak kazanılan gelir ve aylıklar hariç olmak üzere gelir ve/veya aylık bağlanmamış olması şartıyla ana ve babaya toplam % 25’i oranında; ana ve babanın 65 yaşın üstünde olması halinde ise artan hisseye bakılmaksızın yukarıdaki şartlarla toplam % 25’i, oranında aylık bağlanır.” şeklinde hüküm altına alınmıştır. Bu sebeple yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri gereğince davacının somut durumu ve talebi değerlendirildiğinde, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirir. Kabule göre de; davacıya babasından bağlanan yetim aylığı hususunda kurumun nizasının bulunmaması ve davacı tarafından da söz konusu aylığın iptalinin talep edilmemiş olmasına rağmen, anılan aylığın iptali ile yazılı şekilde çocuktan aylık bağlanmasına hükmedilmesi isabetsiz bulunmuştur, gerekçesi ile ilk derece mahkemesi kararı bozulmuştur.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla özetle; davanın reddine dair karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili dilekçesinde özetle; kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin ilgilisinden alınmasına,

16.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.