Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/5478 E. 2023/7584 K. 06.07.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/5478
KARAR NO : 2023/7584
KARAR TARİHİ : 06.07.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/184 E., 2023/383 K.
KARAR : Red
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 6. İş Mahkemesi
SAYISI : 2021/303 E., 2022/420 K.

Taraflar arasındaki aidiyet davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı Kurum vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararın davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 1980-1995 yılları arasında…SSK sicil numarası ile sigortalı olarak çalıştığını ancak hizmetlerinin yanlışlıkla ölen kardeşi… adına işlendiğini, Kuruma yaptığı başvurudan sonuç alamadığını ileri sürerek davacının 23.08.1980, 28.07.1983, 15.06.1985, 06.05.1986 ve 10.12.1986 tarihlerinden itibaren… A.Ş.,… Gıda A.Ş. ve… Dış Tic. A.Ş.’deki çalışmalarının tespiti ile kardeşi adına işlenen hizmetlerin davacı adına işlenmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı SGK cevap dilekçesinde özetle; davanın Kuruma başvuruda bulunmadan açıldığından dava şartı eksikliğinden reddine karar verilmesini, davanın 5 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmadığı, müvekkili Kurumun işveren tarafından verilen belgelere göre yasal prosedürde işlem yaptığını, davacının iddiasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, bu tarz davaların kamu düzenini ilgilendirdiğinden resen ve özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiğini beyanla açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; “yapılan yargılama sonucunda, davacı ve davalı vekilinin beyanları, tanık beyanları, bilirkişi raporu incelenmesinde, davacı vekili her ne kadar dava dilekçesinde ve 22.12.2021 tarihli dilekçede davacının 23.08.1980-17.10.1980 dönemindeki hizmetlerinin tespitini talep etmişse de davacının 23.08.1980 tarihinde henüz 12 yaşında olması, …işyeri sicil numaralı… Konserve Fabrikası unvanlı işyerinden düzenlenmiş, 23.08.1980 ilk işe giriş tarihli, 1964 doğumlu… bilgilerine sahip ilk işe giriş bildirgesinin, kuruma veriliş tarihinin 14.10.1982 (işe başlama tarihinin 23.08.1982) olması, davacının 23.08.1982 tarihinden itibaren bu işyerinden hizmet bildirimi olmasına karşılık, 23.08.1982 işe başlama tarihli başka bir işe giriş bildirgesinin de olmaması, dinlenen tanıkların davacının 23.08.1980 tarihinde işe başladığını ispata yönelik beyanlarının olmaması karşısında, davacının 23.08.1980-17.10.1980 döneminde çalıştığının tespitinin mümkün olamayacağı,…sicil numaralı… Konserve Fabrikası tarafından…SSK sicil numarası ile düzenlenen ilk işe giriş bildirgesinde,…’nın 23.08.1980 tarihinde işe girdiği belirtilmiş olmasına rağmen anılan işe giriş bildirgesinin 14.10.1982 tarihinde Kurum kayıtlarına intikal etmiş olması ve bu iş yerinden… adına 23.08.1982 tarihinden itibaren hizmet bildiriminde bulunulduğu ve işyerinin dönem bordrolarındaki 23.08.1980 tarihinde çalışması bulunan bordro tanıklarının beyanlarına başvurulmakla tanıkların hiçbiri davacıyı tanımadıklarını beyan ettiklerinden, 23.08.1980 tarihli işe giriş bildirgesinin 14.10.1982 tarihinde Kuruma verilmesi ve 23.08.1982 tarihinden itibaren bildirimde bulunulması nedeniyle 23.08.1980 tarihinin yazım yanlışından kaynaklandığı düşünülerek davacının bu dönem yönünden iddiasını kanıtlayamadığı kanaati ile bu dönem yönünden davanın reddi ile BAM kararında belirtildiği üzere bilirkişi raporundaki tesbit gibi …SSK sicil numarası ile… adına;… Konserve Fabrikasına ait…sicil numaralı iş yeri tarafından 23.08.1982-23.10.1982, 28.07.1983-28.10.1983 tarihleri arasında ve 1986/2 nci döneminde bildirilen hizmetlerin, … sicil numaralı… Gıda San. A.Ş.’ye ait iş yerinden 1985/2 ve 3 üncü dönemlerinde bildirilen hizmetlerin,… Dış Ticaret A.Ş.’ye ait …sicil numaralı iş yerinden 10.12.1986-31.05.1987 tarihleri arasında bildirilen hizmetlerin davacıya ait bulunduğunun tespitine dair açılan davanın kısmen kabul kısmen reddine,…SSK sicil numarası ile… adına;… Konserve Fabrikasına ait…sicil numarası iş yeri tarafından 23.08.1982 – 23.10.1982, 28.07.1983 – 28.10.1983 tarihleri arasında ve 1986/ 2 nci döneminde bildirilen hizmetlerin, … sicil numaralı… Gıda Sanayi A.Ş.’ye ait iş yerinden 1985/2 nci ve 3 üncü dönemlerinde bildirilen hizmetlerin,… Dış Ticaret A.Ş.’ye ait …sicil numaralı iş yerinden 10.12.1986-31.05.1987 tarihleri arasında bildirilen hizmetlerin davacıya ait olduğunun tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine,” karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B.İstinaf Sebepleri
Davalı Kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını, bilirkişi raporu ile sigortalı işe giriş bildirgesindeki imzaların davacının eli ürünü olmadığının anlaşıldığını, davanın sadece tanık beyanları ile ispatının mümkün olamayacağını, Kurum kayıtlarının aksi ancak yazılı belge ve eşdeğer belgelerle kanıtlanabileceğini, davacının tespitini istediği dönemde 13 yaşını dahi doldurmadığından işçi olarak çalıştırılmayacağını, davanın reddi gerektiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; somut olayda; Nüfus Müdürlüğü tarafından verilen cevabi yazıda; “1964 doğumlu, baba adı Kamer olan… isimli kişiye rastlanılmadığının” bildirilmiş olması, dinlenilen bordro tanıklarının davacının iddiasını doğrulamaları, dava konusu hizmetlerin davacının kızlık ile yani “…” soyadı ile bildirilmesi, davacı ile aynı ismi taşıyan kız kardeşinin daha 7 yaşına bile gelmeden ölmüş olması ve dolayısıyla adına dava konusu bildirimlerinin yapılmasının mümkün bulunmaması, dosya kapsamı, mevcut delil durumu, İlk Derece Mahkemesi gerekçesi hep birlikte değerlendirildiğinde; Mahkemece, verilen kararda herhangi bir isabetsizlik bulunmadığından davalı Kurumun yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı Kurum vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesindeki beyanlarını tekrarla davacının davasını ispatlayamadığını, davanın reddi gerektiğini, eksik araştırma ile hatalı karar verildiğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, hizmet aidiyeti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile 506 sayılı Kanun’un 79/10 uncu maddesi hükümleridir.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı Kurum vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

06.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.