Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/529 E. 2023/972 K. 09.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/529
KARAR NO : 2023/972
KARAR TARİHİ : 09.02.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/793 E., 2022/957 K.
vekili Avukat …
FER’Î MÜDAHİL : … vekili Avukat …
DAVA TARİHİ : 12.10.2018
HÜKÜM/KARAR : Davanın kabulü
İLK DERECE MAHKEMESİ : Uşak 1. İş Mahkemesi
SAYISI : 2018/305 E., 2019/464 K.

Taraflar arasındaki hizmet tespiti istemli davadan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak, davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı ve feri müdahil kurum vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlenildikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I.DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 11.05.2015 tarihinde davalıya ait iş yerinde Kamu Hastaneleri Birliği Uşak Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde ticari vekil pozisyonunda personel müdürü olarak işe başladığını, işten ayrılma tarihi olan 01.10.2018 tarihine kadar aynı pozisyonda çalıştığını, işten ayrıldığı tarihte aldığı brüt ücretin 2.000,00 TL olduğunu, davacının çalışmaya başladığı tarih olan 11.05.2015 tarihinden sonra 01.10.2015 tarihine kadar sigorta primlerinin yatırıldığını, 01.10.2015 tarihinden sonra yatırılmadığını beyanla davacının belirtilen tarihler arasında çalıştığının ve sigorta başlangıç tarihinin 11.05.2015 olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir.

II.CEVAP
1. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının 11.05.2015 – 01.10.2015 tarihleri arasında kısa süreli bir çalışması olduğunu ve bu çalışmasının Kuruma bildirildiğini, sonrasında ise davacının şirket ile İş Kanunu kapsamında değerlendirilecek işçi-işveren ilişkisi olmadığını, zira davacının 02.12.2015 tarihinde Şanlıurfa ilinde faaliyet gösteren 2 ayrı şirketi devraldığını ve bu tarihten sonra bu 2 şirketin tek yetkilisi olarak tacir sıfatı ile kendisi adına ticari faaliyet yürüttüğünü, davacı ile şirket arasında 24.12.2015 tarihinde başlayan bir vekalet ilişkisi bulunduğunu, ancak bu ilişkinin İş kanunu kapsamında değerlendirilebilecek bir ilişki olmayıp davacının sadece şirketin Uşak ilindeki taahhüt işinin aylık hak edişlerini imzalamaktan ibaret bir şekilde vekil olarak hareket ettiğini, keza davacının aynı dönemlerde başkaca şirketlerle vekalet ilişkisi ile bağlı olarak vekil sıfatı ile hareket ettiğinin bilindiğini, davacının dava konusu dönemde Uşak ilinde yürütülen taahhüt işinde personel müdürü olarak davalı şirkete bağımlı olarak çalışmayacağının ikamet adresinden dahi belirlenebileceğini, görev itirazında bulunduklarını beyanla davanın reddini talep etmiştir.

2. Feri Müdahil Kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini istemiştir.

III.İLK DERECE MAHKEME KARARI
İlk derece mahkemesi kararında özetle; taraflar arasındaki ilişkinin bağımlılık unsuru açısından hizmet akdi niteliği taşımadığı kanaatine varıldığı ve bu kapsamda tarafların aralarındaki ilişkinin vekalet akdine dayandığından, ispatlanamayan davanın reddine karar verildiği görülmüştür.

IV.İSTİNAF
A.İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf yoluna başvurmuştur.

B.İstinaf Sebepleri:
Davacı vekilinin istinaf sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı müvekkilin davalı işveren nezdinde çalıştığını beyan ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

C.Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, başvurunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.

V.TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı ve feri müdahil Kurum vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı ve feri müdahil kurum vekilleri; taraflar arasındaki ilişkinin hizmet akdi niteliği taşımadığı ve anılan ilişkinin vekalet akdine dayandığını, bu sebeple davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek, temyiz talebinde bulunmuştur.

C.Gerekçe
1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, hizmet tespiti talebine ilişkindir.

2.İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 5510 sayılı Kanun’un 86 ıncı maddesi.

3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı şirket ve feri müdahil Kurum vekilleri tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle,
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin kararı temyiz eden davalıya yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.