Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/4951 E. 2023/5203 K. 11.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/4951
KARAR NO : 2023/5203
KARAR TARİHİ : 11.05.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
HÜKÜM/KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ: … 17. İş Mahkemesi

Taraflar arasındaki hizmet tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı ve fer’i müdahil Kurum vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ve fer’i müdahil Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili, davacının, davalı kurum nezdinde 29.04.2001 tarihinde istisna akdine göre program akitlisi adı altında işe başladığını, 17.06.2002-31.07.2008 tarihleri arasında “1 yıldan az süreli istihdam edilecek Kurumun Yayın ve Yapımına Yardımcı İşçi Sayılmayan Geçici Personel” sözleşmesi adı altında, 02.02.2009- 20.09.2013 tarihleri arasında “Sözleşmeli Statüde İstihdam Edilen Personel Sözleşmesi” adı altında, 20.09.2013 tarihinden itibaren de statü değişikliği yapılarak hizmetlerine herhangi bir ara vermeden 4/c kapsamına dahil edilerek halen çalışmaya devam ettiğini, askerlik görevini yaptığı 31.07.2008- 30.01.2009 tarihleri haricinde davalı kurumda kesintisiz ve aralıksız çalıştığını, davalı kurumun Çalışma Bakanlığı iş müfettişleri tarafından 1987-2000 yılları arasında teftiş edildiğini, bu dönemde istisna akdi ile çalışanların tamamının hizmet akdi ile çalışmış gibi değerlendirilmesi gerektiğine karar vererek eksik yatırılan primlerin ödenmesini istediğini, ancak davalı kurumun aynı tutumu sergilemeye devam ederek gerçekte hizmet akdiyle çalışıyor olması gereken davacıya istisna akitleri imzalatıldığını, bu nedenle davacının 29.04.2001 tarihinden itibaren 4/c kapsamına dahil olduğu tarihe kadar davalı TRT Genel Müdürlüğünde aralıksız ve kesintisiz olarak hizmet akdi ile çalıştığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP
Davalı işveren vekili, hak düşürücü sürenin dolduğunu, davaya konu dönemde davacının sürekli ve bağımlı çalıştığı iddialarını ispatlar yazılı belge bulunmadığını, kurum ile davacı arasındaki işin hizmet akdinden kaynaklanmadığını, aradaki ilişkinin istisna akdinden kaynaklandığını, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.

Fer’i müdahil Kurum vekili, davacının çalışmalarının bildirildiğini, bildirilmeyen çalışmasının bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, “…Davanın kabulü ile,

Davacının 14226.06 sicil nolu dosyada işlem gören davalı TRT Genel Müdürlüğü işyerinde 29.04.2001-16.06.2002 tarihleri arasında hizmet akdiyle 408 gün çalıştığının,

Davacının kurumca hazırlanan hizmet döküm cetvelinde gösterilmeyen ancak davalı işyeri tarafından 2003/3 üncü dönem bordrosuyla kuruma bildirilen 94 gün hizmetin davacıya ait olduğunun,

Davalı işyerince davacı adına yapılan sigorta bildirimleri ile yine davalı işyerince davacı adına 2003/3 üncü dönemde yapılan bildirimler haricinde davacının 14226.06 sicil nolu dosyada işlem gören davalı TRT Genel Müdürlüğü işyerinde 17.06.2002-31.12.2008 tarihleri arasında hizmet akdiyle,

01.01.2003-02.02.2003 tarihleri arası 32 gün,
01.09.2003-29.01.2004 tarihleri arası 55 gün,
31.12.2004-20.02.2005 tarihleri arası 51 gün,
31.12.2005-24.01.2006 tarihleri arası 25 gün,
26.12.2006-23.01.2007 tarihleri arası 29 gün,
25.12.2007-03.02.2008 tarihleri arası 40 gün olmak üzere toplam 232 gün çalıştığının tespitine,…” karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ve fer’i müdahil Kurum vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B.İstinaf Sebepleri
Davalı TRT vekili, hak düşürücü sürenin geçtiğini, müvekkili Kurumun hukuki statüsü gereği işçi çalıştırılamadığını, davacının davasını açıkça ispat edemediği gerekçeleri ve resen tespit edilecek gerekçelerle istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Fer’i müdahil Kurum vekili kararın eksik araştırma ve inceleme sonucu verildiğini belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre davalı ve feri müdahil Kurum vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ve fer’i müdahil Kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı ve fer’i müdahil Kurum vekili istinaf gerekçelerini tekrarla temyiz isteminde bulunmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının davalı işveren nezdinde29.04.2001-20.09.2013 tarihleri arasında hizmet akdiyle sürekli çalıştığının tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile

2. 506 sayılı Kanun’un 79 uncu maddesi.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı ve fer’i müdahil vekilleri tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 11.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.