Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/494 E. 2023/646 K. 25.01.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/494
KARAR NO : 2023/646
KARAR TARİHİ : 25.01.2023

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
SAYISI : 2019/409 E., 2022/251 K.
vekili Avukat …
DAVALILAR : 1-… 2- … 3- … 4-… 5- … İnşaat Mühendislik Madencilik Turizm San. ve Tic. A.Ş. vekili Avukat …
DAVA TARİHİ : 02.08.2012
HÜKÜM/KARAR : Kabul

Taraflar arasındaki rücuan tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı kurum vekili ile davalı şirket vekili tarafından tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı kurum vekili dava dilekçesinde; dava dışı sigortalı …’in davalı işverene bağlı olarak çalıştığı sırada, 10.11.2010 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu vefat ettiğini, davacı SGK’nın sigortalı …’in hak sahiplerine 44.570,49 TL peşin sermaye değerli gelir bağladığını, 308 TL’ de cenaze yardımı yaptığını, davacının toplam zararının 44.878,50 TL olduğunu, iş kazasının meydana gelmesinde kusurun davalı işverene ait olduğunu beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 44.878,50 TL zararın şimdilik 8.975,70 TL’sinin (8.914,10 TL’lik gelire ilişkin kısmının tahsis onay tarihi olan 31.12.2010 tarihinden itibaren, cenaze yardımına ilişkin 61,60 TL’lik kısmını ise ödeme tarihi olan 09.12.2010 tarihinden itibaren işleyecek) yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

Davacı kurum vekili 30.10.2014 tarihli ıslah dilekçesiyle, tazminat raporu doğrultusunda tazminat taleplerini gelir yönünden 31.199,34 TL’ye, cenaze yardımı yönünden 215,60 TL’ye yükseltmiştir.
Davacı vekili birleşen dava dosyasında dava dilekçesinde özetle; müvekkil kurum sigortalısının geçirmiş olduğu iş kazasında gerçek kişi davalıların da kusurlarının bulunduğunu belirterek usul ekonomisi gereği iş bu dava dosyasının … 4. İş Mahkemesinin 2019/409 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesini ve kurumca yapılan ödemelerin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP
Davalı şirket cevap dilekçesinde; öncelikle zamanaşımı itirazında bulunmuş ve davalı işverenin kusursuz olduğunu beyan ederek davanın esastan da reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 02.12.2014 tarih 2012/44 Esas 2014/546 Karar sayılı kararıyla;
10.11.2010 tarihinde davalıya ait 25 katlı bina inşaatında asansör kılavuz raylarının montoj işinde çalışırken platformu taşıyan halatın kopması ile platforma birlikte düşerek davaya konu sigortalı ile birlikte 4 kişinin vefat ettiği, iş kazası nedeniyle vefat eden sigortalı …’in hak sahiplerine bağlanan ilk peşin sermaye değerli gelirin tahsili için açılan işbu davada, alınan ve … A.Ş’nin %70 ve kazalı sigortalı %30 oranında kusurlu bulan kusur raporları hükme esas alınarak,
Davacının davasının kabulü ile davacı SGK tarafından dava dışı sigortalı …’in vefatı nedeniyle, hak sahiplerine bağlanan gelirden dolayı 31.192,34 TL tazminatın tahsis onay tarihi olan 31.12.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davacı SGK tarafından ilgili sigortalının hak sahiplerine ödenen cenaze giderinden dolayı da 215,60 TL tazminatın ödeme tarihi olan 09.12.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A-Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. 10. Hukuk Dairesinin 09.02.2017 tarih 2016/11460 Esas, 2017/801 Karar sayılı
1. Bozma ilamında;
2.1.10.11.2010 tarihinde davalıya ait 25 katlı bina inşaatında asansör kılavuz raylarının montoj işinde çalışırken platformu taşıyan halatın kopması ile platforma birlikte düşerek davaya konu sigortalı ile birlikte 4 kişinin vefat ettiği, iş kazası nedeniyle vefat eden sigortalı …’in hak sahiplerine bağlanan ilk peşin sermaye değerli gelirin tahsili için açılan işbu davada, alınan ve İşveren … A.Ş’nin %70 ve kazalı sigortalı %30 oranında kusurlu bulan kusur raporları hükme esas alınarak karar verildiği,

2.2.Mahkemece, sorumlular hakkında … 2. Ağır Ceza Mahkemesinde açılan 2012/192 esas sayılı ceza davasının kesinleşip kesinleşmediği araştırılarak, hakkında mahkumiyet kararı verilip kesinleşenlere de bir miktar kusur verilmesi gerektiği gözetilmeksizin karar verilmiş olması isabetsiz bulunduğu,

2.3.Dosya kapsamı incelendiğinde, aynı olayda iş kazasına vefat eden dava dışı sigortalı … ‘ın hak sahiplerince … 3. İş Mahkemesinin 2011/377 Esas sayılı tazminat davasında alınan ve İşveren … A.Ş’nin %100 oranında kusur verildiği, aynı olaya ilişkin iki davada birbiri ile çelişkili raporlar alınarak karar verildiği,

2.4.Aynı olay nedeniyle tarafların kusur oran ve aidiyetleri bakımından çelişkili kararların verilmesi olasılığının ortadan kalkması, hak ve adalet kurallarına aykırı bir sonuç ortaya çıkmaması, yargıya olan güvenin sarsılmaması yönü gözetilerek, sorumlular hakkında … 2. Ağır Ceza Mahkemesinde açılan 2012/192 Esas sayılı ceza davasının kesinleşip kesinleşmediği araştırılarak, hakkında mahkumiyet kararı verilip kesinleşenlere de bir miktar kusur verilmesi gerektiği gözetilerek, olayda ölen diğer sigortalılar hakkında yapılan sosyal sigorta yardımlarının tazmini amacıyla davacı Kurum tarafından açılan başka rücu davalarının olup olmadığı, ilgili dosyalarda tarafların kusur oran ve aidiyetlerinin kesinleşip kesinleşmediği belirlenmeli, tarafların iddia ve savunmaları değerlendirilip, zararlandırıcı sigorta olayındaki kusur oran ve aidiyetleri konusunda varsa çelişkinin giderilmesi hususunda işçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda uzman olan bilirkişi heyetinden oluşa uygun kusur raporu alınmalı ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle karar bozulmuştur.

B-Mahkemenin 1. Bozma ilamına uyarak verdiği 15.03.2018 tarihli ve 2017/133 Esas, 2018/121 Karar sayılı kararıyla;
Mahkemece, bozma ilamına uyularak alınan bilirkişi raporu doğrultusunda teselsül talebi bulunmadığı halde şirketin teselsül hükümleri gözetilerek,

Davalı şirketin 10.11.2010 tarihinde meydana gelen ve …’in vefatı ile sonuçlanan iş kazasında kusur oranının %70 olduğu ve hak sahiplerine ödenen 36.770,65 TL’si PSD geliri, 292,6 TL’si cenaze gideri olmak üzere toplam 37.063,25 TL alacağın davalı şirketten rücuen talep edebileceğinin tespiti ile;

Hak sahiplerine bağlanan gelirden dolayı 31.192,34 TL tazminatın tahsis onay tarihi olan 31.12.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davacı SGK tarafından ilgili sigortalının hak sahiplerine ödenen cenaze giderinden dolayı da 215,60 TL tazminatın ödeme tarihi olan 09.12.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,

Davacı tarafın fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına, karar verilmiştir.

C-2.Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. 10. Hukuk Dairesinin 16.05.2019 tarih 2018/3893 Esas, 2019/4451
Karar sayılı
2. Bozma ilamında;
Mahkemece, davacının müteselsil talebi bulunmaması karşısında %95 kusur üzerinden belirlenmek suretiyle taleple bağlı kalınarak kurum zararına hükmedilmesi ve … beraat ettiği halde kusur verilmesi hatalı olduğundan bahisle karar bozulmuştur.

D- Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Son Karar
Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile,
Davalı işveren tarafından yapılmakta olan Kule Konakları inşaatında 10.11.2010 tarihinde kaynakçı ustası olarak çalışmakta olan sigortalı işçi …’in birlikte çalıştığı üç arkadaşı ile birlikte çay molasında, çalışmakta oldukları 17. kattan aşağıya inmek için personel asansörü yerine üzerinde çalışma platformunun bulunduğu ve kendileri tarafından imalatı tamamlanan asansörü kullandıkları, asansörün halatına ek olarak çalışma seviyesinde tutamaya yardımcı olan inşaat demirinden mamul zopcuk tabir ettikleri demire takılı demiri sökmeyi unutmaları nedeniyle, halat salındığı halde asansör inmemiş ve …,… ‘tan müteşekkil 4 kişinin ağırlığına dayanamayan demirlerin eğilmesi ile asansör aniden düşmüş ve 10. katta salınan halatın bittiği noktada oluşan koparma etkisi ile de halat kopmuş ve 10. kattan zemine serbest olarak düşüp yere çakılmış, asansörde bulunan dört kişinin de hayatını kaybetmesi şeklinde iş kazasının meydana geldiği, aldırılan 05.09.2017 tarihli bilirkişi raporunda davalı işveren … İnş. A.Ş.’nin %70 oranında, ceza davasında kusurlu bulunan … ‘in %5, …’nın %5, …’nın %5, …’ın %5, …’ın %5 oranında kusurlu olduklarına ilişkin rapor içeriğindeki kusur oranlarına itibar edilmiş olduğu gerekçesiyle;

İş bu dosyamız ve bu dosyamızla birleşen Mahkememizin 2021/78 esas, 2021/135 Karar sayılı dosyasındaki taraflar ve talepler dikkate alınarak davacının davasının kabulüne,

A)Kurum sigortalısı …’in (T.C No: …) hak sahiplerine ödenen 31.199,63 TL PSD gelirinin tahsis ve onay tarihi olan 31.12.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan (Davalılardan … (…)’nın peşin sermaye değeri tutarı ile cenaze yardımı tutarının yarısından sorumlu olmak kaydıyla) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,

B)Kurum sigortalısı …’in (T.C No: … ) hak sahiplerine ödenen 215,60 TL cenaze gideri yardımının sarf ve ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan (davalılardan … (…, … (… )’nın peşin sermaye değeri tutarı ile cenaze yardımı tutarının yarısından sorumlu olmak kaydıyla) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı SGK vekili ile davalı şirket vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı Kurum vekili temyiz dilekçesinde; davalıların müştereken ve müteselsilen % 100 kusurlu olduklarını ve birleşen dosya için de ayrı bir vekalet ücreti gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

Davalı şirket vekili temyiz dilekçesinde; işçinin % 100 ve tam kusurlu olduğunu ayrıca gerçek zarar hesabını da kabul etmediklerini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 10.11.2010 tarihinde davalıya ait 25 katlı bina inşaatında asansör kılavuz raylarının montoj işinde çalışırken platformu taşıyan halatın kopması ile platforma birlikte düşerek davaya konu sigortalı ile birlikte 4 kişinin vefat ettiği, iş kazası nedeniyle vefat eden sigortalı …’in hak sahiplerine bağlanan ilk peşin sermaye değerli gelirin tahsili için açılan işbu davada,

2. İlgili Hukuk
Davanın yasal dayanağı olay tarihinde yürürlükte olan 5510 sayılı Kanun’un 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 21 inci maddesidir. Anılan maddenin birinci fıkrası hükmü, sigortalıya ya da ölümü halinde hak sahiplerine bağlanan gelirler ile yapılan harcama ve ödemelerin işverenden rücuan tahsili koşulları düzenlenmiş olup; işverenin sorumluluğu için, zarara uğrayanın sigortalı olması, zararı meydana getiren olayın iş kazası veya meslek hastalığı niteliğinde bulunması, zararın meydana gelmesinde işverenin kastının veya sigortalının sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketinin ve bu hareket ile meydana gelen iş kazası ve meslek hastalığı arasında illiyet bağının bulunması gerekir. Buradan, işverenin, işçilerin sağlığını koruma ve iş güvenliğine ilişkin mevzuatın kendisine yüklediği, objektif olarak mümkün olan tüm tedbirleri alma yükümlülüğünü yerine getirmemesi ve bu nedenle iş kazası veya meslek hastalığı şeklinde sosyal sigorta riskinin gerçekleşmesi halinde, kusur esasına göre meydana gelen zararlardan Sosyal Güvenlik Kurumuna karşı rücuan sorumlu olduğu sonucu çıkarılmaktadır.

3. Değerlendirme
1- 10.11.2010 tarihinde davalıya ait 25 katlı bina inşaatında asansör kılavuz raylarının montoj işinde çalışırken platformu taşıyan halatın kopması ile platforma birlikte düşerek davaya konu sigortalı ile birlikte 4 kişinin vefat ettiği, iş kazası nedeniyle vefat eden sigortalı …’in hak sahiplerine bağlanan ilk peşin sermaye değerli gelirin tahsili için açılan iş bu davada, 05.09.2017 tarihli bilirkişi raporunda davalı işveren … İnş. A.Ş.’nin %70 oranında, ceza davasında kusurlu bulunan …’in %5, …’nın %5, …’nın %5, …’ın %5, …’ın %5 oranında kusurlu olduklarına ilişkin rapor içeriğindeki kusur oranları hükme esas alınarak karar verildiği anlaşılmıştır.

2-Mahkemece ceza dosyasında … beraat ettiği halde …’e %5 kusur veren bilirkişi raporunun hükme esas alınması hatalı olup bozma nedenidir. Sorumlular hakkında … 2. Ağır Ceza Mahkemesinde açılan davanın sonucunda davalı işyeri sorumluları olan …, …, … ve …’ın mahkumiyetlerine, …’ın beraatine karar verildiği, kararın Yargıtay’dan geçerek onandığının anlaşılması karşısında; ceza davasında beraat eden …’a kusur verilmemesi gerektiğinin gözetilerek; Mahkemece, yeniden kusur raporu alınıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan Mahkeme kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın kararı veren Mahkemesine gönderilmesine,

25.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.