Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/3595 E. 2023/3977 K. 10.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/3595
KARAR NO : 2023/3977
KARAR TARİHİ : 10.04.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
HÜKÜM/KARAR : Kısmen kabul
İLK DERECE MAHKEMESİ: … 33. İş Mahkemesi

Taraflar arasındaki kurum işleminin iptali davasından yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı Kurum vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf isteminin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I.DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının isteğe bağlı sigortalılığının geçerli olduğuna, aksine kurum işleminin iptaline, aylıkların durdurulduğu yerden ödenmeye devam etmesine, ödenmeyen aylıkların ay be ay faizi ile birlikte ödenmesinin ve davalı kuruma 108.644.80 TL asıl alacak ve 41.515,37 TL faiz olmak üzere 150.160,17 TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP
Davalı kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararı ile; “davanın kabulüne, davacının 01.03.2003 – 23.10.2009 tarihleri arasındaki isteğe bağlı sigortalılığının geçerli olduğunun tespitine, davacının yaşlılık aylığının iptaline ilişkin kurum işleminin iptali ile, ödenmeyen aylıklarının kesildiği tarihten itibaren her ay için işleyecek yasal faizi ile birlikte ödenmesi gerektiğinin tespitine, davacının 29.01.2019 tarihli borç bildirim belgesi kapsamındaki 108.644,80 TL asıl alacak, 41.515,37 TL faiz olmak üzere toplam 150.160,17 TL borçlu olmadığının tespitine” karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili, istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin gerekçeli kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemece kaldırma kararından sonra davanın kabulü ile kurum aleyhine hükmedilen vekalet ücreti ve yargılama giderlerini artırdığını bu durumun aleyhe hüküm verme kazanılmış usuli hak kavramlarıyla çeliştiğini, kurumca yapılan işlemlerde bir hata bulunmadığını belirterek, kararın kaldırılmasını, talep doğrultusunda davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; “istinaf başvurusunun kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne, davacının, 01.03.2003-30.09.2008 tarihleri arasında 4/a isteğe bağlı sigortalılığının geçerli olduğunun tespitine, yaşlılık aylığı bağlanması isteminin reddine, 29.01.2019 tarihli borç bildirim belgesinin kısmen iptali ile, davacının kuruma iade etmesi gereken miktarın 77.712,36 TL olduğunun ve bu miktara 04.02.2021 tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiğinin tespitine, bu konudaki fazlaya ilişkin talebin reddine ” karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı vekili; temyiz dilekçesinde, fazlaya ilişkin talebin reddine ilişkin kararın açıkça hukuka aykırı olduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

2.Davalı Kurum vekili; temyiz dilekçesinde, Kurumca yapılan işlemlerde hukuka aykırı bir durum olmayıp, kanıtlanamayan davanın reddi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile 506 sayılı Kanun’un ve 5510 sayılı Kanun’un ilgili maddesi hükümleridir.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekilleri tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
10.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.