Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/3484 E. 2023/3803 K. 06.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/3484
KARAR NO : 2023/3803
KARAR TARİHİ : 06.04.2023

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
HÜKÜM/KARAR : Ret

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen davalı sigortalının geçirmiş olduğu kazanın davacı yönünden iş kazası olmadığının tespiti davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay 10. Hukuk Dairesince Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davacı ve davalı Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; kazaya uğrayan …’nin, müvekkilin işçisi olup olmadığı hususunda bu davayı açtıklarını, söz konusu davaya konu kazanın iş kazası olmadığını, …’in müvekkilin işçisi olmadığını, müvekkilinin hiçbir işletmenin sahibi veya yetkilisi olmadığını beyanla davaya konu kazanın iş kazası olmadığının tespite karar verilmesi istemiştir.

II. CEVAP
Davalı … vekili 06.08.2019 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacının ne olduğunu, tam olarak ifade etmediği olaylar ve ileri sürdüğü hakları zaman aşımına uğraması sebebiyle zamanaşımı itirazında bulunduğunu, davacının bu davayı açmasında hukuksal yarar bulunmadığını, dava konusu olayın haksız fiil nedeniyle meydana geldiğini, kazaya karışan … ve … arasındaki haksız fiil ilişkisinin trafik kazasına karışmayan, kazanın meydana gelmesinde hiçbir katkısı bulunmayan veya araçların işleteni olmayan müvekkilinin yasal olarak davayla ilgisinin bulunmadığını, davacının dava dilekçesinde belirttiği gibi iş kazası ile ilgili hiç bir ilişkisi olmadığını beyanla davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı … dışında kalan diğer tüm taraflara yükletilmesini talep etmiştir.
Diğer davalılar davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 29.07.2020 tarihli ve 2019/181 E., 2020/154 K., sayılı kararıyla; davalı … ile davacı … arasında 12.07.2008 tarihli kazanın iş kazası olduğu değerlendirilmiş, davacı tarafça olayın iş kazası olmadığı hususu da ispat edilemediği gerekçesiyle “Davanın reddine ” karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 16.09.2021 tarihli ve 2020/2414 E., 2021/1614 K., sayılı kararıyla; davacı vekilinin Ürgüp Asliye Hukuk (iş) Mahkemesinin 07.07.2020 tarih ve 2019/181 Esas – 2020/154 Karar sayılı kararına yönelik istinaf başvurusunun, HMK’ nin 353/1-b maddesinin (1) numaralı bendi uyarınca esastan reddine, karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin, 17.03.2022 tarihli ve 2021/12098 E., 2022/3890 K. sayılı kararıyla; “Davaya konu somut olayda; davanın iş kazası tespitine ilişkin olduğu, kazazede …‘nin kaza tarihinde … Hotel Turizm Tic.Ltd.Şti. adlı işyerinden bildirimlerinin yapılmasına rağmen davada … Hotel İbrahim Baştutan’ın davalı olarak gösterildiği anlaşılmıştır.

Bu tür davalarda elde edilecek hükmün, sigortalıyı çalıştıran işverenin hak alanını da ilgilendirdiği ve onun yönünden bir takım sorumluluk ve yükümlülükler doğurabileceği belirgin bulunmakla, dava dışı şirkete husumet yöneltilmesi gerektiği açıktır. Bu bakımdan; dava dışı … Hotel Turizm Tic.Ltd.Şti.’nin Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 124 üncü maddesi de nazara alınarak yasal yöntemine uygun biçimde davaya katılımı sağlanmalı, göstereceği tüm kanıtlar toplandıktan sonra yapılacak değerlendirme üzerine elde edilecek sonuca göre hüküm kurulmalıdır.” gerekçesi ile ilk derece mahkemesi kararı bozulmuştur.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile somut olayda kazalının davalı …’ın sigortalı işçisi olduğu, olayın işverence temin edilen araçla iş yerine gidiş geliş sırasında olduğu bu nedenle 5510 sayılı Kanun’un 13/e maddesi kapsamında olduğu anlaşıldığından ilk derece mahkemesince olayın iş kazası olarak kabulünün doğru olduğu, davacının …’nin kendi işçisi olmadığını bu nedenle olayın iş kazası olmadığını istinaf sebebi olarak ileri sürmüş ise de …’nin davacının sigortalı işçisi olduğuna dair Kurum iş müfettişi tarafından yapılmış bir tespit bulunmadığı, bu yönde bir uyuşmazlık ta olmadığı, bu nedenle davacının bu yönde tespit talebinde bulunmasında hukuki menfaati bulunmadığından ilk derece mahkemesi kararı sonuç itibarı ile doğru olduğu, belirtilerek … yönünden taraf sıfatı yokluğu nedeniyle diğer davalılar yönünden ise davanın ispatlanamamış olması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı Kurum vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1-Davacı vekili temyiz dilekçesinde, kazanın iş kazası olmadığını, …’nin işçisi olmadığını, belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

2-Davalı Kurum vekili temyiz dilekçesinde; davanın reddine karar verildiği halde tüm davalılar için tek vekalet ücretine hükmedildiğini, Kurum lehine ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 12.07.2008 tarihinde meydana gelen kazanın davacı yönünden iş kazası olup olmadığının tespiti noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,

2.4857 sayılı İş Kanunu’nun 2 nci maddesi ile 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 12 nci ve 13 üncü maddesi hükümleridir.

3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı ve özellikle dava açan kişinin iş kazasında üçüncü kişi konumunda olup işveren sıfatı bulunmadığı, Kurum tarafından davalı sigortalının işvereni … Hotel Tur.Ltd.Şti. hakkında iş kazası tespitine karar verildiği, davacının söz konusu tespit karşısında bu davayı açmakta hukuki yararı olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı ve davalı vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin ilgiliden alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,06.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.