YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/3456
KARAR NO : 2023/4607
KARAR TARİHİ : 27.04.2023
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
HÜKÜM/KARAR : Davanın Reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ: … 10. İş Mahkemesi
Taraflar arasında görülen hizmet tespiti davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay 21. Hukuk Dairesince (kapatılan) Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece (kapatılan) 21. Hukuk Dairesinin bozmaya ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı murisinin davalılardan işverene ait işyerinde 24.04.2007-01.12.2008 tarihleri arasında sürekli olarak çalıştığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı SGK Başkanlığı vekili cevap dilekçesinde özet olarak hizmet tespitinin talep edildiği tarihlerde müteveffanın çalışmasının bulunmadığını, işe giriş bildirgesinin verilmemesinden Kurumun sorumlu olamayacağını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Diğer davalı davaya cevap vermemiştir.
III. MAHKEME KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 05.05.2016 tarih ve 2012/598 Esas ve 2016/256 Karar sayılı kararı ile davacının davasının kabulü ile Hacı Ömer Karaoğlan’ın 24.04.2007-01.12.2008 tarihleri arasında davalı şirkette çalıştığının tespitine, karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılardan Kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay 21.Hukuk Dairesi’nin (kapatılan) 12.04.2018 tarihli, 2016/15624 Esas ve 2018/3711 Karar sayılı ilamı ile;
“Mahkemece yapılacak iş, dinlenen tanıklar karar vermeye yeterli olmadığından tüm dönem bordro tanıklarının beyanlarına başvurmak, Kurumdan, Belediye’den ve Vergi Dairesinden sorulmak suretiyle ayrıca zabıta marifetiyle sağlıklı bir araştırma yaptırılarak komşu işyerlerinde benzer işi yapan işlerle uğraşan işverenler veya bu işverenlerin resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlarını tespit etmek, sonrasında bu işyerlerinde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu işyeri çalışanlarının kayıtları SGK’dan getirtilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak, çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde 506 sayılı Yasanın 2, 6, 9 ve 79/8. maddeleri gereğince kanıtladıktan sonra davanın nitelikçe kamu düzenini ilgilendirdiği nazara alınıp araştırma genişletilerek sonucuna göre karar vermekten ibarettir” gerekçesine dayalı olarak kurulan hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme ve araştırma yapmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; eldeki davanın 2012 yılında açılmış olup hala derdest olduğunu, dolayısıyla tanıkların muris sigortalıyı hatırlayamamalarının normal ve hayatın olağan akışı içerisinde olduğunu, dava konusu olaya yakın tarihlerde beyanları alınan …, … ve …’ın beyanları ile muris sigortalının çalıştığının ispatlanmasına rağmen davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasalara aykırı olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davalı işyerinde geçen fiili çalışma olgusunun yöntemince kanıtlanmış olup olmadığı, Mahkemece bu yönde yapılan inceleme ve araştırmanın hükme yeterli bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,
2. 506 sayılı Kanun’un 79/10 uncu ve 5510 sayılı Kanun’un 86/9 uncu maddeleri hükümleridir.
3. Değerlendirme
1. Mahkemenin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesinin hukukça mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,27.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.