Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/3417 E. 2023/4604 K. 27.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/3417
KARAR NO : 2023/4604
KARAR TARİHİ : 27.04.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi
KARAR : Esastan Red
İLK DERECE MAHKEMESİ: … Anadolu 29. İş Mahkemesi

Taraflar arasındaki Kurum işleminin iptali ve kesilen aylığının kesildiği tarihten itibaren yeniden bağlanması istemli davadan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili …’a … tahsis nosu ile vefat eden babası …’dan dolayı bağlanan aylığın 2016 yılının Ocak ayı itibari ile kesildiğini, müvekkilinin kuruma başvuru yaptığında kurum tarafından kendisine aylığının geçici olarak kesildiğinin ve tekrar bağlanacağının bildirildiğini, daha önce de aylığı kesildiği ve yeniden ödenmeye başlandığı için müvekkilinin herhangi bir işlem yapmadığını, ancak kurum tarafından … Anadolu 4. İcra Dairesi’nin 2016/12308 Esas sayılı dosyası ile yersiz ödenen aylıkların iadesi için ilamsız icra takibi başlatıldığını, haksız icra takibine itiraz ettiklerini, müvekkilinin kuruma tekrar yazılı müracaatta bulunduğunu, kurum tarafından 18.10.2016 tarih ve 60991618 sayılı cevap ile “tutulan tutanak gereği müvekkilinin boşandığı eşi ile karı koca olarak fiilen birlikte yaşadıklarının tespit edildiği gerekçesi ile maaşının kesildiğinin bildirildiğini, kurumun muvazaalı boşanma iddiasının gerçek dışı olduğunu, müvekkilinin şiddetli geçimsizlik nedeni ile boşandığını ve boşandığı eşinden ayrı yaşadığını, haksız isnat edilen muvazaalı boşanma iddiasına karşı savunma imkanı verilmediğini, müvekkilinin gıyabında tutulan tutanak sonucu müvekkiline ödenen aylığın kesilerek ödenen aylıkların istenmesinin hukuki dayanağının bulunmadığını, müvekkilinin boşandığı eşi ile bir arada yaşamadığını, müvekkilinin evlilik birliğinden 4 çocuğu olduğunu, boşandığı eşi…’ın sadece çocuklarını görmek için ara sıra müvekkilinin evine geldiğini, davalı Kurumun yaptığı maaş kesintisi işleminin yasal dayanağının bulunmadığını belirterek, müvekkilinin yetim aylığının kesilmesi işleminin iptaline ve kesilme tarihinden itibaren aylığının yeniden bağlanılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Kurum vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesi ile Kurum işleminin mevzuata uygun olduğunu özet olarak beyan ederek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf yoluna başvurmuştur.
B.İstinaf Sebepleri:
Davacı vekili sunmuş olduğu istinaf dilekçesi ile müvekkilinin boşandığı eşi ile birlikte yaşamadığının dinlenen tanık beyanları ile ortada olduğunu, Yerel Mahkemenin medula hastane ve medula eczane kayıtlarını kararına gerekçe gösterdiğini, söz konusu kayıtların 2006 va 2011 yılları arasındaki kayıtlar olup kayıtların incelenmesinde davacı müvekkilinin boşandığı dava dışı eşi ile birlikte aynı tarihlerde aynı eczane ve hastaneye gitmediklerini, her iki tarafın hastane ve eczane gittikleri tarihlerin farklı olduğunu, bu konuda Yerel Mahkemenin somut bir tarih vererek yapmış olduğu bir tarih tespitinin de bulunmadığını, özellikle 2011 yılından sonra davacının boşandığı eşi ile birlikte yaşadığına ilişkin somut ve kesin delilin dosya içeriğinde yer almadığını özet olarak beyan ederek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
C.Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V.TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepler
Davacı vekili sunmuş olduğu temyiz dilekçesi ile istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itirazlarını yinelemek suretiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C.Gerekçe
1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; Kurum işleminin iptali ile kesilen yetim aylığının yeniden bağlanması istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 5510 sayılı Kanun’un 56 ncı maddesi hükümleridir.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle,
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
Üye …’ın muhalefetine karşı, Başkan Vekili … ile Üyeler …, … ve …’ün oyları ve oy çokluğuyla,27.04.2023 tarihinde karar verildi.

KARŞI OY GEREKÇESİ

1. Somut uyuşmazlıkta, davacı kadın 2005 yılında eşinden boşanmıştır. Davacı kadına boşanma kararı verildikten sonra ölen babasından dolayı bağlanan yetim aylığı 2016 yılında yapılan denetim sonrası fiili birliktelik nedeni ile 2008-2016 yılları için 5510 sayılı Kanun’un 56 ncı maddesi uyarınca ödenen aylıkların yersiz ödendiği gerekçesi ile borç çıkarılmıştır.

2. Dairemizin 07.10.2021 tarih ve 2021/7072 Esas, 2021/11762 Karar sayılı ilamında yazılan karşı oy gerekçelerimde belirttiğim gibi davacı boşandığında 506 sayılı Kanun yürürlüktedir. 5510 sayılı Kanun’un 5754 sayılı Kanunun 68 inci maddesi ile değişik geçici 1 inci maddesi uyarınca kesilmede 506 sayılı Kanun uygulanmalıdır. Anılan kanunda ise boşanılan eş ile birlikte yaşama olgusu bir kesilme nedeni olarak düzenlenmemiştir. 5510 sayılı Kanun’un 01.10.2008 tarihinden önce gerçekleşen boşanma olgusuna uygulanması olanağı, önceye etki yasağı nedeni ile olanaklı değildir.
3. Çoğunluğun önceye etki yasağı ilkesine aykırı olarak, lafzi yorum ve sigortalı aleyhine yorumu benimseyerek, sonradan gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılarak salt birlikte yaşama ve boşanan eşin desteğini alma koşulunu yeterli kabul etmesi, Kanunun ve Anayasa Mahkemesinin iptal kararının gerekçelerine aykırıdır.
4. Açıklanan bu gerekçelerle mahkeme kararının bu gerekçe ile bozulması gerekirken, onanması görüşüne katılınmamıştır.