Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/3332 E. 2023/3285 K. 29.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/3332
KARAR NO : 2023/3285
KARAR TARİHİ : 29.03.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/2747 E., 2022/2052 K.
KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kocaeli 1. İş Mahkemesi
SAYISI : 2018/159 E., 2020/67 K.

Taraflar arasındaki tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine, karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili ve davalı şirket temsilcisi tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlenildikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I.DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 01.09.2010 – 31.01.2014 tarihleri arasında davalı işveren şirkette fiili olarak çalıştığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.

II.CEVAP
Davalı şirket yetkilisi cevap dilekçesinde özetle; davacının şirketinde çalıştığını beyanla davayı kabul ettiğini bildirmiştir.

Fer’i müdahil SGK vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yasal süresi içerisinde açılmadığını, dosya içerisinde yer alan denetmen raporunda da belirtildiği üzere davacı tarafın işyerinde fiili çalışmaların bulunmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III.İLK DERECE MAHKEME KARARI
Davalının davayı kabul beyanlarının sonuca etkili bulunmadığı, davalı işyerinden yapılan tüm bildirimlerin iptal edilmesi ile sigortası iptal edilmeyen ve aynı işyerinden bildirimi yapılan kamu tanıkları tespit edilememiş olduğu, dinlenen tanıkların hizmetlerinin iptal edildiği anlaşıldığından hükme esas alınamayacağına kanaat edilip, dinlenen komşu işyeri tanıklarının ise davacıyı ve davalı işyerini tanımadıklarına ilişkin beyanları ve Vergi Dairesince gönderilen vergi tekniği ve faaliyet raporları ile Kocaeli 2. İş Mahkemesi’nin 2018/133 Esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporu ve dosya kapsamındaki bilgi ve belgeler değerlendirildiğinde 5510 sayılı Kanunu’nun 59 ve 100 ncü maddeleri uyarınca Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurları tarafından tutulan tutanaklar aksi kanıtlanıncaya kadar geçerli olup somut olayda bu tutanağın aksi kanıtlanamadığı gerekçesiyle, davanın reddine, karar verilmiştir.

IV.İSTİNAF
A.İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf yoluna başvurmuştur.

B.İstinaf Sebepleri:
Davacı Vekilinin İstinaf Sebepleri
Müvekkili yönünden çalışma şartlarının mümkün olup olmadığını denetlenilmeksizin eksik inceleme ile karar verildiğini, müvekkilinin pazarlama elemanı olarak 2010-2013 tarihleri arasında çalıştığını, SGK denetmenleri tarafından tutulan tutanakların hatalı olduğunu, iptali gerektiğini, hükme referans alınan bilirkişi raporuna konu kişinin bayan olarak ele alındığını, müvekkilinin erkek olduğunu belirterek istinaf talebinde bulunmuştur.

C.Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V.TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ile davalı şirket vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesinde belirttiği hususlar ile temyiz talebinde bulunmuştur.

Davalı şirket vekili; Kurum denetmenleri tarafından yapılan denetimlerin formalite icabı yapıldığını vee kararın bozulmasını talep etmiştir.

C.Gerekçe
1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kurum denetmenleri tarafından yapılan denetim sonrasında davacının iptal edilen 01.09.2010-31.01.2014 tarihleri arasındaki davalı işveren şirketteki fiili çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.

2.İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun Geçici 7 nci maddesinin 1 nci fıkrası
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili ve davalı şirket temsilcisi tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle,
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin ilgilisinden alınmasına,29.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.