Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/316 E. 2023/230 K. 12.01.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/316
KARAR NO : 2023/230
KARAR TARİHİ : 12.01.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
SAYISI : 2015/340 E., 2022/561 K.
DAVALILAR : 1-…
2- … vekilleri Avukat …
3- … vekili Avukat …
DAVA TARİHİ : 11.02.2013
HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen hizmet tespiti davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (kapatılan) 21.Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmekle; davalılar ve … vekilinin temyiz isteminin süreden reddine dair ek karar verildiği ve ek kararın da temyiz edildiği anlaşılmakla; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkilinin davalılara ait … plakalı minibüste 25.02.2008 ile 15.02.2012 tarihleri arasında sigortasız çalıştırıldığını, davacı müvekkilinin davalı … Kurumuna müracaat ettiğinde, anılan dönemde davalılar tarafından sigorta girişinin hiç yaptırılmadığını ve sigorta primlerinin ödenmediğini öğrendiğini, bu durumun davacı müvekkilinin emekliliğinin gecikmesine neden olduğunu ifade ederek Sayın mahkemeden davacı müvekkilinin 25.02.2008 ile 15.02.2012 tarihleri arasında davalılara ait minibüste çalıştığının tespitini talep etmiştir.

II. CEVAP
1.Davalı … vekili cevap dilekçesinde; davacının dava konusu minibüste iddia edildiği gibi bir çalışmasının mevcut olmadığını, davacının mesleğinin kuaförlük olduğunu, davacı ile davacının abisine ait kuaför dükkanları bulunduğunu, davacının burada çalıştığını, davacının kuaförde çalışmasından ötürü devamlı ayakta kaldığını, istirahat ettiği zamanlarda ve tatilde fırsat bulduğu bazı dönemlerde minibüsü alıp kendi nam ve hesabına işlettiğini, davacının adına kesilen ceza makbuzları da bu şekilde kira akdine dayalı olarak çalışması esnasında aldığı trafik cezaları olduğunu, davacının dosyaya ibraz ettiği ehliyetine kesilen cezalarda davacı işçinin 2 yıl 8 aylık dönem için dava konusu minibüsü çalıştırdığını ortaya koyduğunu, söz konusu dönemde davacının ceza puanını doldurması nedeni ile ehliyetine 2 ay süre ile el konulduğunu, davacının dosyaya ibraz ettiği ceza makbuzlarında davalı müvekkiline ait almayan … plakalı ticari minibüste de çalıştığını gösterdiğini, bu durumun davacı işçinin davalı müvekkilini minibüsünü kiraladığını ve dava konusu dönemde farklı minibüslerde çalıştığını ortaya koyduğunu, dava konusu dönemde davacı dışında dokuz kişinin daha aynı minibüsü işlettiğini, trafik şubeden trafik cezalarının celp edilmesi durumunda bu durumun aortaya çıkacağını, iş kanununa tabi iş ilişkisinden bahsedebilmek için işçinin işverenine bağlı onun emir ve talimatları çerçevesinde edimini yerine getirmesi, işvereninde mevcut çalışmaya bağlı olarak maaş ödemesi ve bu ilişkininde süreklilik arz etmesi gerektiğini, oysa taraflar arasında böyle bir ilişki bulunmadığını, davanın reddini talep etmiştir.

2.Davalı … vekili cevap dilekçesinde; Kurum kapsamında olmayan bir işyerinde fiili çalışmıa mümkün olamayacağından Kadıköy Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarından davalı işyerinin kanun kapsamına alındığı tarihin araştırılması gerektiğini, davalı işyerinin varlığının ve faal olduğunun ispatlanması gerektiğini, davacının şoförlüğünü yaptığını iddia ettiği aracın trafik kaydı ile davacının emniyetteki sürücü cezalarının sorulmasına, dinlenecek tanıkların bordro tanığı olmasını, hizmet tespitine yönelik davaların kamu düzenini ilgilendirdiğinden özel bir duyarlılık ile yürütülmesi gerektiğini ifade ederek davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 30.12.2013 tarihli ve 2013/1547 E., 2013/851 K., sayılı kararıyla; davanın reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Yargıtay (kapatılan) 21.Hukuk Dairesince kararında; “…Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının tespit istemine konu dönemde sigortalı çalışmasının bulunmadığı, … plakalı minübüste sürücü olan davacı adına 02.04.2008-22.8.2011 tarihleri arasında trafik ceza makbuzları düzenlendiği, davalıların 22.12.2003 tarihinden beri yolcu taşımacılığı işinden dolayı vergi kayıtlarının bulunduğu, davacının sürücü belgesinin 20.10.2010 tarihinde 2 ay süre ile geri alınmasına karar verildiği, ifadesi hükme dayanak alınan tanıkların dosya kapsamından davacıyla birlikte aynı dolmuş hattında çalışan, kayıtlara geçmiş kişilerden olduklarına ilişkin bilgi ve belgelerin bulunmaması nedeniyle, tanık sözlerinin çalışma olgusu yönünden somut olgulara dayanmadığı, soyut düzeyde kaldığı anlaşılmaktadır.

Yapılacak iş, … plakalı ticari araca ilişkin malik bilgilerini Emniyet Müdürlüğü kayıtlarından araştırmak, davalıların Kurum nezdinde işyeri tescil kaydı bulunup bulunmadığını Kurumdan sormak, işyeri tescili bulunduğu takdirde davalı işyerinin ihtilaf konusu döneme ait dönem bordroları celp edilerek, tespiti istenen dönemde çalışması bulunan bordro tanıklarının adresini Sosyal Güvenlik Kurumu ve zabıta marifetiyle araştırıp, tespit ederek bu tanıkları dinlemek, esnaf odası veya zabıta marifetiyle … plakalı minübüsün kayıtlı olduğu durağı belirlemek, durakta minübüs işleten diğer işverenler ile bu işyerlerinde çalıştığı tespit edilen kayıtlı işyeri çalışanı şoförlerin kayıtları celbedilerek, bu kişilerin, çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak, … plakalı minübüse tespite konu dönemde verilmiş bulunan yakıt ve tamir servis fişi gibi belgeleri araştırmak, tanık beyanları arasındaki çelişkiyi gidermek ve davacının işe giriş ve çıkış sürelerini net belirlemek ve gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde 506 sayılı Kanun’un 2, 6, 9 ve 79/10 maddeleri gereğince ortaya koyduktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir…” hususları belirtilerek karar bozulmuştur.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Yapılan yargılama, alınan bilirkişi raporu, tanık beyanları, trafik ceza kayıtları, yazılı deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacının davalılara ait … plakalı minibüste 28.10.2008-25.11.2009 ve 25.01.2010-22.08.2011 tarihleri arasında minibüs şoförü olarak çalıştığı, dosya içerisine alınan SGK kayıtları, kaza tespit tutanakları gibi aidiyet unsurları taşıyan belgenin dinlenen bordro tanık beyanları da nazara alınarak alınarak tespit yönünden geçerli yazılı belge olarak kabul edilmesi gerektiği, yazılı delil niteliğindeki iş bu listeler doğrultusunda davanın ispatlandığı, bu itibarla davacının … sicil sayılı işyerinden mübrez belgelerin ait olduğu aylarla sınırlı olmak üzere davanın bilirkişi raporunda belirtilen tarihlere ilişkin sigorta primine esas ücretler doğrultusunda ” gerekçesiyle davanı kısmen kabulüne davacının 28.10.2008-25.11.2009 VE 25.01.2020-22.08.2011 tarihleri arasında
2008/10 döneminde, 4 gün, 85,16 TL toplam prime esas kazançla,
2008/11 döneminde, 30 gün, 638,7 TL toplam prime esas kazançla,
2008/12 döneminde, 30 gün, 638,7 TL toplam prime esas kazançla,
2009/01 döneminde, 30 gün, 666,0 TL toplam prime esas kazançla,
2009/02 döneminde, 30 gün, 666,0 TL toplam prime esas kazançla,
2009/03 döneminde, 30 gün, 666,0 TL toplam prime esas kazançla,
2009/04 döneminde, 30 gün, 666,0 TL toplam prime esas kazançla,
2009/05 döneminde, 30 gün, 666,0 TL toplam prime esas kazançla,
2009/06 döneminde, 30 gün, 666,0 TL toplam prime esas kazançla,
2009/07 döneminde, 30 gün, 693,0 TL toplam prime esas kazançla,
2009/08 döneminde, 30 gün, 693,0 TL toplam prime esas kazançla,
2009/09 döneminde, 30 gün, 693,0 TL toplam prime esas kazançla,
2009/10 döneminde, 30 gün, 693,0 TL toplam prime esas kazançla,
2009/11 döneminde, 25 gün, 577,5 TL toplam prime esas kazançla,
2010/01 döneminde, 7 gün, 170,1TL toplam prime esas kazançla,
2010/02 döneminde, 30 gün, 729,0 TL toplam prime esas kazançla,
2010/03 döneminde, 30 gün, 729,0 TL toplam prime esas kazançla,
2010/04 döneminde, 30 gün, 729,0 TL toplam prime esas kazançla,
2010/05 döneminde, 30 gün, 729,0 TL toplam prime esas kazançla,
2010/06 döneminde, 30 gün, 729,0 TL toplam prime esas kazançla,
2010/07 döneminde, 30 gün, 760,5 TL toplam prime esas kazançla,
2010/08 döneminde, 30 gün, 729,0 TL toplam prime esas kazançla,
2010/09 döneminde, 30 gün, 729,0 TL toplam prime esas kazançla,
2010/10 döneminde, 30 gün, 729,0 TL toplam prime esas kazançla,
2010/11 döneminde, 30 gün, 729,0 TL toplam prime esas kazançla,
2010/12 döneminde, 30 gün, 729,0 TL toplam prime esas kazançla,
2011/01 döneminde, 30 gün, 796,5 TL toplam prime esas kazançla,
2011/02 döneminde, 30 gün, 796,5 TL toplam prime esas kazançla,
2011/03 döneminde, 30 gün, 796,5 TL toplam prime esas kazançla,
2011/04 döneminde, 30 gün, 796,5 TL toplam prime esas kazançla,
2011/05 döneminde, 30 gün, 796,5 TL toplam prime esas kazançla,
2011/06 döneminde, 30 gün, 796,5 TL toplam prime esas kazançla,
2011/07 döneminde, 30 gün, 837,0 TL toplam prime esas kazançla,
2011/08 döneminde, 22 gün, 613,8 TL toplam prime esas kazançla,
Asgari ücretle davalılar … ve …’a ait iş yerinde hizmet akdine bağlı olarak çalıştığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekilleri tarafından temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1.Davalılar …,… vekili temyiz dilekçesinde; her iki davalının vekili olduğu halde yalnızca … vekili olarak gösterildiğini, davanın ispat edilemediğini, yazılı delil olmadığını, tanık beyanlarına dayalı karar verilemeyeceğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

2.Davalı Kurum vekili temyiz dilekçesinde; davanın ispatlanamadığını, araştırmanın yetersiz olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, hizmet tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 428 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası ile 5510 sayılı Kanun’un 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 86 ıncı maddesinin dokuzuncu fıkrası hükümleridir.

3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Davalılar vekilinin Mahkemenin 22.06.2021 tarihli ek kararına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde: somut olayda davalılar vekiline gerekçeli karar 15.11.2022 tarihinde tebliğ edildiği halde tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre geçtikten sonra 30.11.2022 tarihinde sistemden temyiz dilekçesi gönderdiği tespit edilmiştir. Temyiz dilekçesinin süre aşımı sebebiyle reddine ilişkin Mahkemece verilen ek karar Kanun hükümlerine uygun olduğundan temyiz isteminin reddi ile söz konusu kararın onanmasına karar verilmiştir.

3.Davalı SGK vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde:
Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davalı Kurum tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden ilgiliye yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

12.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.