Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/3041 E. 2023/3509 K. 30.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/3041
KARAR NO : 2023/3509
KARAR TARİHİ : 30.03.2023

MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3522 E., 2022/2819 K.
HÜKÜM/KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 1. İş Mahkemesi
SAYISI : 2021/194 E., 2022/895 K.

Taraflar arasındaki asıl dava dosyasında Kurum işleminin iptali, birleşen dava dosyasında alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davalı/birleşen dosya davacısı Kurum vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı/birleşen dosya davacısı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
1- Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının 2926 sayılı Kanun’a tabi Tarım Bağ-Kur sigortalılığını iptal eden Kurum işleminin iptali ile davacının prim kesintisine dayalı elde ettiği Tarım Bağ-Kur sigortalılığının geçerli olduğunun tespiti ile kesilen aylıkların kesildiği tarihten itibaren yeniden bağlanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

2-Birleşen dava dosyasında davacı Kurum vekili yersiz ödenen aylıkların davalı sigortalıdan yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP
Davalı Kurum vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesi ile müvekkil Kurum müfettişi… tarafından 29.10.2010 tarih 121987/SOR/01 sayılı raporu ile 2008 yılında yürürlüğe giren “5763 sayılı iş kanunu ve bazı kurumlarda değişiklik yapılması hakkında kanun’un tanımış olduğu haktan yararlanan tütün ekicilerinin bir kısmının tekel işletmelerinden alınan tevkifat kesinti yıllarını gösteren yazı ile 2926 sayılı kanuna göre Bağ-kur Sigortalılık belgelerinin öz ve muhteviyatında değişiklik yaparak kurumu yanıltıcı bilgi, belge ve beyanlarla haksız menfaat temin edildiğini, soruşturma esnasında dosya üzerinden gerçekleştirilen incelemelerde öz ve muhteviyatında değişiklik yapılan belgelerin logo, imza, yazı karakteri vb. Unsurları üzerinden yapılan ilk incelemede tespit edilen çiftçilerin ifadelerine başvurulduğunu, söz konusu çiftçilerin il dosyalarındaki evraklar ile tekel işletmelerinde kalan nüshalar karşılaştırılmış, bu incelemeler neticesinde çiftçilerin belgeleri Tekel işletmesinden aldıktan sonra içeriğinde değişiklik yaptırdıkları belirlenmiştir. Söz konusu inceleme neticesinde tahsise sevk edilen içeriği sahte belgeli dosyaların belirlendiğini sahte olduğunu bu nedenle … CBS soruşturma açıldığını bu nedenle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Birleşen dava dosyasında davalı … vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesi ile haksız ve yersiz olarak açılmış davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Asıl dosya yönünden davanın kabulüne, davalı Kurumun 03.02.2011 tarih B.13.2.SGK.4.72.00.00/2.117.832 sayılı kararın iptaline, birleşen 2012/164 esas sayılı dosyası yönünden davanın reddine, karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı/birleşen dosya davacısı Kurum vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı/birleşen dosya davacısı Kurum vekili sunmuş olduğu istinaf dilekçesi ile Mahkemece eksik inceleme sonucunda karar verildiğini, ceza davasında davacı hakkında verilen beraat kararının Kurumun zarara uğramasına sebebiyet veren evrakların sahte olmadığını göstermediğini beyan ederek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile
“1.1. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının sattığı ürünlerden dolayı Tekel tarafından prim kesintisi yapıldığı, davacının 1998 yılından itibaren ziraat odası kaydının olduğu, geriye dönük tescil talebi üzerine Kurum tarafından Tarım Bağ-Kur sigortalısı kabul edildiği ve tahsis talebine istinaden yaşlılık aylığı bağlandığı, ancak Kurum kontrol memurlarınca tutulan 29.10.2010 tarihli raporda; “dosyasında yer alan Tekele teslim edilen ürünler neticesinde alınan tevkifat belgeleri ile Tekel tarafından tanzim edilen nüshalar arasında farklılık olduğu, sigortalılar tarafından değişiklik yapıldığının tespit edildiği, sigortalıların sigorta süresi kazanmalarında sahtecilik yaptığının” tespit edildiği, bu nedenle sahte belgelerle kazanılan sigorta süresinin iptali gerektiği gerekçesi ile davacının sigortalılığının iptal edildiği ve prim kesintisi uyarınca kazanılan sigortalılık süresinin iptali nedeni ile aylığın da şartları oluşmadığından iptali gerektiğini belirterek Kurumca davacıya bağlanan aylığın kesildiği ve yersiz ödenen aylıkların borç kaydedildiği, aralarında davacının bulunduğu birçok sigortalı ve kurum çalışanı hakkında “kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik” suçundan dava açıldığı ve … 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 06.02.2019 tarihli 2012/240 E., 2019/112 K. sayılı kararı ile tüm sanıklar hakkında sahte olduğu iddia edilen belgelerin aksini gösterir bir belgenin dosya arasında olmadığı, her türlü şüpheden uzak delil elde edilemediği gerekçesi ile beraatlerine karar verildiği ve kararın istinaf incelemesinden geçerek kesinleştiği anlaşılmaktadır.

1.2. Yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda, sigortalının prim kesintilerinin sahte olduğu iddia edilmesine rağmen dosya kapsamında bu hususun ispatlanamadığı, bu durumda prim kesintisi ve ürün teslimine dair Bağ-Kur sigortalılığının geçersiz olduğu yönündeki Kurum işleminin yersiz olduğu anlaşılmakla asıl davanın kabulüne, birleşen dosyanın reddine dair mahkeme kararı usul ve yasaya uygundur.

1.3. Bu açıklamalar kapsamında İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı kanaatine varılarak, davalı/birleşen dosya davacısı Kurum vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir” gerekçesine dayalı olarak;

2. ” Davalı/birleşen dosya davacısı Kurum vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.1. maddesi gereğince esastan reddine,” karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı/birleşen dosya davacısı Kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı/birleşen dosya davacısı Kurum vekili sunmuş olduğu temyiz dilekçesi ile istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itirazlarını yinelemek suretiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; davacının 2926 sayılı Kanun’a tabi Tarım Bağ-Kur sigortalılığını iptal eden Kurum işleminin iptali ile davacının prim kesintisine dayalı elde ettiği Tarım Bağ-Kur sigortalılığının geçerli olduğunun tespiti ile kesilen aylıkların kesildiği tarihten itibaren yeniden bağlanması ve birleşen dosya ise yersiz ödenen aylıkların davalı sigortalıdan tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,

2.5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 59 uncu maddesi hükümleridir.

3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı/birleşen dosya davacısı Kurum vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan nedenlerle,
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

30.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.