YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/2937
KARAR NO : 2023/2673
KARAR TARİHİ : 16.03.2023
…
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
SAYISI : 2021/172 E., 2023/1 K.
…
…
HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen hizmet ve prime esas kazancın tespiti davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının davalı şirkette 2010 yılında net 1.150-TL, 2011 yılında net 1.300-TL, 2012 yılında net 1.450-TL , 2013 yılında net 1.630 TL, 2014 yılında net 1.750-TL aylık maaş alarak çalıştığını, davalı işyerinin bunu Kuruma bildirmediğini beyan ederek davacının davalı işverene ait işyerinde 05.04.2006 – 31.05.2014 tarihleri arasında hizmet akdine tabi olarak geçen ve davalı Kuruma bildirilmeyen hizmet sürelerinin tespiti ile hizmetlerinin gerçek ücret üzerinden tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekilleri sunmuş oldukları cevap dilekçeleri ile davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 14.10.2019 tarih, 2019/77 Esas ve 2019/223 Karar sayılı ilamı ile “davanın kısmen kabulüne, davacının 1044248 işyeri nolu davalı işyerinde; 05.04.2006 – 10.02.2007 ve 20.09.2010- 30.09.2011 tarihleri arasında asgari ücret üzerinden hizmet akdine dayalı olarak sigortasız çalıştırıldığının tespitine, fazlaya ilişkin gerçek ücretin tespiti taleplerinin reddine, davacının1044248 işyeri nolu davalı işyerinde;
-01.10.2011-31.12.2011 tarihleri arasında günlük brüt 34,88 TL prime esas kazançla,
-01.01.2012-30.06.2012 tarihleri arasında günlük brüt 36,94 TL prime esas kazançla,
-01.07.2012-31.12.2012 tarihleri arasında günlük brüt 39,19 TL prime esas kazançla,
-01.01.2013-30.06.2013 tarihleri arasında günlük brüt 40,78 TL prime esas kazançla,
-01.07.2013-31.12.2013 tarihleri arasında günlük brüt 42,56 TL prime esas kazançla,
-01.01.2014-31.05.2014 tarihleri arasında günlük brüt 44,62 TL prime esas kazançla,
hizmet akdine dayalı olarak sigortasız çalışmış olduğunun tespitine, hizmet dökümündeki kayıtların bu şekli ile düzeltilmesine, eksik primlerin davalı şirketten tahsiline,
– Fazlaya ilişkin gerçek ücretin tespiti taleplerinin reddine,” karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
… Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesinin 29.01.2020 tarihli ve 2019/2238 Esas ve 2020/76 Karar sayılı kararı ile; … 19. İş Mahkemesinin 14.10.2019 tarih, 2019/77 Esas- 2019/223 Karar sayılı kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davalı Kurum vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Yasanın 353/1-b-1 inci maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 03.06.2021 tarihli ve 2020/5059 Esas ve 2021/7610 Karar sayılı ilamı ile İlk Derece Mahkemesince davacının hizmet tespiti talebine yönelik kurulan hükmünde bir isabetsizliğin bulunmadığı, ücret tespiti talebi yönünden ise emsal ücret araştırması ve tanık ifadeleri yoluyla hüküm kurulmuş ise bu hususta Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 288 inci maddesindeki yazılı sınırları aşan ücret alma iddialarının yazılı delille kanıtlanmasının icap etmesi nedeniyle ilgili kayıt ve belgelerin getirtilmesi sonrası bir karar verilmesi gerektiği, buna göre eksik inceleme ve araştırma neticesi kurulan hükmün usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilmek suretiyle Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile uyulan bozma kararı doğrultusunda yapılan araştırma ve değerlendirme neticesinde “somut dosya kapsamında yazılı delil ibraz edilmemiş, Mahkemece resen delil celbi yoluna gidilerek davalı işyerine defaten özlük dosyasının celbi adına müzekkere yazılmış, gerek Mahkememiz işbu dosyası kapsamında gerek … 16. İş Mahkemesi’nin 2014/291 E. sayılı dosyası kapsamında davacının kurum taban ücretinin üzerinde ücret aldığına yönelik yazılı bir delil bulunmadığı anlaşılmıştır. Davacı taraf, delil başlangıcı da ibraz etmediğinden ve davalı taraflarca da bu ücret iddiasının ispatına yönelik tanık ile ispat hususunda açıkça muvafakatleri olduğu belirtilmediğinden, ücret tespiti yönünden tanık beyanlarının hükme esas alınması mümkün olmamış, davacının asgari ücret üzerinden sigortasız çalışmasının tespitine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir” gerekçesine dayalı olarak “davanın kısmen kabulü ile -davacının 1044248 işyeri nolu davalı işyerinde; 05.04.2006 – 10.02.2007 ve 20.09.2010- 30.09.2011 tarihleri arasında asgari ücret üzerinden hizmet akdine dayalı olarak sigortasız çalıştırıldığının tespitine,
-davacının 1044248 işyeri nolu davalı işyerinde; 01.10.2011-31.05.2014 tarihleri arasında asgari ücret üzerinden hizmet akdine dayalı olarak sigortasız çalışmış olduğunun tespitine, davacının fazlaya ilişkin taleplerinin reddine,” şeklinde karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı Kurum vekili sunmuş olduğu temyiz dilekçesi ile davacının işyerine giriş ve çıkışlarının dikkate alınmadığını, oysa ki davacının bu bildirimlere imza attığını, Yargıtay’ın içtihatlarına göre de bir kimsenin giriş ve çıkışlarının Kuruma bildirilmiş olması karşısında çalışmanın kesintili geçtiğinin kabul edilmesi gerektiğini, bu şekilde eksik ve hatalı tanzim edilen bilirkişi raporuna dayanılarak verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, somut olayda fiili çalışma olgusu ile gerçek prime esas kazancın ispatı konusunda, İlk Derece Mahkemesince yapılan inceleme ve araştırmanın hükme yeterli bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,
2. 506 sayılı Kanun’un 77 ve 79/10 uncu ile 5510 sayılı Kanun’un 80 ve 86/9 uncu maddeleri hükümleridir.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyiz edenin sıfatına göre, temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı Kurum vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
16.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
…