Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/290 E. 2023/1770 K. 28.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/290
KARAR NO : 2023/1770
KARAR TARİHİ : 28.02.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
HÜKÜM/KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ: … 27. İş Mahkemesi

Taraflar arasındaki Kurum işleminin iptali istemi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı Kurum vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili, dava dilekçesinde; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı iş Teftiş Kurulu’nun 13.11.2017 tarihli Programlı Teftiş Raporuna istinaden Yenimahalle Sosyal Güvenlik Merkezi’nin yazısı ekinde belirtilen sigortalılarla ilgili olarak, davacı şirket nezdinde çalışanlarına fazla mesai ücreti ve 31. gün ücretinin eksik ödendiği gerekçesiyle ek prim tahakkuk işleminin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde;Kurum işleminin usul ve yasaya uygun olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı şirketin işçilerine ödediği ancak SPEK miktarına dahil edilmeyen bir SPEK tutarının söz konusu olmadığını, varlığı yönünden henüz kesinlik kazanmayan ücret, fazla çalışma ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücretlerine ilişkin alacakların varlığı ve ödenmesi gerektiği kabul edilse dahi, söz konusu ödemenin yapıldığı ayın SPEK tutarına dahil edilebileceği bu nedenle; bu aşamada 2015/01-12 – 2016/01-12-2017/01. ayları SPEK tutarlarında bir eksiklikten söz edilmesinin mümkün olamayacağını, bu nedenle davalı Kurumun 20.02.2020 tarihli işleminin iptali ile davacı şirketin … sicil sayılı işyerine ilişkin bu belgede yazılı 7.750,00 TL prim borcu olmadığı kanaatine varılmakla davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı Kurum vekili istinaf dilekçesinde: kuruma başvurmadan yetkili mahkemeye başvurmanın prim borcunun takip ve tahsilini durduramayacağını, kurumca yapılan işlemlerin yerinde olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile gerek iş teftiş raporunda gerekse kurum kayıtlarında ödenen ancak bordroya ve SPEK tutarına dahil edilmeyen bir fazla çalışma ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücretinden bahsedilmediğini, İleri sürülen iddianın ücret, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücretleri ve 31. gün ücretinin sigortalılara eksik ödendiği iddiası olduğunu, 5510 sayılı Kanun’a göre SPEK dahil olan tutarların ödenmiş veya ödenmesine karar verilerek sonradan ödenen tutarlar olduğunu, uyuşmazlıkta geçmişte yapılan ve bordrolara yansıtılmayan bir ödeme bulunmadığını, varlığı henüz kesinleşmeyen bir alacak bulunduğu iddiasıyla bu miktarlar için Kurumca aylık prim hizmet belgesi istenmesinin, verilmemesi nedeniyle resen düzenlenmesinin ve prim borcu çıkarılmasının hatalı olduğunu, davanın kabulüne yönelik mahkeme kararı yerinde olduğunu belirterek, davalı Kurumun’un istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı Kurum vekili temyiz dilekçesinde; Kurum’a başvurmadan yetkili mahkemeye başvurmanın prim borcunun takip ve tahsilini durduramayacağını, kurumca yapılan işlemlerin yerinde olduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, Kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi, 5510 sayılı Kanun’un 86’ıncı maddesi hükümleridir.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler, dava konusu işlemin iptaline ilişkin kesinleşen idare mahkemesi kararı ve dosyada yer alan tüm bilgi ve belgelerin incelenmesinde kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
28.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.