YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/2465
KARAR NO : 2023/2290
KARAR TARİHİ : 09.03.2023
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
SAYISI : 2020/307 E., 2022/892 K.
DAVA TARİHİ : 31.07.2015
HÜKÜM : Kısmen Kabul
Taraflar arasındaki İlk Derece Mahkemesinde görülen rücuan tazminat istemli davadan dolayı verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmekle, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili kurumun SGK İl Müdürlüğü’nde … sicil sayılı dosyasında işlem gören iş yeri sigortalılarından … sigorta sicil numaralı …’in 08.05.2010 tarihinde geçirdiği trafik kazası sonucunda aynı gün yaşamını yitirdiğini, yaşanan trafik kazasında vefat eden sigortalı …’in hak sahiplerine müvekkili kurumca 145.897,05 TL peşin sermaye değerli gelir bağlandığını ve 308,00 TL cenaze yardımının yapıldığını, müvekkili kurum zararının 146.205,05 TL olduğunu belirterek açıklanan nedenlerle kusur ve miktar bakımından bakiyeyi talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla 58.358,82 TL’nin bağlanan gelirler için gelir bağlama kararlarının onay tarihinden, yapılan 308,00 TL cenaze yardımı için de ödeme tarihi tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davasını yasal süresi içerisinde açmadığını, davanın rücuan tazminat davasının olup 5510 sayılı Kanun’un 21 inci maddesi birinci fıkrasına dayandığını, davacının istemine konu gelirin bağlanmasına neden olan trafik kazası ile ilgili …’in çocukları adına müvekkili kurum aleyhine maddi ve manevi tazminat talepli olarak Van İş Mahkemesi’nin 2011/56 Esas nolu dosyası ile dava açıldığını, davanın halen derdest olduğunu, olayın iş kazası olup olmadığı, müvekkili kurumun bu olayda kusurlu olup olmadığının henüz kesinleşmiş bir yargı kararı ile sabit olmadığını, Van İş Mahkemesi’nin ilgili dosyasının incelenmesi durumunda meydana gelen olayın trafik kazası olduğunu, iş kazası olarak nitelendirilemeyeceğini, müvekkili kurumun bir kusurunun olmadığını, olayın müvekkili kurumun dışındaki kişilerin kusuru neticesinde meydana geldiğini belirterek açıklanan bu nedenlerle davaya konu olayın iş kazası olmadığı, rücuan tazminatın koşullarının oluşmadığından bahisle davanın reddi ile mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Özetle; davanın kısmen kabulü ile; 79.660,50 TL peşin sermaye değerli gelirin tahsis onay tarihi olan 22.09.2011 tarihinden itibaren, 184,80 TL cenaze yardımının ise ödeme tarihi olan 18.03.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, bu hususta fazlaya dair taleplerin reddine, dair karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
2. “… davaya konu kazayla ilgili maddi olgu doğru belirlenerek olayın niteliği ve tarafların olaya etkisi araştırılmalı, bilhassa olayla ilgili yapılan ceza yargılamasında sigortalıya verilen asli kusur değerlendirilmesinin isabetli olduğu gözetilerek belirtilen hususlara aykırı şekilde hazırlanan kusur raporunun esas alınması isabetsizdir. Bu sebeple uzman kişilerden oluşan bilirkişi heyetinden belirtilen esaslara uygun bir kusur alınarak karar verilmesi gerekirken, oluşa uygun olmayan kusur raporuna göre yazılı şekilde hüküm tesisi ile yukarıda belirtilen ilkelere aykırı şekilde hazırlanan hesap bilirkişi raporu uyarınca hüküm tesisi de bozmayı gerektirir”, gerekçesi ile ilk derece mahkemesi kararı bozulmuştur.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla özetle; davanın kısmen kabulü ile; 42.784,75 TL peşin sermaye değerli gelirin tahsis onay tarihi olan 22.09.2011 tarihinden itibaren, 123,20 TL cenaze yardımının ise ödeme tarihi olan 18.03.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, bu hususta fazlaya dair taleplerin reddine, dair karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı Kurum vekili dilekçesinde özetle; mahkemenin usule aykırı karar vererek, kurum zararının altında bir miktara karar verdiğini ve kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili dilekçesinde özetle; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
Eldeki dava dosyası incelendiğinde, mahkemece bir önceki bozma ilamının gereklerinin yerine getirilmediği, alınan kusur raporlarına uyulmadığı ve bu raporların aksine herhangi bir teknik değerlendirme içermeyen kanaatle resen kusur oranları tayin edildiği, aynı uygulamanın hesap raporunda da sürdürüldüğü ve yine alınan hesap raporu üzerinden resen yapılan değerlendirmelerle hüküm kurulduğu anlaşılmıştır. Bu sebeple davaya konu kazayla ilgili maddi olgu doğru belirlenerek olayın niteliği ve tarafların olaya etkisi araştırılarak, bilhassa olayla ilgili yapılan ceza yargılamasında sigortalıya verilen asli kusur değerlendirilmesinin isabetli olduğu da gözetilerek, uzman kişilerden oluşan bilirkişi heyetinden belirtilen esaslara uygun bir kusur bilirkişi raporu alındıktan sonra bu kusur raporuna uygun bir şekilde hazırlanacak hesap bilirkişi raporu doğrultusunda hüküm tesisi gerekirken, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle,
Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
09.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
…