Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/236 E. 2023/3154 K. 27.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/236
KARAR NO : 2023/3154
KARAR TARİHİ : 27.03.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/497 E., 2022/2226 K.
KARAR : Esastan Red
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 17. İş Mahkemesi
SAYISI : 2019/202 E., 2020/350 K.

Taraflar arasındaki ödeme emrinin iptali davasından yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı Kurum vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı Kurum vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I.DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacının Marka Hazır Giyim San. Tic.Ltd.Şti. unvanlı firmada 10.06.1999-31.08.2007 tarihleri arasında ortak olarak yer aldığını ancak hiçbir dönem yetkili müdür olmadığını, davalı Kurum tarafından 2006/15390, 2006/020367, 2007/027480, 2011/162379 takip numaralı icra dosyalarından ödeme emri gönderildiğini, ödeme emirlerinin davacı tarafından 03.07.2019 tarihinde tebellüğ edildiğini, ödeme emri ile istenen prim alacaklarının zamanaşımına uğradığı, zamanaşımı itirazında bulunduklarını, 6183 sayılı Kanun’un 35 inci maddesine göre ortakların sorumluluğuna gidilmesi için sorumluluk içinde borcun dava dışı şirketten tahsil edilemediği ya da tahsil edilemeyeceği koşulunun dikkate alınması gerektiğini, davacının ortaklığı süresinde ve sonraki dönemde hiçbir dönem yetkili müdür olmadığını, davacının hisselerini 31.08.2007 tarihinde devrettiğini savunarak dava konusu ödeme emirlerinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP
Davalı Kurum vekili tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararı ile; davanın kabulüne, davalı Kurum tarafından 2006/015390, 2006/020367, 2007/027480, 2011/162379 sayılı icra takip dosyalarından gönderilen 1 adet ödeme emrinin iptaline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
1.Davalı Kurum vekili, istinaf dilekçesinde özetle; takibe konu borçlardan davacının sorumluluğu bulunduğunu, 2006 tarihinde davacı tarafından yapılandırma başvurusu yapılarak işlemekte olan zamanaşımının kesildiğini, bu dönem sonrası da zamanaşımını kesen işlemler (ödeme emrinin ilanen tebligatı) yapılması sebebi ile alacağın zamanaşımına uğramasının söz konusu olmadığını ileri sürerek kararın kaldırılmasına ve talep doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı Kurum vekili; istinaf dilekçesinde belirttiği sebeplerle kararı temyiz etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile 506 sayılı Kanun’un 80 inci maddesi, 5510 sayılı Kanun’un 88 inci maddesi, 6183 sayılı Kanun’un 35 inci maddesi hükümleridir.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

27.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.