Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/2059 E. 2023/2692 K. 16.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/2059
KARAR NO : 2023/2692
KARAR TARİHİ : 16.03.2023


MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3546 E., 2022/3006 K.

HÜKÜM/KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 36. İş Mahkemesi
SAYISI : 2019/75 E., 2020/330 K.

Taraflar arasındaki hizmet tespiti ile prime esas kazancın tespiti istemli davadan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı ve feri müdahil vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlenildikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I.DAVA
Davacı vekili; müvekkilinin davalı işveren nezdinde 21.05.2002-18.12.2018 tarihleri arasında mağaza ve depo müdürü olarak kesintisiz olarak çalışmasına karşın çalışmalarının bir bölümünün ve sigorta prime esas kazancının Kuruma bildirilmediğini belirterek, davacının davalı işyerinde 21.05.2002-18.12.2018 tarihleri arasında geçen sigortalı çalışmasının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.

II.CEVAP
Davalı … vekili; müvekkili şirketin yasalara uygun davranan bir firma olduğunu ve hiçbir zaman sigortasız işçi çalıştırılmasının söz konusu olmadığını ve ikame edilen davanın hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, kabul anlamına gelmemekle birlikte davacının 21.05.2002 tarihinden beri çalışmaya başladığını belirtmiş ise de davanın 5 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığını, bir insanın 10 yıl boyunca kesintisiz bir şekilde sigortasız çalışmasının mümkün olmadığını, davacının çalışmasının 09.07.2012 tarihinde başladığını ve Kuruma bildirildiğini, davacı adına düzenlenen ve kendisince çekincesiz imzalanan bordolarda yer alan ücreti yine davacının çekincesiz bankadan alındığını, bu andan sonra bordroda yazılı ücreti aşkın ücret aldığı iddiasının ancak kesin yazılı delil ile ispatı gerektiğini, davacının sigortasız çalıştığını iddia ettiği dönemde vergi açılışı olup olmadığının ve ticari faaliyette bulunup bulunmadığının araştırılması gerketiğini belirterek davanın usul ve esas yönünden reddini talep etmiştir.

Feri müdahil Kurum vekili; davanın yöntemince kanıtlanması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III.İLK DERECE MAHKEME KARARI
Kararda özetle; davanın kısmen kabulü ile davacının … sicil nolu davalı işveren nezdinde 12.06.2002 ile 08.07.2012 tarihleri arasında kesintisiz olarak asgari ücret ile çalıştığının tespitine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, karar verilmiştir.

IV.İSTİNAF
A.İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf yoluna başvurmuştur.

B.İstinaf Sebepleri:
1.Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı lehine hükmedilen vekalet ücretinin 28 TL veya 34 TL’yi geçmemesi gerektiğini, çünkü reddedilen kısmın 21 gün ve kabul edilen kısmın ise 10 yıl 26 gün olduğunu belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

2.Davalı şirket vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; hak düşürücü süre gerçekleşmiş olmakla, davanın bidayette bu nedenle reddi gerektiğini, hayatın olağan akışı içinde bir insanın bir işverenlikte 10 yıl boyunca kesintisiz bir şekilde sigortasız olarak çalışmış olmasının hayatın olağan akışına aykırı, görülmüş ve duyulmuş bir durum olmadığını, davacıya ücretinin imzalı belgeler karşılığında ödendiğini ve aksinin yine yazılı belgelerle kanıtlanması gerektiğini, davacının vergi ve ticari kayıtlarının araştırılmasını talep ettiklerini belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

3.Feri müdahil kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; çalışma olgusunun yöntemince araştırılmadığını, kamu düzenine ilişkin eldeki davada resen inceleme ve araştırma yapılması gerektiğini, Kurum kayıtlarında davacının çalışmasını doğrulayan kayıt ve belge bulunmadığından tanık sözleriyle kanıtlanmasını kabul etmediklerini, dosyadaki tanık beyanları yetersiz olup çelişki bulunduğunu, Kurum uyuşmazlık çıkmasına neden olmadığından aleyhine yargılama masrafı ve avukatlık ücretine hükmedilmesinin mümkün olmadığını belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

C.Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

V.TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı ve feri müdahil vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1.Feri müdahil kurum vekili; istinaf sebepleri doğrultusunda temyiz talebinde bulunmuştur.
2.Davalı vekili; istinaf sebepleri doğrultusunda temyiz talebinde bulunmuştur.

C.Gerekçe
1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava; hizmet tespiti ile prime esas kazancın tespiti istemine ilişkindir.

2.İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 506 sayılı Kanun’un 77 inci ve 79/10 uncu maddeleri, 5510 sayılı Kanunun 80 inci ve 86/8 inci maddeleri.

3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davalı ve feri müdahil vekilleri tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle,
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

16.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.