Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/1497 E. 2023/3087 K. 24.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/1497
KARAR NO : 2023/3087
KARAR TARİHİ : 24.03.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/2028 E., 2022/2217 K.
HÜKÜM/KARAR : Davalının İstinaf Başvurusunun Esastan Reddine,
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 20. İş Mahkemesi
SAYISI : 2019/383 E., 2020/238 K.

Taraflar arasındaki Kurum işleminin iptali, davalı Kuruma borçlu olmadığının tespiti ile yersiz ödenen primlerin iadesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalının istinaf başvurusunun esastan reddine,davacının istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne, karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı Kurum tarafından 2012/10-2013/03 arasındaki 6 aylık dönem için prim ve gecikme zammı tahakkuku yönündeki işleminin iptal edilerek müvekkili şirketin davalı Kuruma borçlu olmadığına ve yersiz ödenen primlerin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP
Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde; davacının 2012/10-2013/03 arasındaki döneme ait eksik gün bildiriminde bulunduğunu ancak 28398 sayılı İşveren Uygulama Tebliği uyarınca eksik gün nedenlerine ilişkin bilgi ve belgelerin davalı Kuruma verilmediğini, bu nedenle Kurum tarafından tesis edilen işleminin hukuka uygun olduğunu beyan ederek haksız ve yersiz olarak açılmış davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kısmen kabulü ile; davalı Kurumun ek prim ve gecikme zammı tahakkukuna ilişkin işlemlerinin iptaline, taleple bağlı kalınarak davacının Kuruma yersiz olarak ödediği 4.282,89 TL ile prim tutarı olarak ödenen 3.721,64 TL’ nin ödemenin yapıldığı 13.03.2014 tarihi takip eden 01.04.2014 tarihinden iadenin yapılacağı ay başına kadar dönem için yasal faiz oranına göre hesaplanacak faizi ile birlikte davacıya iadesine, karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili sunmuş olduğu istinaf dilekçesi ile İlk Derece Mahkemesinin asıl talepleri yönünden tam kabul, faizin başlangıcı yönünden kısmen kabul kararı vermesi sebebiyle davacı aleyhine yargılama gideri ve avukatlık ücretine hükmetmesinin yerinde olmadığını, faizin başlangıç tarihinin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre idare ve ödeme tarihinden itibaren alması gerektiğini, itibar edilen bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, davacının Kurum işlemi yönünden haklı olduğunu, nitekim aynı olaya ilişkin olarak tahakkuk ettirilen idari para cezasının idare mahkemesince iptal edildiğini ve kararın kesinleştiğini beyan ederek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı vekili sunmuş olduğu istinaf dilekçesi ile hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddinin gerektiğini, davacının eksik gün bildirim formunun e-posta ile Kuruma gönderilmiş olduğunu ancak ekli belgesi olan ücretsiz izin belgesinin forma eklenmediğini, bu nedenle Kurum işleminin mevzuata uygun olduğunu beyan ederek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile “… somut olaya bakıldığında; dava dilekçesi ekinde sunulan ücretsiz izin istek formuna dava dışı …’ın 01.10.2012- 31.03.2013 tarihleri arasında ücretsiz doğum izni talebinde bulunduğu, talebin işvereni tarafından uygun görüldüğü, işçinin 26.07.2012 tarihinde doğum yaptığı, iş göremezlik belgelerinin dosyada bulunduğu, davacının işçinin doğum sebebiyle ücretsiz izne ayrılması sebebiyle 01.10.2012- 31.03.2013 tarihleri arası döneme ilişkin eksik gün bildirim formlarını doldurarak kuruma posta yoluyla gönderdiği, ancak kurumun eksik gün bildirimi formunun ekli belgesi olan ücretsiz izin belgesinin forma eklenmediği gerekçesi ile bu aylara ilişkin ek APHBleri talep ederek ayrıca idari para cezası tahakkuk ettirdiği, davacının idari para cezasının iptali yönünde … 4. İdare Mahkemesi’nin 2014/933 Esas sayılı dosyası ile dava açtığı, mahkemenin 2015/1124 Karar sayılı kararı ile SSİY 102 inci maddesinin 14 üncü fıkrasında yapılan düzenleme gereğince davanın kabulü ile dava konusu işlemin iptaline karar verdiği, kararın istinaf edildiği, … Bölge İdare Mahkemesi Dördüncü Kurul’un 2015/1117 Esas 2016/243 Karar sayılı kararı ile itirazın reddine, kararın onanmasına karar verildiği, kurumun karar düzeltme talebinin de reddine karar verildiği ve kararın 09.06.2016 tarihinde kesinleştiği, SSİY’nin 102 inci maddesi 14 üncü fıkrasındaki yasal düzenleme gereği davacının eksik gün bildirimi formunu düzenleyerek kuruma ibraz ettiği, eksik gün bildirimine esas teşkil eden ücretsiz izin belgesini verme zorunluluğu bulunmadığı, kurum işleminin ve davalı kurum vekilinin istinafının yerinde olmadığı, mahkemece esasa yönelik olarak verilen karar yerinde ise de faiz başlangıcının davacının talebinden daha sonrası için hükmedilmesinin davanın kısmen kabul kısmen reddi olarak değerlendirilip davacı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesinin ve yargılama giderlerinin pay edilmesinin yerinde olmadığı, davacının bu yöndeki başvurusunun yerinde olduğu anlaşılmakla kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne dair yeniden hüküm kurulmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur” gerekçesine dayalı olarak;

” 1-Davalının istinaf başvurusunun esastan reddine,
2-Davacının istinaf başvurusunun kabulüne,
3-… 20. İş Mahkemesinin 2019/383 Esas 2020/238 Karar 09.10.2020 tarihli kararının kaldırılmasına
4-Davanın kabulüne, davalı kurumun ek prim ve gecikme zammı tahakkukuna ilişkin işlemlerinin iptaline, taleple bağlı kalınarak davacının Kuruma yersiz olarak ödediği 4.282,89 TL ile prim tutarı olarak ödenen 3.721,64 TL’ nin 01.04.2014 tarihinden iadenin yapılacağı ay başına kadar dönem için yasal faiz oranına göre hesaplanacak faizi ile birlikte davacıya iadesine, ” karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili sunmuş olduğu temyiz dilekçesi ile istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itirazlarını yinelemek suretiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; Kurum işleminin iptali, davalı Kuruma borçlu olunmadığının tespiti ve yersiz ödenen primlerin iadesi istemlerine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,

2.5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 86/4, 5 inci maddesi ile Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nin 102/14 inci maddesi hükümleridir.

3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan nedenlerle,
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

24.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.