Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/1462 E. 2023/4697 K. 03.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/1462
KARAR NO : 2023/4697
KARAR TARİHİ : 03.05.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
KARAR : Kısmen kabul
İLK DERECE MAHKEMESİ: … 1. İş Mahkemesi

Taraflar arasındaki Bağ-Kur sigortalılık tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı Kurum vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvrunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili; müvekkilinin 13.10.1995-20.04.2000 tarihleri arasında Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının geriye dönük kayıt ve tescilinin yapılamayacağını, Kurum işleminin usul ve yasaya uygun olduğunu ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesince; “Davacının 13.10.1995-03.04.2000 tarihleri arasında 1479 sayılı Kanun kapsamında Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmiştir.” karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı SGK vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının geriye dönük kayıt ve tescilinin yapılamayacağını, Kurum işleminin usul ve yasaya uygun olduğunu, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; “…Somut olayda; davacının 08.08.2001 tarihinde Kuruma intikal eden giriş bildirgesi üzerine vergi kaydına dayalı olarak 04.10.2000 tarihinden geçerli olmak üzere kayıt ve tescilinin yapıldığı dolayısıyla 02.08.2003 tarihinden önce kayıt ve tescilli bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda yukarıda yapılan açıklamalar ışığında davacının 13.10.1995 tarihinde başlayan ve halen devam eden vergi kaydı nedeniyle 13.10.1995-03.10.2000 tarihleri arasındaki dönemde de 1479 sayılı Kanun kapsamında Bağ-Kur sigortalısı sayılması gerekmektedir.

Ancak, davacının 13.10.1995-20.04.2000 tarihleri arasında sigortalı sayılmasını talep etmesi karşısında davacının talebi ile bağlı kalınarak hüküm kurulması gerektiği gerçeği de ortadadır.

İlk derece mahkemesinin, davacının daha önceden açtığı ve açılmamış sayılmasına karar verilen davanın yargılaması sırasında alınan ve maddi yanılgıya dayalı olduğu belirgin bulunan bilirkişi raporunda belirtilen tarihe itibar ederek ve hiçbir gerekçede göstermeden davacının 13.10.1995-03.04.2000 tarihleri arasında sigortalı olduğunun tespitine karar verdiği açıktır. Ancak bu hatalı kabulünün yanı sıra davacının dava dilekçesindeki talebi karşısında davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerektiğini gözetmediği de ortadadır.

Sonuç olarak, davacının dava dilekçesindeki talebi ve davacı tarafından istinaf yoluna başvurulmaması da hep birlikte değerlendirildiğinde; davanın kısmen kabulü ile davacının 13.10.1995-03.04.2000 tarihleri arasında 1479 sayılı Kanun kapsamında Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmesi gerektiğinden davalı Kurumun kısmen yerinde bulunan istinaf başvurusunun kabulü ile HMK 353/1-b-2 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, ileri sürülmeyen ve kamu düzenine ilişkin olmayan hususlar nazara alınmaksızın davanın esasına ilişkin olarak aşağıdaki şekilde yeniden hüküm kurulmasına karar verilmesi gerekmiştir.” gerekçesiyle, “1- Davalının istinaf başvurusunun kabulü ile; … 1. İş Mahkemesinin 26.05.2022 tarihli ve 2021/352 E. 2022/215 K. sayılı kararının kaldırılmasına,

2- Davanın kısmen kabulü ile; davacının 13.10.1995-03.04.2000 tarihleri arasında 1479 sayılı Kanun kapsamında Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine,” karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı Kurum vekili özetle; isinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, Bağ-Kur sigortalılık tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 1479 sayılı Kanun’un Geçici 18 inci maddesi.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı Kurum vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,03.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.