Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/138 E. 2023/2802 K. 20.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/138
KARAR NO : 2023/2802
KARAR TARİHİ : 20.03.2023

######
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2218 E., 2022/1970 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 1. İş Mahkemesi
SAYISI : 2018/218 E., 2022/141 K.

Taraflar arasındaki meslek çalışma gücü kaybının tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı ve davalılardan … vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı …’ın davacıya ait iş yerinde 15.05.2014 tarihinde geçirdiği iş kazası sonucu meslekte çalışma gücü kaybı oranının davalı Kurum tarafından %30,2 olarak belirlendiğini, bu orana itiraz ettiğini beyanla, davalının meslekte kazanma gücü kaybı oranının tespitini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı … tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.
Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde, davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davanın reddine, davalı …’ın 15.05.2014 tarihinde geçirdiği iş kazası sebebi ile sürekli iş göremezliğe girdiği 24.11.2014 tarihinden itibaren %44,0 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağının tespitine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davalının sürekli iş göremezlik oranı belirlenirken demir ustası olarak kabul edildiğini, oysa davalının düz işçi olduğunu, bu konuda tanık dinletme taleplerinin de dikkate alınmadığını, Adli Tıp raporlarında tespit edilen oranlar arasındaki farkın nereden kaynaklandığının açıklanmadığını ve sadece oran belirtildiğini, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davalı …’ın 15.05.2014 tarihinde davacıya ait iş yerinde iş kazası geçirdiği, davalı Kurum sağlık kurulunun 28.11.2016 tarihli kararında; davalının demirci ustası olduğunun kabulü ile ve meslekte kazanma gücü kaybı oranının E cetveline göre %30,2 olduğunun bildirildiği, davalının itirazı üzerine düzenlenen Yüksek Sağlık Kurulu’nun 09.07.2018 Tarihli kararında ise meslekte kazanma gücü kaybı oranının E cetveline göre %29,2 olduğunun bildirildiği, Adli Tıp 3. İhtisas Kurulu’nun 21.10.2019 tarihli kararında; davalının demirci ustası olduğunun kabulü ile 11.10.2008 tarihli yönetmelik gereğince meslekte kazanma gücü kaybı oranının E cetveline göre %35,0 olduğunun bildirildiği, davacı vekili tarafından meslek grup numarasına itiraz edildiğinden Adli Tıp 3. İhtisas Kurulu’ndan yeniden rapor alındığı ve 3. İhtisas Kurulu 04.12.2020 tarihli raporunda; davalının meslek grup numarasının SGK raporunda demirci ustası olarak belirtilmesi nedeni ile bu meslek üzerinden hesaplama yapıldığını ve davalının sürekli iş göremezliğinin 11.10.2008 tarihli Yönetmeliğe göre %44,0 olduğunun bildirildiği, daha sonra dosyanın Adli Tıp Kurumu 2. Üst Kurulu’na gönderildiği ve 2. Üst Kurul tarafından düzenlenen 20.01.2022 tarihli raporda; davalının demirci ustası olduğunun kabulü ile 11.10.2008 tarihli yönetmelik gereğince meslekte kazanma gücü kaybı oranının E cetveline göre %44,0 olduğunun bildirildiği, davacı tarafından düzenlenen işe giriş bildirgesinde davalının soğuk demirci olduğunun belirtildiği tespitlerine yer verildikten sonra, davacı tarafından işe giriş bildirgesinde davalının soğuk demirci olarak bildirilmiş olması ve Adli Tıp 2. Üst Kurulu’nun 20.01.2020 tarihli kararı gereğince davanın reddine karar verilmesinin isabetli olduğu, ancak Yargıtay 10. Hukuk Dairesi’nin emsal kararında da açıklandığı üzere davalının sürekli iş göremezlik derecesinin %44 olarak tespitine karar verilemeyeceği hususu gözetilmeksizin, infazda da tereddüt oluşturacak şekilde karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesi ile İlk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, belirtilen husus düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı … vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı vekili meslekte kazanma gücü kaybı oranı belirlenirken davacının mesleğinin demirci olarak kabul edilmesini ve meslek grup numarasının bu yönde tespiti nedeniyle sürekli iş göremezlik oranının fahiş olarak belirlendiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

2.Davalı … vekili, hem ATK 3.İhtisas Kurulu hem de ATK 2. Üst Kurulunun raporlarında davalının meslekte kazanma gücü kaybı oranının %44 olarak tespit edilmiş olması nedeniyle, bölge adliye mahkemesinin infazda tereddüt oluşturacağından bahisle kararı kaldırmasının hukuka aykırı olduğunu beyanla kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davalı …’ın Kurum tarafından %30.2 olarak belirlenen sürekli iş göremezlik oranına, davacı işverenin itirazı ile Kurum işleminin iptali ve sürekli iş göremezlik derecesinin yeniden belirlenmesi istemlerine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 5510 sayılı Kanun’un 95 inci maddesi

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili ile davalı … vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine ,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

20.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.