Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/1185 E. 2023/1768 K. 28.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/1185
KARAR NO : 2023/1768
KARAR TARİHİ : 28.02.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi
HÜKÜM/KARAR : Davanın kısmen kabulü
İLK DERECE MAHKEMESİ: … 20. İş Mahkemesi

Taraflar arasındaki ödeme emirlerinin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı Kurum vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulüne, kararın kaldırılmasına, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; … Eğitim İşletmeleri ve Pazarlama San. Tic. A.Ş’nin borcundan dolayı yapılan takipte, dava dışı şirkete 23.07.2016 tarihinde Kanun Hükmünde Kararname hükmü gereği el konulmuş olduğunu. Kurum alacaklarının zamanaşımına uğramış olduğunu, davacının dava dışı işyerinin Kuruma olan borçlarından dolayı sorumluluğunun bulunmadığını, belirterek icra takibinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıya tebliğ edilen ödeme emrinin usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulü ile, davacıya tebliğ edilen dava konusu 17.12.2019 tarihli ve 2016/36212 takip numaralı ödeme emrinin iptaline, ödeme emrine konu borçlardan davacının sorumlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı Kurum vekili istinaf dilekçesinde; davacının şirketin yönetim kurulu başkanı ve yönetim kurulu üyesi olduğunu, üst düzey yönetici olarak prim borçlarından sorumlu olduğunu, 2016/5 inci ay prim borçlarının 2016/6 içinde ödenebilmesi mümkün görülmesine rağmen ve davacının ödeme süresi içinde hala yetkisinini devam ettiğinin kabul edilmesine rağmen ödemenin son gününden önce kayyum atanmasını sorumluluk kurtaran bir sebep olarak kabul edilmesinin yerinde olmadığını, kayyum atanmasının yönetim kurulu üyesinin sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağını belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının 07.03.2011 tarihinde 3 yıllığına yönetim kurulu başkalığına seçildiğini, 23.03.2013 ve 18.01.2016 tarihli sayısında yönetim kurulu başkanlığının devam ettiğini, şirkete 23.07.2016 tarihinden itibaren kayyum atandığını, davacının kayyum atanma tarihinden önceki 2016/6 ıncı ay prim borcundan sorumlu olduğunu, mahkemenin kararının bu sebeple düzeltilmesi gerektiğini belirterek davalı Kurumun istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulüne, 17.12.2019 tarihli ve 2016/36212 takip numaralı ödeme emrine ilişkin dosyada davacının 2016/6 ıncı ay borcundan sorumlu olduğundan bu ay yönünden ödeme emrinin iptali talebinin reddine, 2016/7-8 inci ay borçlarından sorumlu olmadığından bu dönemler yönünden ödeme emrinin iptaline, karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı Kurum vekili istinaf gerekçeleri ile kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacıya gönderilen ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 6183 sayılı Kanun’un 35 inci, mükerrer 35 inci, 5510 sayılı Kanun’un 88 inci, 102 inci maddesi hükümleridir.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı Kurum vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler, özellikle davacının yönetim kurulu üyesi ve başkanı olduğu şirkete 23.07.2016 tarihi itibariyle kayyum atanmasıyla, şirket borçlarından sorumluluğunun da bu tarih itibariyle sona ermesi karşısında, davaya konu ödeme emirlerinden, 2016/6 ncı ayına ait prim borçlarının, en geç yedinci ayın sonunda ödemesi gerekmekte olup, buna göre 2016/6 ncı ayın primlerinden sorumlu olmasına dair bölge adliye mahkemesi kararının yerinde olmasına göre, dosyada yer alan tüm bilgi ve belgelerin incelenmesinde kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
28.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.