YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/115
KARAR NO : 2023/332
KARAR TARİHİ : 16.01.2023
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1860 E., 2022/1895 K.
1-…
2- … vekili Avukat …
DAVALILAR :1-… 2-…
3-… 4- …
vekilleri Avukat …
FER’Î MÜDAHİL : … vekili Avukat …
DAVA TARİHİ : 30.06.2016
HÜKÜM/KARAR :Davanın kabulü
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/444 E., 2022/142 K.
Taraflar arasındaki hizmet tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulüyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar ve fer’i müdahil vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar murisi … vekili, müvekkilinin 01.06.2008 tarihinde … İlçesi,… Mahallesinde bulunan … Evlerinde çalışmaya başladığını, müvekkilinin çalışmış olduğu süre boyunca iş yerinde bahçıvanlık ve temizlik hizmetleri gibi birçok alanda çalıştığını, aldığı son ücretin 1.350 TL olduğunu, çalışmaya başladığı 01.06.2008 tarihinden işten ayrıldığı 31.03.2015 tarihine kadar geçen sürede çalışmalarının Kuruma bildirilmediğini, … 1.Asliye Hukuk (İş) Mahkemesinin 2015/663 E., sayılı dosyasında işçilik alacaklarının kendisine ödenmesi için dava açtığını, 01.06.2008 tarihinden iş akdinin sonlandığı 31.03.2015 tarihine kadar olan süreçte davalılara ait iş yerinde kesintisiz çalıştığının tespitini talep etmiştir.
Davacı vekili, 28.11.2017 tarihinde vefat eden murisin mirasçılarına ait vekaletname örneğini dosyaya sunmuştur.
II. CEVAP
Davalılar vekili, öncelikle husumet itirazı ile hak düşürücü süre, görev ve yetki itirazında bulunduklarını, davacının müvekkillerine karşı aktif dava ehliyetinin bulunmadığını, iddialarının soyut ve gerçek dışı olduğunu, belirttiği tarihlerde herhangi bir çalışmasının olmadığını beyanla, davanın reddini savunmuştur.
Fer’i müdahil Kurum vekili, davacının 01.02.1993 tarihinden itibaren itibaren 4/c emekli aylığı aldığını, Kurum kayıtlarından davacının iddia ettiği çalışmalara rastlanmadığını, Kurum kayıtlarının aksi sabit oluncaya geçerli olduğunu beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince; davacının davalıların oturmuş olduğu site bünyesinde 01.06.2008 tarihinden 31.03.2015 tarihine kadar kesintisiz çalıştığına dair herhangi bir somut belge olmaması, gerek mahkememiz tarafından dinlenen bordro, komşu iş yeri ve taraf tanıkları, gerekse davacının işçi alacaklarına yönelik açmış olduğu mahkememizin 2015/663 E., sayılı dosyasında dinlenen tanık beyanlarına göre davacının davalılara yönelik sitede bekçilik ve çevre temizliği mi yaptığı yoksa davacının maddi durumu ve yaşı sebebiyle kendisine maddi ve manevi yardım maksadıyla mı eşiyle orada ikamet etmesine izin verildiğinin net olmaması, davacının eşinin de aynı sebep ve konuya ilişkin açtığı hizmet tespit davasının mahkememizin 2016/257 E., 2017/378 K., numaralı dosyasında görülüp davanın reddine karar verildiği, istinaf incelemesinde de geçerek kesinleştiği, bu durumda aynı sebep ve konu bakımından kesin delil niteliği de teşkil ettiği, davacının hangi davalıdan nasıl talimat aldığı veya bağımlı olduğu hususunun da belirlenebilir nitelikte olmadığı hususu birlikte değerlendirildiğinde Yargıtay’ın yerleşik içtihatları doğrultusunda salt tanık anlatımları ile davacının iddia ettiği dönemde çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak şekilde belirlenemediği gerekçeleriyle; “Davanın reddine” karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili, tanık beyanlarının müvekkilleri murisin, davalıların iş yerinde çalışmış olduğunun delili olduğunu, ibraname başlıklı belge ve bu belgenin düzenleme tarihi olan 23.03.2015 tarihinde davalılardan… tarafından “ibraname karşılığı” notu ile merhum …’a ödeme gönderilmesi, diğer yandan sundukları banka kayıtlarındaki davalılar tarafından müvekkiline gönderilen havale bilgilerinin davalarında haklılıklarını şüpheye yer bırakmayacak şekilde ispatladığını, yargılama sırasında dinlenen tanık beyanlarının aleyhe olan kısımlarını kabul etmemekle birlikte genel olarak tüm tanıkların müvekkillerinin murisi olan …’ın davalılara ait iş yerinde çalıştığını beyan ettiklerini, tanıkların ne kadar maaş aldığı hususunu net olarak ifade etmelerinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, Yerel mahkemenin “davacının eşinin de aynı sebep ve konuya ilişkin açtığı hizmet tespit davasının mahkememizin 2016/257 Esas, 2017/378 Karar numaralı dosyasında görülüp davanın reddine karar verildiği, istinaf incelemesinde de geçerek kesinleştiği, bu durumda aynı sebep ve konu bakımından kesin delil niteliği de teşkil ettiği” gerekçesinin hukuken kabul edilemeyeceğini, HMK 303 gereği” Bir davaya ait şekli anlamda kesinleşmiş olan hükmün diğer bir dava da maddi anlamda kesin hüküm oluşturabilmesi için her iki davanın taraflarının aynı olması gerektiğini beyanla, ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasına ve talepleri gibi karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalılara ait … Evlerinin aynı aileye mensup kişilerin ikamet ettiği bir yer olup, site yönetiminin olmadığı, davacıya kalması için küçük bir ev tahsis edildiği, karşılığında kira bedeli alınmadığı, emekli polis olan müteveffanın bekçilik, temizlik ve bakım işlerinde çalıştığı, kolluk tarafından tespit edilen tanıklar …, …, … ve davalı … işyerine ait bordro tanığı … beyanlarıyla anlaşıldığı, davacılar murisine ait Garanti Bankası hesabına davalılar …, … tarafından düzenli olarak para transferi, tamir ücreti gibi çeşitli açıklamalar içeren ya da hiç açıklama içermeyen havaleler gönderildiği, özellikle 23.03.2015 tarihli ibraname hakları açıklaması ile 13.522,95 TL tutarında yapılan havale tutarının bulunduğu, bu durumda davacılar murisinin davalılar yanında hizmet akdine dayalı olarak çalıştığının kanıtlandığı anlaşılmakla, dosya kapsamındaki deliller değerlendirilmeden soyut gerekçelerle davayı reddeden ilk derece mahkemesi kararının hatalı olduğu, diğer taraftan, sigortalılığın niteliği konusunda beyanda bulunma yetkisi bulunan davacı tarafından, sigortalılık süresinin sosyal güvenlik destek pirimine tabi olduğu yönünde herhangi bir beyanda bulunulmadığı dikkate alındığında, çalışmaların tüm sigorta kollarına tabi konumda geçtiği iddiasının kabulü gerektiği gerekçeleriyle;
“Davacı … mirasçıları vekilinin istinaf talebinin kabulü ile; … 1.Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi’nin, 01.03.2022 tarihli, 2020/444 E., 2022/142 K., sayılı kararının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi nin 2 numaralı alt bendi gereğince maddesi uyarınca kaldırılmasına,
2- Davanın kabulü ile,
Davacılar murisi…’ın davalılara ait tescilsiz … Evleri unvanlı işyerinde 01.06.2008 – 31.03.2015 tarihleri arasında hizmet sözleşmesine dayalı olarak, çalışılan dönemde geçerli asgari ücret üzerinden 2460 çalıştığı ve bu çalışmalarının Sosyal Güvenlik Kurumu’na bildirilmediğinin tespitine” karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar ve fer’i müdahil SGK Bşk. vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalılar vekili temyiz dilekçesinde; ilk derece mahkemesince verilen önceki kararın bölge adliye mahkemesince eksik araştırma sebebiyle kaldırılmasına rağmen kendisinin ret kararı üzerine hiçbir araştırma yapmaksızın kabul kararı verdiği, davanın ispatına yönelik hiçbir gerekçe bulunmadığı, davacı tarafa 2 defa kesin süre verildiği, bu duruma itiraz edilip muvafakat verilmediği, esasen davacıların murisi ile davalılar arasında hiçbir zaman işçi-işveren ilişkisi kurulmadığı, emir, talimat verilmediği, ücret ödenmediği, hizmet akdinin unsurlarının oluşmadığı, davalıların zaten yılda 2-3 hafta buraya geldikleri, davacıların murisinin de burada müştemilatta hatıra binaen oturduğu, işçilik alacakları davası ve bu davada belediye başkanı dahil dinlenen tanıkların işçi-işveren ilişkisinn olmadığını beyan ettikleri, eşinin dava dava açıp davanın reddedildiği, davacı tarafın iyiniyetlerini suistimal ettiği,
Fer’i müdahil SGK Bşk. vekili temyiz dilekçesinde; mevzuat ve yüksek yargı kararları ışığında eksik araştırma ve incelemeyle karar verildiği gerekçeleriyle kararın bozulmasını istemişlerdir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacıların murisi … ‘ın davalılar yanında geçen ve kuruma bildirilmeyen hizmetlerine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 86/9 uncu maddesi hükümleridir.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalılar ve fer’i müdahil Kurum vekilleri tarafından temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz harcının ilgililerden alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
16.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
…