Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/1056 E. 2023/3806 K. 06.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/1056
KARAR NO : 2023/3806
KARAR TARİHİ : 06.04.2023

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
KARAR : Karar verilmesine yer olmadığına

Taraflar arasındaki aidiyet ve Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalı kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının ürün alıcısı … ve … tarafından düzenlenip kuruma verilen 30.06.1996 tarihli çiftçi primleri tevkifat bildirimi belgelerinde … adına yapılan kesintinin,… ve… oğlu 01.07.1938 tarih, Konaklı doğumlu davacı …’a ait olduğunun tespiti ile davacının 01.07.1996 tarihinden itibaren tarım bağkur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının 12.01.2011 tarihli dilekçesiyle tevkifata istinaden geriye dönük hizmet talebinde bulunduğunu, davacının kuruma ibraz ettiği dilekçe ve ekinde yer alan belgelere istinaden yapılan araştırma sonucunda tevkifat sorumlusu … ve … tarafından İl Müdürlüğüne gönderilen 1996/6 dönemine ait tevkifat/kesinti listelerinde … adına bir şahıstan tevkifat yapıldığı, fakat tebliğ gereği tevkifat sorumlusu tarafından düzenlemek zorunda oldukları kesinti listesinde belirtilmesi zorunlu olan baba adı, doğum tarihi, doğum yeri, adresi, bağkur numarasının belirtilmediği için Alanya İlçe Nüfus müdürlüğüyle yazışma yapıldığını, gelen cevabi yazıda … isminde 3 kişinin bulunduğunun bildirildiğini, bunun üzerine 15.01.2013 tarihinde komisyon kararı ile denetmenler servisine gönderildiğini, denetmen servisi tarafından hazırlanan 15.01.2013 tarihli raporda tevkifat listelerindeki …’ın kuruma başvuruda bulunan kişi olduğunun tespit edildiğini, ayrıca devam eden herhangi bir oda kaydı bulunmaması sebebiyle Alanya Tapu Sicil Müdürlüğüyle yazışma yapıldığını, gelen cevabi yazıda kişinin 1972 tarihinden beri kaydının bulunduğunun bildirildiğini, davacının sigortalılık süreleri belirtilmemiş olup, 01.07.1996 tarihinde başlayan sigortalılığının halen devam ettiğini, davanın konusuz kaldığını, kurumun dava açılmasına sebebiyet vermediğini ileri sürerek; davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı vekili 30.10.2014 tarihli dilekçesi ve son duruşmadaki beyanında, taleplerinin kurumca dava açıldıktan sonra kabul edildiğini, dava açılmasına sebebiyet vermediklerini beyan etmiş, davacıya ait SGK Sicil dosyası içerisinde bulunan 18.04.2013 tarihli Araştırma ve İnceleme Raporuna göre, komisyoncular … ve … tarafından kuruma bildirilen tevkifat kesinti listesindeki …’ın … T.C. Kimlik numaralı … olduğu tespit edilmiş, ilgili raporun 15.05.2013 tarihinde sigorta tescil ve hizmet servisine havalesinin yapıldığı, dosya içerisinde bulunan hesap ekstresi kayıtlarının incelenmesinde, hizmetin 11.06.2014 tarihinde işleme alındığı, kurumca işlemin dava açıldıktan sonra yapıldığı, davanın konusuz kaldığı, davalı kurumun dava açılmasına sebebiyet verdiği gerekçesiyle davanın konusu kalmadığından esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

IV.TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı kurum vekili, kurum denetmen raporu ile aidiyetin tespit edildiğini, karşı vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, aidiyet ve Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370, 371 inci ve 331 inci maddesinin 1 inci fıkrası.

3. Değerlendirme
1.İlk Derece mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, dosyada yer alan tüm bilgi ve belgelerin incelenmesinde verilen hükmün yerinde olduğu anlaşılmakla davalı kurum vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 06.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.