Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2022/9871 E. 2022/14802 K. 23.11.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/9871
KARAR NO : 2022/14802
KARAR TARİHİ : 23.11.2022

Mahkemesi :İş Mahkemesi
No :

Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde ilamında belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı kurum ve davalı … vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Önceki bozma ilamı ile “… Eldeki davada; dava konusu dönemde davacı ve davalıdan, davacıdan başka kimlerin gececi veya gündüzcü olarak ticari takside şoför olarak çalıştığının sorularak tespit edilmesi ve tanık olarak dinlenilmeli, tespit edilecek bu kişi adına ve ticari taksi plakasına dava konusu dönemde kesilen trafik para cezalarının ilgili emniyet müdürlüğü ve vergi dairesinden istenmeli davacının çalıştığı süre tereddütsüz olarak ortaya konulmalı ve sonuca göre karar verilmelidir.” şeklinde detaylı ve yol gösterici açıklama yapılarak karar bozulmuş olup, bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de bozma gereklerinin tam olarak yerine getirilmediği anlaşılmaktadır.
Hizmet tespitine ilişkin talebin yasal dayanağı 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun geçiş hükümlerini içeren Geçici 7. maddesi gereğince 506 sayılı Kanunun 79/10. ve 5510 sayılı Kanunun 86/9. maddeleri olup Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip gerek görüldüğünde kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği açıktır.

Bu yasal düzenleme ve açıklamalar ışığı altında inceleme konusu dava değerlendirildiğinde, davacının celbedilen trafik ceza tutanaklarının 2010 yılı sonrasına ait olduğu, bir kısım trafik cezalarının da farklı plakaya (…) ait olduğu, davacının çalıştığını iddia ettiği … plakalı ticari taksiyle ilgili 2010 yılı öncesi dönemde davacı adına hiç trafik cezası bulunmadığı anlaşılmakla bu veriler doğrultusunda beyanı alınmayan ve durakta çalışan bordro tanıklarından davacının çalışma dönemi, şekli sorulmak suretiyle tespit edilmeli, daha önce beyanları alınan tanıkların da gelen belgeler kapsamında yeniden dinlenilmesi ile çelişkilerin giderilmesi, davalıya ait kaç araç bulunduğu, bunların kimler tarafından kullanıldığı da açıklanıp davacının bildirdiği araç dışında davalıya ait diğer araçlarda da çalışıp çalışmadığı hususu değerlendirildikten sonra sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 23.11.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.