YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/8054
KARAR NO : 2022/11901
KARAR TARİHİ : 06.10.2022
Bölge Adliye
Mahkemesi : … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
No :
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı ve feri müdahil Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
… Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı, davalı işyerinde 2005 mayıs ayından itibaren 21.01.2017 tarihine kadar kesintisiz çalıştığını, kuruma bildirilmeyen hizmetlerinin tespitini talep etmiştir.
II-CEVAP
Davalı ve feri müdahil Kurum davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Davanın kabulüne karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI:
Davalı ve feri müdahil kurum vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı vekili, kararın bozulmasını talep etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Davanın yasal dayanağı, 506 sayılı Kanun’un 79/10. ve 5510 sayılı Kanun’un 86/9. maddesidir. Anılan Kanunun 6. maddesinde ifade edildiği üzere, “sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve vazgeçilemez.” Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkin olduğundan, özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde re’sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
Davacının, 2005 mayıs ayından 21.01.2017 tarihine kadar davalı işveren nezdinde çalıştığını ve bildirilmeyen sürelerin tespitini istediği eldeki davada, Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme, hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir. Bu halde, çalışmanın geçtiği davalıya ait taşınmazda 2005 yılında … fidanlarının ekimine başlandığı, … dikimi ve sonrasındaki bakım işleri için nasıl ve ne kadar süre emek sarf edilmesi gerektiği, ne zaman ürün vereceği, ürün verilmeye başlanılmasından sonra … bakımının fark edip etmeyeceği, … niteliği ve kapasitesi de gözetilerek konusunda uzman bilirkişiden rapor alınmak suretiyle araştırılmalı, …, … toplama gibi işler için köyden yevmiyeli işçilerinde çalıştırıldığına yönelik beyanlarda değerlendirilerek, davacının emek ve mesaisinin tamamını davalıya ait zeytinliğe hasredip hasretmediği, davacının kendi adına taşınmazı olup, olmadığı, kendi adına tarım işi ile uğraşıp uğraşmadığı, başka işte çalışıp çalışmadığı araştırılmalı, bu hususlarda bilgi ve görgüsü bulunan tanıklar tespit edilip dinlenmeli ve çalışmanın kapsamı belirlenerek, uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip, deliller hep birlikte değerlendirilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilerek, … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak, İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ilgiliye iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, Üye …’ın muhalefetine karşı; Başkan … ile Üyeler …, … ve …’ün oyları ve oyçokluğuyla 06.10.2022 gününde karar verildi.
(M)
KARŞI OY GEREKÇESİ
I. UYUŞMAZLIK:
1. Çoğunluk ile aradaki temel uyuşmazlık davalı tarafından …… … … bulunan taşınmazın satın alındığı tarihten itibaren aralıksız çalıştığını iddia eden ve davalı tarafından da 03.08.2013 tarihinden 21.01.2017 tarihine kadar çalışması kuruma tam çalışma olarak bildirilen davacının hizmet bildirilmeyen 03.08.2013 öncesi kuruma bildirilmeyen hizmetlerinin kısmi süreli olup olmadığı, emeğinin tam olarak buraya verip vermediği, bu yönde araştırma yapılıp yapılmayacağı noktasında toplanmaktadır.
2. İlk derece mahkemesince iki davacı, üç davalı ve beş kamu tanığı dinlendikten sonra davacının hizmeti bildirilen çalışmasından önce de 16.05.2005 tarihinden itibaren “davacının davalı ait taşınmazda … ağaçlarının dikilmesi, bakımı, ilaçlaması, zeytinlerin toplanması, ağaçların budanması işlerinde çalıştığı, … toplama ve budama sırasında çalışan yevmiyeli işçilerin başında bulunduğu, arazi sulama sitemi kurulama kadar arazinin sulama işlerini gerçekleştirdiği, sulama sistemi kurulduktan sonra da sistemin işleyişine yardımcı olduğu, arazideki hayvanların bakımını üstelendiği, davacının tüm bu işleri işverenin talimatı ile gerçekleştirdiği, böylelikle davacı ile davalı arasında hizmet ilişkisinin kurulduğu, nitekim davacının 05/08/2013 tarihinden itibaren davalı işyerinde sigortalı çalışan olarak gösterildiği, davacının çalışma süresi değerlendiridiğinde; işçi ay içinde kaç gün veya saat çalışmış olursa olsun tüm emeğini ve vaktini işveren emrine verdiğinden başkaca herhangi bir yerde çalıma imkanı da kalmadığından işçinin o işveren emrinde tam ay çalıştığının kabul edilmesi gerektiği, ayrıntılı tanık beyanlarından anlaşıldığı üzere; davacının kesintisiz, düzenli ve sürekli olarak maaşlı olarak davalı yanında çalıştığını, dönemsel olarak çalışmadığı, tanık beyanları karşısında esasa etkili olmayacağı kanaatine varıldığından mahallinde keşif yapılmadığı, nitekim yapılan … işinin mahiyeti gereği tam süreli çalışma gerektirmese dahi somut olayda davacının salt … bakım ve toplanması işini üstlenmediği, davalı işverene bağlı olarak aylık ücret karşılığı yaz -kış tam süreli çalıştığı, herhangi bir puantaj ve bordro kaydı sunulmadığından davacının davalı işyerinde ayda 30, yılda 360 gün tam süreli ve kesintisiz olarak asgari ücreti ile çalıştığı” gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
3. Kararın istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince “davalı tarafından 2005 yılı Şubat ayında satın alınan tarla vasıflı araziye ait işyeri tescil kaydı 05/08/2013 tarihinde yapılmış ise de, dinlenen tank beyanlarına göre; davacının … ağaçlarının dikilmesi, bakımı, ilaçlaması, zeytinlerin toplanması, ağaçların budanması işlerinde çalıştığı, … toplama ve budama sırasında çalışan yevmiyeli işçilerin başında bulunduğu, arazi sulama sistemi kurulana kadar arazinin sulama işlerini gerçekleştirdiği, sulama sistemi kurulduktan sonra da sistemin işleyişine yardımcı olduğu, arazideki hayvanların bakımını üstlendiği, davacının tüm bu işleri işverenin talimatı ile gerçekleştirdiği, böylelikle davacı ile davalı arasında hizmet ilişkisinin kurulduğu ve çalışmasının kesintisiz ve sürekli olduğu, nitekim davacının 05/08/2013 tarihinden itibaren davalıya ait işyerinde sigortalı çalışan olarak gösterildiği, aleyhe işyeri kayıtları sunulmadığı gözetildiğinde; delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, toplanan deliler kapsamında yeterince aydınlanan dava yönünden keşif yapılması talebi yerinde görülmeyerek davayı kabul eden mahkeme kararının yerinde olduğu” gerekçesi ile istinaf istemlerinin esastan reddine karar verilmiştir.
4. Kararın davalı ve feri müdahil tarafından temyizi üzerine çoğunluk görüşü ile ilk “davacının emek ve mesaisinin tamamını davalıya ait zeytinliğe hasredip etmediği, kendi adına taşınmazı olup olmadığı, kendi adına tarım ile uğraşıp uğraşmadığı, başka işte çalışıp çalışmadığı araştırılmalı, bu hususlarda bilgi ve görgüsü bulunan tanıklar tespit edilip dinlenmeli ve çalışmanın kapsamı belirlenerek, çalışma olgusu böylece hiç bir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde saptanmalı” gerekçesi ile kararın bozulmasına karar verilmiştir.
II. KARŞI OY GEREKÇELERİ
5. Öncelikle iş hukukunda asıl olan belirsiz süreli ve devamlı çalışmadır. Aralıklı veya a tipik iş sözleşmesi ile çalışma olağan olmayan çalışma türüdür. Bu nedenle a tipik iş sözleşmelerinin yazılı yapılması gerekir. O halde ayın belirli bir süresinde çalışma yapılmaması olağan bir durum olmadığından ispat yükü işverene düşmektedir.
6. Davalı tarafından bildirim yapılan 03.08.2013 sonrası yaklaşık 4 yıl tam süreli çalışmanın kuruma bildirildiği, davacının öncesi ve sonrası çalışmasının aynı olduğu ve farklı çalışma koşullarının olmadığı, bu yönde bir savunma bulunmadığı anlaşıldığından, tam süreli bildirilen sonraki çalışmalar bildirilmeyen 16.05.2005-02.08.2013 süreleri içinde karinedir. Zira davacının çalışma koşulları değişmemiştir.
7. Toplanan delillerden ve özellikle araç kullanımına ilişkin yakıt giderlerini gösteren belgeler ile kamu tanıkları beyanlarından davacının 173 dönüm büyüklüğünde ve 6000 … … bulunan taşınmazda sürekli olarak … ağaçlarının dikilmesi, bakımı, ilaçlaması, zeytinlerin toplanması, ağaçların budanması işlerinde çalıştığı, … toplama ve budama sırasında çalışan yevmiyeli işçilerin başında bulunduğu, arazi sulama sitemi kurulama kadar arazinin sulama işlerini gerçekleştirdiği, sulama sistemi kurulduktan sonra da sistemin işleyişine yardımcı olduğu, arazideki hayvanların bakımını üstelendiği, davacının tüm bu işleri işverenin talimatı ile gerçekleştirdiği, bu çalışmasının süreklilik arzettiği, davacı çalışmasının tam süreli olduğu açıktır. Gerek ilk derece mahkemesi ve gerekse maddi vakıa denetimi yapan Bölge Adliye Mahkemesi bunu saptamıştır. Tam çalışmaya ilişkin deliler yeterlidir.
III. SONUÇ:
8. Sonuç olarak kararın onanması gerektiğini düşündüğümden çoğunluğun bozma gerekçesine katılınmamıştır.