Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2022/6825 E. 2023/2811 K. 21.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/6825
KARAR NO : 2023/2811
KARAR TARİHİ : 21.03.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1147 E., 2022/106 K.
DAVACILAR : 1-… 2-…
vekilleri Avukat …
DAVALILAR :1- … vekili Avukat …
2-… Tekstil Gıda Turizm San. Tic. Ltd. Şti.
vekili Avukat …
DAVA TARİHİ : 19.08.2015
HÜKÜM/KARAR : Kısmen kabul
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kırşehir 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
SAYISI : 2015/766 E., 2020/356 K.

Taraflar arasındaki iş kazasından sürekli iş göremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi, yakınının manevi tazminat istemi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacılar vekili tarafından temyiz edildiği; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesi ile; kazalı sigortalının 23.07.2015 günü meydana gelen iş kazasında sürekli iş göremezliğe uğradığını iddia ederek sigortalı için 10.000,00 TL maddi,100.000,00 TL manevi, sigortalının eşi için 80.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

Davacılar vekili yargılama sırasında 22.09.2020 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini davalı … yönünden toplam 221.877,40 TL’ ye çıkarmıştır.

II. CEVAP
1.Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının 2015 yılı Şubat ayında işe başladığına ilişkin açıklamalarının doğru olmadığını, davacının günlükçü olduğunu, taraflar arasında 4857 sayılı iş kanunu anlamında bir işçi işveren ilişkin mevcut olmadığını, davacı …’in paraya ihtiyacı olduğu beyanla davalıdan iş istediğini, davacının kaynak ve boya işlerinde yardımcı olabileceğini, bu nedenle diğer davalı iş yerine ait mandıraya giderek 3gün boya yaptıklarını, kaynak işi olduğunda 2.40 metrelik yerden düşerek 23.07.2015 tarihinde davacı kaza geçirdiğini, davacıyı hemen hastaneye götürdüklerini, iyi niyetli bir şekilde yardımcı olduğunu, müvekkilinin kaza sonrası sürekli davacının yanında bulunarak maddi manevi destek olduğunu, kazada davacının kusurlu olduğunu, müvekkilinin her türlü tedbirleri aldığını, davacı tarafın zenginleşme amacı güttüğünü, fahiş bir talebinin olduğunu beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı … Tekstil Gıda Turizm San. Tic. Limited Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; kendisini vekil ile temsil ettirmiş, davalı … Tekstil Gıda Turizm San. Tic. Limited Şirketi vekili mahkememize ibraz ettiği ve duruşmada tekrar ettiği cevap dilekçesinde özetle; kendi şirket sorumluluklarının olmadığını, şirketlerinin bir mandıra işinde boya ve kaynak işi olduğunu, bu iş için davalı …’la anlaştıklarını, işçilerin … tarafından belirleneceği ve getirileceğini, tüm sorumluluklarının …’ta olduğunu, buna dair sözleşme imzaladıklarını, kendi şirketlerinin işveren davalı …’la arasında işveren – taşeron veya asıl işveren – alt işveren ilişkinin bulunmadığını, bu nedenle kendilerine husumet yöneltilmesinin mümkün olamayacağını, müvekkil şirketleri ile diğer davalı … arasındaki ilişkinin iş sahibi – müteahhit ilişki olduğunu, bu sebeple müşterek ve müteselsil sorumluluk husumet yöneltilmesinin mümkün olmayacağını, tarafların kusur durumlarının belirlenmesinin gerektiğini, davacıların manevi tazminat talebinin zenginleşme aracı olarak gördüklerini, maddi tazminat talebinin çoğunun SGK tarafından giderilmiş olduğunu, iş bu sebeple davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
Davanın kısmen kabul – kısmen reddine;
1.-221.877,40.-TL Maddi tazminat alacağının kaza tarihi olan 23.07.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’tan alınarak davacı …’e verilmesine,

2.-a)100.000,00.-TL Manevi tazminat alacağının kaza tarihi olan 23.07.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’tan alınarak davacı …’e verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
a)40.000,00.-TL Manevi tazminat alacağının kaza tarihi olan 23.07.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’tan alınarak davacı …’e verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,

3.-Davanın davalı … Tekstil Gıda Turizm San. Tic. Ltd. Şti. yönünden reddine, karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili … 23.07.2015 tarihinde …’a ait iş yerinde çalışırken diğer davalı … Tekstil Gıda Ltd. Şti.’ye ait mandıraya hayvan barınağı çatı sistemi kurmak için gilmiş ve sonrasında davalı taraflarca iş güvenliği önlemleri alınmaması sebebiyle meydana gelen iş kazasından dolayı felç olup yatalak hale geldiğini, dava konusu iş kazasının meydana gelmesinde davalı şirket ve işveren taraf %100 kusurlu olup yerine getirilen işin niteliği ağır ve tehlikeli iş olmasına rağmen gerekli iş sağlığı ve güvenliği önlemleri alınmadığını, diğer davacı müvekkili …’in ise …’in eşi olup meydana gelen iş kazası nedeniyle manevi anlamda zedelenmiş olup eşinin tüm ihtiyaçlarını kendisi karşılandığını, bunun yanında davacıların müşterek 4 çocukları olup onlarında bakım ve gözetimi mevcut durum sebebiyle karşılanamadığını, davacı …’ün eşinin tüm ihtiyaçlarıyla kendisi ilgilendiği için çalışamadığını, tüm ailenin bu sebepten mağdur olduklarını, ayrıca bir gelirleri olmadığını, …’in ise geçirdiği iş kazası dolayısıyla sürekli iş göremezlik durumunda olduğunu, ömür boyu bu elem kazanın maddi ve manevi zararı devam edeceğini 22.09.2017 tarihli Adli Tıp Kurulu raporunda belirtildiği üzere omurilik hasarına bağlı olarak bedensel işlevlerinin yitirilmesi niteliğinde olduğunu, 11.12.2017 tarihli Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu raporunda davacı … için %73 (yetmişüç) sürekli iş göremezlik oranı tespit edildiğini, 14.11.2019 tarihli Adli Tıp Kurulu Başkanlığı’nın raporunda müvekkili …’in yaşına göre “100 oranında meslekte kazanma gücünü kaybetmiş sayılacağı ve başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olduğu belirlendiğini, yerel mahkemenin vermiş olduğu kararda tazminat miktarları somut olay bakımından değerlendirilecek olursa müvekkilleri açısından ömür boyu geliri olmayacak bir aile için oldukça yetersiz olduğunu, davalı, … Tekstil Gıda Türizm San. Tic. Ltd. Şti.’nin sorumluluğunu ortadan kaldırmak için davalı işveren … ile aralarında alt-asıl işverenlik ilişkisi bulunmadığı ve bilirkişi raporlarında davalı şirket bakımından kusur olmadığına karar verilmiş olsa da, davalı taraflar bu hususta … Tekstil Gıda Turizm San. Tic. Ltd. Şti.’nin kusurunu ortadan kaldırmak için muvazaalı bir anahtar teslim sözleşmesi sunmuş olup bu sözleşmenin işin başından itibaren yapıldığına dair herhangi bir delil sunamadığını, tarafların bu hususta mahkemeyi yanıltıcı nitelikte beyanlar ileri sürmelerinin suç olduğunu, … Tekstil Gıda Turizm San.Tic. Ltd. Şti., asıl işveren konumunda olup alt işveren … ile iş Kanunu gereğince müteselsilen sorumlu tutulması gerektiğini, Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin bu husustaki 2018/404 E, 2018/1141 K sayılı kararında “.4857 sayılı Kanun’dan kaynaklanan yükümlülüklerinden kurtulmak isteyen işverenlerin işin bölüm veya eklentilerini muvazaalı bir biçimde başka kişilere vermek suretiyle yükümlülüklerinden kaçması mümkün olurdu.” şeklindeki beyanı bu hususu destekleyici niteliktedir. Zira, … ile … Tekstil Gıda Turizm San. Tic. Ltd. Şti. arasında 23.07.2015 tarihinde olay yeri inceleme raporunda belirtildiği üzere olay yerinde bulunan …; “amcasının oğlu ve aynı zamanda söz konusu şirketin yetkili kişisi … arasında yazılı bir sözleşme olmadığı, sözlü bir şekilde anlaştıkları..” şeklinde beyanda bulunduğunu, bu çerçevede; … Tekstil Gıda Turizm San. Tic. Ltd. Şti.’ne yerel mahkemece herhangi bir kusur atfedilmemesinin yersiz olduğunu söz konusu şirketin, işveren … ile birlikte müteselsilen işin görüldüğü esnada gerekli önlemleri almakla yükümlü olduğunu, bu yükümlülüğe aykırı davrandığından söz konusu şirket adına da kusur atfedilmesi gerektiğini, söz konusu şirketin sorumluluğunun yeniden değerlendirilerek davalı … ile müteselsilen sorumlu tutulması gerektiğini beyan ederek mahkemenin kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; taraflar arasındaki uyuşmazlığın, manevi tazminatların tutarları, davalı şirketin alacaklardan sorumlu olup olmadığı konularında olduğu, mahkemece, davalıların arasında anahtar teslimi iş sözleşmesi bulunduğu gerekçesiyle davalı şirket hakkındaki dava reddedilmesinin yerleşik içtihatlara uygun olduğu, davacının 23.07.2015 tarihinde maruz kaldığı kaza sebebiyle %25 kusurlu bulunduğu, davacı işçi lehine 100.000,00 TL, davacı eş lehine 40.000,00 TL manevi tazminata hükmedildiği, somut olayda, tarafların sosyal ekonomik halleri, iş kazasının meydana geldiği tarih, tarafların kusur durumları gözetildiğinde, yerel mahkemece davacı işçi lehine takdir edilen manevi tazminat miktarın az olduğu, davacı işçi için 120.000,00 TL olarak belirlenmesi gerektiğinin anlaşıldığı gerekçesiyle;

1- Davacının istinaf başvurusunun davacı işçi lehine hükmedilen manevi tazminat tutarı yönünden kabulüyle, ilk derece mahkemesi kararının HMK 353/1-b 2 maddesi gereğince kaldırılmasına,

2- Davanın kısmen kabulü ile,
A-Davanın davalı … Tekstil Gıda Turizm San. Tic. Ltd. Şti. yönünden reddine,

B- 221.877,40 TL maddi tazminat alacağının kaza tarihi olan 23.07.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’tan alınarak davacı …’e verilmesine, 120.000,00 TL manevi tazminat alacağının kaza tarihi olan 23.07.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’tan alınarak davacı …’e verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,

40.000,00 TL manevi tazminat alacağının kaza tarihi olan 23.07.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’tan alınarak davacı …’e verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki sebeplerle aynı doğrultuda kararının bozulması gerektiğini belirtmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, sürekli iş göremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi, yakınının ise manevi tazminat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 417 inci maddesi, 5510 sayılı Kanun’un 13, 16, 20 ve 21 inci maddeleri ile 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunun 4 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz kapsam ve nedenlerine göre, davacılar vekilince temyiz sebebi olarak ileri sürülen sebeplerin aynı zamanda istinaf sebebi olarak daha evvelce ileri sürüldüğü ve Bölge Adliye Mahkemesi gerekçesinde açıklandığı şekilde incelenerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği bu yönle Bölge Adliye Mahkemesince oluşturulan gerekçenin de yerinde olduğu dikkate alındığında kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davacılar vekilinin emyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.