Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2022/5968 E. 2022/9467 K. 21.06.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/5968
KARAR NO : 2022/9467
KARAR TARİHİ : 21.06.2022

Mahkemesi : … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
İlk Derece Mahkemesi :… 1. İş Mahkemesi

Dava, maluliyet oranının tespiti ile maluliyet aylığı bağlanması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
… Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I- İSTEM:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacıda hiperkolesterolemi, hipotirodizm, paranoid psikoz sanrısal, retropatellar artoz, omuz sıkışma sendromu, artık şizofreni, somatoform ağrı bozukluğu, arteryel hipertansiyon, gonarthrose, miyokardiyal enfarktüs, koroner 3 damar hastalığı, mitral yetersizliği, priapizm, lomber ve sakral omurga osteochondrosis, hiperaktif mesane, perikard, obezite hastalıklar ile başka birtakım hastalıklarda bulunduğunu, ayrıca müvekkil davacı %80 oranında yürüme güçlüğü çektiğini, davacının uzun süre Almanya’da yaşadığını ve orada da birçok tedavi gördüğünü, davacıya Almanya’da yetkili kurumlar tarafından davacının %100 oranında sakat olduğuna ilişkin raporlar verildiğini, ayrıca yine davacıya … Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi tarafından da müvekkil davacının %81 oranında malul olduğuna ilişkin rapor verildiğini, davacının çalışma gücünün %60 ‘dan fazlasını kaybettiği sabit olduğunu, bunun üzerine müvekkil davacı maluliyet aylığı bağlanması talebi ile davalı kuruma başvuru yaptığını, SGKB Kocaeli Sosyal Güvenlik İl Müdüriüğü’nce davacının çalışma gücünün en az %60 ını kaybetmediğinin hukuki dayanaktan yoksun ve fiili durumla çelişkili olarak karar verilerek müvekkil davacı hakkında maluliyet sigortası gereğince yapılamayacağını, SGKB Kocaeli Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğümün kararına davacının itiraz etmesi üzerine davacının dosyası Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kuruluna gönderildiğini, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu nun 08.01.2018 tarih 02/409 sayılı karan ile hukuki ve fiili duruma aykırı olarak davacının çalışma gücünün en az %60 ını kaybetmemiş olduğu gerekçesiyle davacının malul sayılmayacağına hukuka aykırı olarak karar verildiğini, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulucun 02/409 sayılı kararına itirazları doğrultusunda davacının çalışma gücünün en az %60 oranında kaybetmesi nedeniyle davacının malul sayılmasına ve maluliyet aylığı bağlanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
II- CEVAP:
Davalı Kurum vekili, davacının daha önce de müvekkil kuruma malulen emeklilik için müracaatta bulunduğunu, bunun üzerine Kocaeli Bölge Sağlık Kurulu’na sevk edilmiş ve 07.03.2017 tarih ve 20178100116 sayılı kurul kararı ile çalışma gücünün % 60’ını kaybetmediğine karar verildiğini, daha sonra davacı … Üniversitesi Sağlık uygulama ve Araştırma Merkezinden 11.10.2017 tarih ve 29021/1138-1862 rapor numarası ile hastalığının ilerlediğine dair belge ile yeniden başvuru yaptığını, bunun üzerine davacı yeniden Kocaeli Bölge Sağlık Kurulu’na sevk edilmiş ve 14.11.2017 tarih ve 20178100512 sayılı kurul kararı ile tekrardan kurul karar sayılı alışma gücünün % 60’ını kaybetmediğine karar verildiğini ve kararın davacıya tebliğ edildiğini, davacının 04.12.2017 tarih 14680641 sayılı dilekçesi ile kararlara itiraz ettiğini ve dosyanın incelenmek üzere … Yüksek Sağlık Kurulu’na gönderildiğini, Yüksek Sağlık Kurulu’nun incelemesi sonucunda 08.01.2018 tarih ve 02/409 sayılı karar ile davacının çalışma gücünün % 60’ını kaybetmediğine ve malul sayılamayacağına karar verildiğini, tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde davacının malul sayılması ve kendisinin malullük aylığına hak kazanmasının mümkün olmadığını, davacının yasanın aradığı şartları taşımadığını, davacının çalışma gücünü % 60’ını kaybetmediğine ve malul sayılamayacağına dair raporlar tüzük ve yönetmeliklere uygun olarak hazırlanmış olduğunu, yapılan kurum işlemlerinde herhangi bir hata bulunmadığından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III- MAHKEME KARARI:
A- İLK DERECE MAHKEME KARARI
İlk Derece Mahkemesince, “SGKB Kocaeli Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü’nün 14.11.2017 karar tarih ve 20178100512 karar sayılı raporunda: Adı geçenin çalışma gücünün en az %60’ını kaybetmediğine karar verildiği görülmüştür.
Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu’nun 08.01.2018 karar tarih ve 02/409 karar sayılı raporunda: Dosyanın incelendiği, sigortalının mevcut hastalık ve arızalarına göre maluliyet tespiti işlemleri yönetmeliği çerçevesinde çalışma gücünün en az %60’ını kaybetmemiş olduğundan malul sayılamayacağına karar verildiği görülmüştür.
3. Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun 17/07/2019 tarih ve 12293 sayılı kararı ile Mustafa oğlu 04.04.1960 doğumlu …’un mevcut hastalık ve arızaları nedeniyle 03.08.2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında çalışma gücünün en az %60 (yüzdealtmış)’ını kaybetmemiş olduğu, malul sayılamayacağı dair görüş bildirdiği görülmüştür.
Davacı hakkında gerçekleştirilen kurum işlemleri ve kurum işlemi ile aynı doğrultuda ve çelişki bulunmayacak şekilde alınan Adli Tıp Raporu bir arada değerlendirildiğinde davacının maluliyetinin en az %60 (yüzdealtmış)’ını kaybetmemiş olduğu ve malülen emekli olmasının kanunen mümkün olmadığı anlaşılmakla davanın reddine” karar verilmiştir.
B- BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesince; davacının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine, karar verilmiştir.
IV- TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davacı, istinaf gerekçelerini tekrarla; dosya kapsamında alınan adli tıp kurumu raporunda da kabul edildiği gibi davacının psikoz hastalığı bulunduğunu; davacının daha önceden yaşadığı olaylar ve tedavi nedenleri incelendiğinde sanrılar ve halüsinasyonlar gördüğünün sabit olduğunu; bu durumun davacının çok daha önceden sosyal yaşamın gerçekliğinden uzaklaştığını ve davranış problemleri yaşadığını gösterdiğini; davacının bu hastalığının ve diğer çeşitli hastalıklarının göz önüne alındığında kendinden çalışmasının beklenemeyeceğini mevcut ruhsal ve fiziksel durumuyla çalışma ortamında bir başarı sağlayamayacağını, bu durumdaki bir kişinin çalışabilir raporuyla çalışma hayatına dönmesini zorlamanın hem kişinin kendisi hem de toplum açısından telafisi zor sonuçlara yol açacağını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Dosya kapsamından, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunun 08.01.2018 tarihli kararında, sigortalının mevcut hastalık ve arızalarına göre, Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği çerçevesinde çalışma gücünün en az %60’ını kaybetmemiş olduğundan malul sayılmayacağının belirtildiği, Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi’nin 17.07.2019 tarihli raporunda, davacının mevcut hastalık ve arızaları nedeniyle 03.08.2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında çalışma gücünün en az %60 (yüzdealtmış)’ını kaybetmemiş olduğu, malul sayılamayacağının bildirildiği anlaşılmaktadır.
Eldeki dosyada; gerek Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu ve gerekse de Adli Tıp Kurumu raporları nazarında yazılı şekilde karar verilmiş ise de, mahkeme kararı sonrası 28.09.2021 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanıp aynı tarihte yürürlüğe giren Maluliyet ve Çalışma Gücü Kaybı Tespiti İşlemleri Yönetmeliği ile 03.08.2013 tarihli ve 28727 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğinin yürürlükten kaldırıldığı anlaşılmıştır.
Yargılama safhasında yürürlüğe giren söz konusu mevzuat kapsamında da değerlendirme yapılması gerektiğinden, mahkemece 28.09.2021 tarihli Maluliyet ve Çalışma Gücü Kaybı Tespiti İşlemleri Yönetmeliği kapsamında, maluliyetin bulunup bulunmadığı konusunda, Adli Tıp 3.İhtisas Kurulundan ve raporlar arasında çelişki bulunması halinde, Adli Tıp Kurumu İkinci Üst Kurulu’ndan rapor alınıp (maluliyetin bulunduğuna karar verilmesi durumunda başlangıcının, yönetmeliğin yürürlük tarihi olduğu gözetilmek kaydıyla) sonucuna göre karar verilmelidir.
Bu maddi ve hukuki esaslar göz önünde tutulmaksızın, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucunda yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1. maddesi gereği kaldırılarak, temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ilgiliye iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 21.06.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.