Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2022/3481 E. 2023/1870 K. 01.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/3481
KARAR NO : 2023/1870
KARAR TARİHİ : 01.03.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/62 E., 2022/134 K.
vekili Avukat …
İHBAR OLUNAN : … Madencilik İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti.
DAVA TARİHİ : 13.12.2017
KARAR : Esastan red
İLK DERECE MAHKEMESİ : Gümüşhane Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
SAYISI : 2021/278 E., 2021/463 K.

Taraflar arasındaki rücuan tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Kararın davacı Kurum vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı SGK vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili, Kurum sigortalısı …’nın davalıya ait işyerinde 14.05.2016 tarihinde geçirmiş olduğu iş kazası sonucu yaralandığını, kaza nedeniyle meslekte kazanma gücü kaybına uğradığını, bu kaza nedeniyle sigortalıya kurum tarafından 410.727,67 TL peşin sermaye değerli gelir bağlandığını belirterek kurum zararının şimdilik 41.072,76 TL’sinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili, … Madencilik ile yüklenici … Madencilik İnşaat Limited Sanayi Şirketi arasında yapılan sözleşme ile maden sahasında üretim galeri ve baş yukarı açma patlatma tahkimat havalandırma gibi tüm yer altı çalışmalarının yüklenici firma tarafından yapıldığını, Gümüştaş Madencilik şirketine izafe edilecek her hangi bir kusur olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu Kurum alacağının 7256 sayılı Kanun kapsamında yapılandırıldığının anlaşıldığı, bu durumda yapılandırma taksitlerinin tamamının ödenmesinin beklenmesine gerek olmadığı belirtilerek dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı şirket vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı SGK vekili istinaf dilekçesinde, davalı şirket 7256 sayılı yapılandırma kanunu kapsamında yapılandırmaya başvurduğunu, bu kapsamında toplamda 334.159,82 TL (%80 kusur oranı üzerinden) ödemeyi taahhüt ettiğini kurum zararının ise 410.727,67 TL olduğunu, bu kapsamda davalı şirketin 28.12.2020 tarihinde kuruma verdiği dilekçesiyle, görülmekte olan davada mahkeme kararının kesinleşmesiyle Kurumun fark rücu alacağı oluşması halinde, bakiye tüm alacakları ve aleyhlerine hükmedilen yargılama gideri ve vekalet ücretini ödeyeceği taahhüdünde bulunduğunu, mahkemenin ise fark rücu alacaklarını tespit edemeden karar verilmesine yer olmadığı kararı verdiğini bunun da kanuna aykırı olduğunu belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı Kurum vekili temyiz dilekçesinde , istinaf dilekçesindeki sebeplerle kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, sigortalının geçirdiği iş kazası nedeni ile hak sahiplerine bağlanan peşin sermaye değerli gelirin 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ‘ nun 21 inci maddesi kapsamında rücuan tazmini istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile 5510 sayılı Kanun’ un 21 inci maddesi ile 7256 sayılı Kanun’un ilgili hükümleridir.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı SGK vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan nedenle,
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

01.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.