YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/3463
KARAR NO : 2022/15931
KARAR TARİHİ : 14.12.2022
Mahkemesi :İş Mahkemesi
No : …..
Dava, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
… 12. İş Mahkemesinin 2009/789 E-2015/1410 K. sayılı kararının Yargıtay 21. Hukuk Dairesi’nin 26/09/2017 tarih 2016/2601 E. 2017/6809 sayılı kararıyla bozulmasına karar verildiği, kararın gerekçesinde “…Yukarıda yapılan açıklamalara göre davacı tarafından ayrı ayrı açılan toplamda beş adet dava dosyasının dört farklı tarihte gerçekleştiği iddia olunan birbirinden farklı iş kazalarına ilişkin olması nedeniyle bunların birleştirilmesi suretiyle yargılamaya tek dosya üzerinden devam edilmesi usul ekonomisine uygun olmayıp tam aksine bu ilkeye aykırıdır.
Buna göre yapılacak iş, asıl ve birinci birleşen dava dosyasına temyiz incelemesine konu bu dosya üzerinden birlikte devam edip; ikinci, üçüncü ve dördüncü birleşen dava dosyalarının her birini ayrı ayrı bu dosyadan tefrik etmek, elde kalan asıl ve birinci birleşen dava dosyası açısından davaya konu 08/10/2001 tarihli kazanın iş kazası olduğunu, kurum tarafından bu kazaya ilişkin olarak davacının sürekli iş göremezlik oranının %0 olarak tespit edildiğini göz önüne alıp İş Kanunu’nun 77. maddesi ile İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Yönetmeliği hükümleri gereğince üç iş güvenliği uzmanından oluşan bilirkişi heyetinden bu 08/10/2001 tarihli olayla ilgili bilirkişi kusur raporu alarak çıkacak sonuca göre bir karar vermekten ibarettir.” hususlarına değinildiği, temyize konu işbu hükmün, Yargıtay ilamında belirtildiği şekilde tefrik edilen davaya ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMK’nun 373/4 maddesi; ”Yargıtay’ın bozma kararı üzerine ilk derece mahkemesince bozmaya uygun olarak karar verildiği takdirde, bu karara karşı temyiz yoluna başvurulabilir.” hükmünü,
Geçici 3/2 maddesi; “Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26.9.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ila 454 üncü madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunur. Bu kararlara ilişkin dosyalar Bölge Adliye Mahkemelerine gönderilemez.” hükmünü içermektedir.
Yukarda açıklanan yasa maddelerinin düzenleniş amacı, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlara karşı Yargıtay tarafından yapılmakta olan temyiz kanun yoluna başvurulmasını ve karar kesinleşinceye kadar iki dereceli kanun yolu denetiminin Yargıtay tarafından yapılmasını sağlamaktadır.
Diğer bir anlatımla, Yargıtay’ın verdiği bozma kararları üzerine verilen kararların tekrar Yargıtay denetiminden geçmesi, başka bir deyişle Yargıtay kararının istinaf yolu ile denetlenmesinin önüne geçilmesi amaçlanmıştır.
Somut uyuşmazlıkta, asıl ve birleşen davalar hakkında verilen hükmün bozulmasına ilişkin Yargıtay kararında, ikinci, üçüncü ve dördüncü birleşen dava dosyalarının tefrik edilmesi gerektiği belirtilmiş ve bu dosyalar yönünden işin esasına ilişkin herhangi bir değerlendirme yapılmamıştır. Eldeki dosyanın da ana dosyadan tefrik edilen 29.12.2003 tarihli kazaya ilişkin olduğu belirgin olduğundan, işbu dava dosyası yönünden Yargıtay’ın esas yönüyle herhangi bir denetimi söz konusu değildir.
Bu itibarla, 23.12.2021 tarihinde verilen ve daha önce Yargıtay denetiminden geçmeyen kararın kanun yolu denetimi ”İstinaf” olup, görevli merciinin … Bölge Adliye Mahkemesi olduğu anlaşıldığından, dosyanın … Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmek üzere ilk derece mahkemesine İADESİNE, 14.12.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.