Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2022/2693 E. 2022/6057 K. 20.04.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/2693
KARAR NO : 2022/6057
KARAR TARİHİ : 20.04.2022

Mahkemesi :Ilgın Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

Dava, hizmet tespiti ile prime esas kazancın tespiti istemlerine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı …Ş. vekili ile feri müdahil Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, … Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince istinaf başvurularının kabulü ile İlk derece mahkemesi kararı kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
… Bölge Adliye Mahkemesi 11.Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı …Ş. vekili ile feri müdahil Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi … tarafından dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM:
Davacı vekili, davacının davalı … AŞ bünyesinde 20/07/2007 – 15/12/2010 tarihleri arasında sürekli işçi olarak çalıştırılması gerekirken geçici işçi statüsünde çalıştırıldığını, Ilgın Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/523 Esas, 2013/579 Karar sayılı kararının Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 2014/9924 Esas, 2014/19579 Karar sayılı ilamı ile kesinleştiğini, davacının bu sürelerde çalışmış sayılmasının tespiti ve prime esas kazançların tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II-CEVAP:
Davalı …Ş. vekili, davacının kampanya dönemlerinde çalışarak kampanya dönemi sona erdiği halde sağlık sigortasından yararlanmak amacıyla kampanya döneminde kullanmadıkları dinlenme tatili izni talep ettiklerini, bu işçilere kampanya izin ücretlerinin ödenmesine karar verildiğini, 5510 sayılı Kanun’un 80. maddesi gereği 2004/2007 yılları arasında kullanmadıkları 5′ er günlük izin tutarlarının 2008 yılında kendilerine ödendiğini, SGK ya bildirildiğini, davacının 2006 yılında 176 gün çalıştığını ve kullanmadğı 5 günlük kampanya tatili ile birlikte 181 gün çalıştığı kanati ile sürekli işçi kadrosuna geçirilmesi için … 3. İdare Mahkemesine açılan davanın davacı lehine sonuçlandığını, mahkemece çalışmadıkları süreler için pirim ve gün sayısı için herhangi bir karar bulunmadığından Kuruma bildirim yapılmadığını beyan ederek açılan davanın reddini savunmuştur.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Mahkemece, “Davanın kabulü ile; davacının 20.07.2007 tarihi ile 14.12.2010 tarihleri arasında 660 gün eksik süre ile hizmet akdi ile çalışmış olduğunun ve bu tarihler arasında prime esas kazanç tutarların dönemsel olarak toplam 65.510,28 TL olduğunun tespitine,
-2007/07 dönem ve 521,31 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2007/08 dönem ve 1.537,15 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2007/09 dönem ve 468,48 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2007/10 dönem ve 22,14 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2007/11 dönem ve 12,60 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2007/12 dönem ve 856,83 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2008/01 dönem ve 3.510,27 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2008/02 dönem ve 1.731,24 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2008/03 dönem ve 1.845,88 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2008/04 dönem ve 1.196,67 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2008/05 dönem ve 3.186,11 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2008/06 dönem ve 1.788,56 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2008/07 dönem ve 1.642,30 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2008/08 dönem ve 1.706,27 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2008/10 dönem ve 19,97 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2008/11 dönem ve 487,71 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2008/12 dönem ve 2.115,20 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2009/01 dönem ve 2.453,10 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2009/02 dönem ve 2.115,89 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2009/03 dönem ve 2.023,61TL eksik bildirim brüt tutar,
-2009/04 dönem ve 2.328,44 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2009/05 dönem ve 2.148,29 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2009/06 dönem ve 2.790,14 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2009/07 dönem ve 1.809,10 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2009/08 dönem ve 3.238,00 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2009/09 dönem ve 1.928,48 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2010/02 dönem ve 2.856,38 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2010/03 dönem ve 2.207,61 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2010/04 dönem ve 2.612,64 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2010/05 dönem ve 2.417,77 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2010/06 dönem ve 3.098,95 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2010/07 dönem ve 2.268,27 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2010/08 dönem ve 3.827,72 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2010/09 dönem ve 2.159,22 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2010/10 dönem ve 547,85 TL eksik bildirim brüt tutar,
-2010/11 dönem ve 30,13 TL eksik bildirim brüt tutar olarak olduğunun tespitine,
2-24.05.2019 tarihli bilirkişi raporunun kararın eki sayılmasına ve infaz aşamasında rapordaki tablonun dikkate alınmasına”” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı … AŞ vekili istinaf başvuru dilekçesinde, “davanın zamanaşımına uğradığını, kampanya izin ücretlerinin ödendiğini, mahkeme kararlarında çalışmadıkları süreler için prim ve gün sayısı için karar bulunmadığından işlem yapılmadığını” belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını ve davanın reddini talep etmiştir.
Feri müdahil Kurum vekili istinaf başvuru dilekçesinde, “çalışmaya dair belge ve bilgi bulunmadığını, yeterli araştırma yapılmadığını, bordro ve komşu işyeri tanığı dinlenmediğini, haksız ve yersiz davanın reddi gerektiğini” belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını ve davanın reddini talep etmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
… Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince, “..Somut olayda, sigortalının davalı işyerinde daimi işçi statüsünde sürekli olarak çalışması gerektiği, hizmeti ifaya hazır olduğu halde geçici işçi olduğu kabul edilerek (işverenin temerrüdü) bazı aylarda çalıştırılmadığı, işverenin bu davranışının hukuka aykırı olması nedeniyle bu aylara ilişkin ücretinin ödenmesi gerektiği mahkemenin kesinleşen kararı ile belirlenmiş ve ücret ile ikramiye alacağı hüküm altına alınmıştır. Sigortalının ücrete hak kazandığı aylarda sigortalı sayılması yerindedir.
Öte yandan, hizmet akdinin devam etmesine ve sigortalının hizmeti ifaya hazır olmasına karşın işverence çalıştırılmadığı ve bu davranışın kesinleşen mahkeme kararı ile haksız olduğunun ve sigortalının ücrete hak kazandığının kabul edilmesine rağmen davacının sigortalı kabul edilmeyerek sosyal güvenlik hakkından mahrum bırakılması, Anayasal sosyal hukuk devleti ilkesine de uygun düşmeyecektir.
O halde, ücretin ödenmesine karar verilen aylarda davacının sigortalı sayılması yasa gereğidir.
Dairemizce, yukarıda belirtilen hukuki ve fiili durumlar ışığında eksik bildirilen hizmet süresinin ve prime esas kazancın tespiti yönünden bilirkişi raporu alınmış, bilirkişi raporunun usul ve yasaya uygun bulunduğu anlaşılmakla , alınan rapor gereğince hüküm kurulmak üzere 6100 sayılı HMK 356 ve 359. maddeleri uyarınca davalı …Ş. ve feri müdahil Kurum vekilinin istinaf isteminin kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına yerine, davanın kabulüne…” gerekçesiyle, “… feri müdahil Kurum vekili ile davalı …Ş vekilinin istinaf istemlerinin kabulü ile,
2-Ilgın Asliye ( İş ) Mahkemesi’ne ait 31/05/2019 gün 2018/318 E – 2019/371 K sayılı kararının kaldırılmasına, yerine,
3-Davanın kabulüne
Ilgın Asliye ( İş ) Mahkemesi’ne ait 31/05/2019 gün 2018/280 E – 2019/369 K sayılı kararının kaldırılmasına, yerine,
4-Davanın kabulüne, A)Davacının; Temmuz 2007 ayında 9 gün
Eylül 2007 ayında 8 gün
Aralık 2007 ayında 2 gün
Ocak 2008 ayında 30 gün
Şubat 2008 ayında 30 gün
Mart 2008 ayında 30 gün
Nisan 2008 ayında 20 gün
Mayıs 2008 ayında 17 gün
Haziran 2008 ayında 30 gün
Temmuz 2008 ayında 26 gün
Ağustos 2008 ayında 6 gün
Ocak 2009 ayında 17 gün
Şubat 2009 ayında 30 gün
Mart 2009 ayında 30 gün
Nisan 2009 ayında 30 gün
Mayıs 2009 ayında 30 gün
Haziran 2009 ayında 30 gün
Temmuz 2009 ayında 25 gün
Ağustos 2009 ayında 14 gün
Eylül 2009 ayında 8 gün
Şubat 2010 ayında 22 gün
Mart 2010 ayında 30 gün
Nisan 2010 ayında 30 gün
Mayıs 2010 ayında 30 gün
Haziran 2010 ayında 30 gün
Temmuz 2010 ayında 30 gün
Ağustos 2010 ayında 30 gün
Olmak üzere toplam 624 gün daha süre ile davalıya ait iş yerinde hizmet akdine tabii çalıştığının tespitine,
B) Davacının; Temmuz 2007 ayında 512,90 TL daha ek
Eylül 2007 ayında 200,46 TL daha ek
Aralık 2007 ayında 459,83 TL daha ek
Ocak 2008 ayında 1.579,26 TL daha ek
Şubat 2008 ayında 1.731,24 TL daha ek
Mart 2008 ayında 1.845,88 TL daha ek
Nisan 2008 ayında 1.086,78 TL daha ek
Mayıs 2008 ayında 962,90 TL daha ek
Haziran 2008 ayında 1.661,77 TL daha ek
Temmuz 2008 ayında 1.636,48 TL daha ek
Ağustos 2008 ayında 88,42 TL daha ek
Aralık 2008 ayında 117,11 TL daha ek
Ocak 2009 ayında 953,23 TL daha ek
Şubat 2009 ayında 1.897,79 TL daha ek
Mart 2009 ayında 1.966,41 TL daha ek
Nisan 2009 ayında 1.909,25 TL daha ek
Mayıs 2009 ayında 1.966,41 TL daha ek
Haziran 2009 ayında 1.776,68 TL daha ek
Temmuz 2009 ayında 1.711,50 TL daha ek
Ağustos 2009 ayında 547,36 TL daha ek
Eylül 2009 ayında 281,03 TL daha ek
Şubat 2010 ayında 1.226,69 TL daha ek
Mart 2010 ayında 2.193,97 TL daha ek
Nisan 2010 ayında 2.130,10 TL daha ek
Mayıs 2010 ayında 2.193,95 TL daha ek
Haziran 2010 ayında 1.982,34 TL daha ek
Temmuz 2010 ayında 2.244,00 TL daha ek
Ağustos 2010 ayında 2.093,80 TL daha ek
Ekim 2010 ayında 71,64 TL daha ek,
Sigorta primine esas kazançla çalıştığının tespitine,” karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı …Ş. vekili ile feri müdahil Kurum vekili istinaf dilekçe içeriğini tekrarla, kararın temyizen bozulmasını talep etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Davanın yasal dayanaklarından olan (mülga) 506 sayılı Kanun’un 4958 sayılı Kanun’un 36. maddesi ile değişik 77. maddesi “Sigortalılarla işverenlerin bir ay için ödeyecekleri primlerin hesabında:
Mülga 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 4958 sayılı Kanun’un 36. maddesi ile değişik 77.maddesi “Sigortalılarla işverenlerin bir ay için ödeyecekleri primlerin hesabında:
a) Sigortalıların o ay için hak ettikleri ücretlerin,
b) Prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkaktan sigortalılara o ay içinde ödenenlerin,
c) İdare veya kaza mercilerince verilen karar gereğince (a) ve (b) fıkralarında yazılı kazançlar niteliğinde olmak üzere sigortalılara o ay içinde yapılan ödemelerin, brüt toplamı esas alınır.
Şu kadar ki, ölüm, doğum ve evlenme yardımları, yolluklar, kıdem, ihbar ve kasa tazminatları, aynî yardımlar ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca miktarları yıllar itibariyle belirlenecek yemek, çocuk ve aile zamları, sigorta primlerinin hesabına esas tutulacak kazançların aylık tutarının tespitinde nazara alınmaz. Bunların dışında her ne ad altında ödeme yapılırsa yapılsın tüm ödemeler prime tabi tutulur..” hükmünü içermektedir.
Madde hükmünde belirtilen “ayni yardımlardan” amaç, sosyal veya kişisel bir ihtiyacın karşılanması yolunda yapılan yardım niteliğinde olmasıdır. Yardımın ayni veya parasal olarak yapılmasının bir önemi bulunmamaktadır. Somut biçimde belli edilmiş bir ihtiyaca yönelik yardımlar ayni yardım olarak kabul edilmeli ve prim hesabında dikkate alınmamalıdır. Bu anlamda, sosyal yardım adı altında ödenen “izin harçlığı, bayram harçlığı ve öğrenim yardımı” anılan yasa hükmü kapsamında ayni yardım özelliğinde olması nedeniyle, sigortalının (ücret) gelirine dahil değildir ve prime esas kazanca dahil edilmez. (10. H.D’sinin 2009/5052 E, 2011/4939 K sayılı kararı)
Görüldüğü üzere, anılan madde hükmünde hangi kazançların prim hesabına esas alınamayacağı sayma yöntemiyle belirlenmiş olup, Türk pozitif hukukunda egemen olan kurala göre, ayrık hükümler genişletici değil, daraltıcı yoruma tabidirler ve anılan kural, 23.05.1960 tarihli 11/10 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da vurgulanmıştır. Bu kararda sigortalılara ödenen yemek paralarının ayni yardım niteliğinde bulunduğu sonucuna varılmış ve prime esas kazancın belirlenmesinde dikkate alınamayacağı görüşü benimsenmiştir. Bunun dışında Yargıtay uygulamasında bazı kararlarda, teknik personele ödenen şantiye ve arazi zammını, hasta sigortalıya ödenen geçici iş göremezlik ödeneği, toplu iş sözleşmesi gereğince sigortalıya ödenen araç ücreti, çiğden verilen erzak, elbise dikiş ücreti, yakacak ve yakıt parası ve toplu iş sözleşmesi gereğince sigortalıya ödenen yemek parası aynî yardım niteliğinde görülmüştür. Yine somut bir biçimde belli bir ihtiyaca yönelik, ayni yardım niteliğinde olan giyim yardımı da sigorta primlerinin hesabına esas tutulacak kazançlardan değildir. (10. H.D’sinin 2014/1398 E, 2014/6794 K sayılı kararı)
İkramiye adı atındaki ödemeler ise; 11.07.1956 tarihli Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6772 sayılı Kanun’un 1. maddesi ile “… belediyeler ve bunlara bağlı teşekküler, 3460 ve 3659 sayılı Kanun’ların şümulüne giren İktisadi Devlet Teşekkülleri ve diğer bilcümle kurum, banka, ortaklık ve müesseselerinde müstahdem olanlardan İş Kanununun şümulüne giren veya girmeyen yerlerde çalışmakta olan ve İş Kanununun muaddel birinci maddesindeki tarife göre işçi vasfında olan kimselere, ücret sistemleri ne olursa olsun, her yıl için birer aylık istihkakları tutarında ilave tediye yapılır.” hükmü getirilmiş, anılan Kanunun 4. maddesinin 2. fıkrasında ise “… Bu tediyelerden çeşitli işçi sigortalarının icabettirdiği primler kesilmez ve bu paralar borç için haczedilemez.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Kanun gereğince, maddenin 2. fıkrasındaki istisnalara girmemesi koşuluyla hizmet akdi karşılığı elde edilen her türlü gelirden sigorta primi kesilmesi söz konusu olmaktadır.
506 sayılı Kanunda ücretin tanımı yapılmamıştır. Fakat 506 sayılı Yasanın 77.maddesinin birinci fıkrasının a alt bendinde sözü edilen “ücretler” kavramı içine asıl ücretle birlikte, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücretleri gibi ücretlerinde girdiği kabul olunmaktadır. Bu ücretlerin sigortalıya fiilen ödenmesi şart olmayıp, onun adına o ay için tahakkuk ettirilmiş olması prime esas kazanca dahil edilmesi için yeterlidir.
Asıl ücretin eki niteliğinde bulunan prim ve ikramiyeler, prime esas kazançlar olarak brüt tutarları üzerinden ödendikleri aylar itibariyle prime esas tutulur. Bunların tahakkuk etmiş olması prime esas tutulmaları için yeterli olmamakta “ödenmiş olması da” aranmaktadır. (m.77/I-b).
İdare veya kaza mercileri tarafından verilen karar uyarınca sigortalılara yapılan ödemeler (a) ve (b) bentlerinde öngörülen ücret türlerinden ayrımsızdır. Fark, bunların yönetim ve yargı mercilerince verilmiş kararlardan kaynaklanmalarıdır.
İşveren ile sigortalı işçi arasında “fazla çalışma ücreti” veya “prim, ikramiye” gibi konularda uyuşmazlık çıkar ve mahkemece, bu işçilik haklarının ödenmesine karar verilir ve sigorta primlerinin ödeneceği ay içinde bu paralar sigortalıya verilirse, bu ödemelerde prim matrahına dahil edilerek, prim hesabında göz önünde tutulur. Bu tür kazançlara salt hak kazanmak, bu kazançların prime esas alınması için yeterli bulunmamaktadır (Mustafa Çemberci, Sosyal Sigortalar Kanunu Şerhi, Olgaç Matbaası, 1985 Baskı, s.439)
Öte yandan 01.07.2008 tarihi itibarıyla yürürlüğe giren 5510 sayılı Kanun’un 80. maddesi “4’üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki sigortalıların prime esas kazançları aşağıdaki şekilde belirlenir.
a) Prime esas kazançların hesabında;
1) Hak edilen ücretlerin,
2) Prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkaktan o ay içinde yapılan ödemelerin ve işverenler tarafından sigortalılar için özel sağlık sigortalarına ve bireysel emeklilik sistemine ödenen tutarların,
3) İdare veya yargı mercilerince verilen karar gereğince yukarıdaki (1) ve (2) numaralı alt bentlerde belirtilen kazançlar niteliğinde olmak üzere sigortalılara o ay içinde yapılan ödemelerin, brüt toplamı esas alınır.
b) Ayni yardımlar ve ölüm, doğum ve evlenme yardımları, görev yollukları, seyyar görev tazminatı, kıdem tazminatı, iş sonu tazminatı veya kıdem tazminatı mahiyetindeki toplu ödeme, keşif ücreti, ihbar ve kasa tazminatları ile Kurumca tutarları yıllar itibarıyla belirlenecek yemek, çocuk ve aile zamları, işverenler tarafından sigortalılar için özel sağlık sigortalarına ve bireysel emeklilik sistemine ödenen ve aylık toplamı asgari ücretin % 30’unu geçmeyen özel sağlık sigortası primi ve bireysel emeklilik katkı payları tutarları, prime esas kazanca tabi tutulmaz.
c) (b) bendinde belirtilen istisnalar dışında her ne adla yapılırsa yapılsın tüm ödemeler ile ayni yardım yerine geçmek üzere yapılan nakdi ödemeler prime esas kazanca tabi tutulur. Diğer kanunlardaki prime tabi tutulmaması gerektiğine dair muafiyet ve istisnalar bu Kanunun uygulanmasında dikkate alınmaz.
d) Ücretler hak edildikleri aya mal edilmek suretiyle prime tabi tutulur. Diğer ödemeler ise öncelikle ödendiği ayın kazancına dahil edilir ve ücret dışındaki bu ödemelerin yapıldığı ayda üst sınırın aşılması nedeniyle prime tabi tutulamayan kısmı, ödemenin yapıldığı ayı takip eden aydan başlanarak iki ayı geçmemek üzere üst sınırın altında kalan sonraki ayların prime esas kazançlarına ilâve edilir. Toplu iş sözleşmelerine tabi işyerleri işverenlerince veya kamu idareleri veya yargı mercilerince verilen kararlara istinaden, sonradan ödenen ücret dışındaki ödemelerin hizmet akdinin mevcut olmadığı veya askıda olduğu bir tarihte ödenmesi durumunda, 82 nci madde hükmü de nazara alınmak suretiyle prime esas kazancın tabi olduğu en son ayın kazancına dahil edilir. Bu durumlarda sigorta primlerinin, yukarıda belirtilen mercilerin kararlarının kesinleşme tarihini izleyen ayın sonuna kadar ödenmesi halinde, gecikme cezası ve gecikme zammı alınmaz ve 102 nci madde hükümleri uygulanmaz.” Hükmünü içermektedir.
İnceleme konusu dosyada; Davacı, 20/07/2007- 15/12/2010 tarihleri arasında bildirilmeyen sürelerin tespiti ile prime esas kazançların tespitine karar verilmesini talep etmiş, Bölge Adliye Mahkemesince İlk derece mahkemesi kararı kaldırılmak suretiyle kurulan hükümle, davacının Temmuz 2007-Ağustos 2010 tarihleri arasında 624 gün daha süre ile davalıya ait iş yerinde hizmet akdine tabi olarak çalıştığının tespitine, Temmuz 2007-Ekim 2010 tarihleri arasında yine hükümde belirtilen tutarlarda daha ek sigorta primine esas kazançla, çalıştığının tespitine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince hizmet tespiti talebine ilişkin kabul kararı yerinde ise de; prime esas kazanç yönünden yöntemince araştırma yapılarak infaza elverişli hüküm tesis edilmemesi isabetli değildir.
Yukarıdaki maddi ve hukuki olgular birlikte gözetildiğinde; yargı kararı ile hak kazanılan ücret ve ikramiye alacaklarının, hak kazanıldığı dönemlerin prime esas kazançlarına dâhil edilmesi isabetsiz olup; ödenmeleri koşuluyla, ödemenin yapıldığı ayın prime esas kazanç matrahına dâhil edilmesi, hizmet akdinin daha önceki bir tarihte sona ermiş olması halinde ise, yapılan ödemelerin çalışmanın geçtiği son ayın prime esas kazancında gözetilmesi mümkün olmakla, anılan ilkeler kapsamında yapılacak değerlendirme ve hesaplama sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde,davalı …Ş. vekili ile feri müdahil Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve … Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesinin istinaf başvurularının kabulüne ilişkin kararı bozulmalıdır.
SONUÇ: … Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi kararının yukarıda açıklanan nedenlerle HMK’nın 373/2. maddesi gereği BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ilgiliye iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 20/04/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.