Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2022/2345 E. 2022/6917 K. 11.05.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/2345
KARAR NO : 2022/6917
KARAR TARİHİ : 11.05.2022

Mahkemesi : … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
İlk Derece Mahkemesi :… İş Mahkemesi

Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı taraf vekillerince istinaf yoluna başvurulması üzerine, … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalılar vekillerinin taleplerinin kısmen kabulü ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, verilen bu kararın; davacı vekili ile davalı Kurum vekili temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 20.01.2021 günlü ve 2020/2847 E. 2021/495 K. sayılı ilamı ile kararın bozulmasına ilişkin karar verilmiştir.
… Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince bozmaya uyularak, yaptığı yargılama ile davalı …’e karşı açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı …’e karşı açılan davanın kısmen kabulü ile;Davacının, davalı …’e ait tescilsiz ev işyerinde 01.06.2010 – 01.12.2010 tarihleri arasında 180 gün, 01.06.2011 – 01.12.2011 tarihleri arasında 180 gün ve 01.06.2012 – 01.12.2012 tarihleri arasında 180 gün olmak üzere toplam 540 gün hizmet akdine dayalı olarak asgari ücret ile çalıştığının ve 540 günlük çalışma süresinin SGK Başkanlığı’na bildirilmediğinin tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine, dair verilen kararın davacı vekili ile davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı vekili vekili, davacının 01.05.2010 – 24.03.2013 tarihleri arasında aylık 1.250,00 TL net ücretle davalılar nezdinde çalıştığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II-CEVAP
Davalılar vekili, davalı … hakkındaki davanın husumet yönünden reddini, davacının ihtiyaç duyuldukça 2-3 aylık yaz döneminde haftada bir kere ya da iki haftada bir kere temizliğe geldiğini ve parça başı ücretini de aldığını, iddiaların gerçeği yansıtmadığını beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
Davalı SGK Başkanlığı vekili, Kurum kayıtlarında davalıların adına işveren kaydına rastlanmadığını, bu tür davalar kamu düzenine yönelik olduğundan davacının iddiasını resmi ve yazılı belgelerle ispatlaması gerektiğini beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Yerel Mahkemece, İlk Derece Mahkemesince; davanın kısmen kabulü ile, davanın kısmen kabulü ile;
Davacının davalılar yanında 01.06.2010 – 01.12.2010 tarihleri arasında 180 gün aylık 1150 TL, 01.06.2011 – 01.12.2011 tarihleri arasında 180 gün aylık 1200 TL, 01.06.2012 – 01.12.2012 tarihleri arasında 180 gün aylık 1250 TL olmak üzere toplam 540 gün çalışmasının bulunduğu, bu sürelerin tamamının bildirimlerinin yapılmadığı ve primlerinin ödenmediğinin tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine” dair karar tesis edilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
… Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi, 08.12.2021 tarihli kararı ile Dairemizin bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yapılan yargılama sonucunda; “Davalı …’e karşı açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı …’e karşı açılan davanın kısmen kabulü ile;Davacının, davalı …’e ait tescilsiz ev işyerinde 01.06.2010 – 01.12.2010 tarihleri arasında 180 gün, 01.06.2011 – 01.12.2011 tarihleri arasında 180 gün ve 01.06.2012 – 01.12.2012 tarihleri arasında 180 gün olmak üzere toplam 540 gün hizmet akdine dayalı olarak asgari ücret ile çalıştığının ve 540 günlük çalışma süresinin SGK Başkanlığı’na bildirilmediğinin tespitine” karar vermiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davacı ve davalı Kurum vekilleri; istinaf talepleri ile aynı gerekçelerle kararı temyiz etmiştir.
V- İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Somut olayda, davaya konu edilen ev hizmetlerine ilişkin sigortalılık süresinin tespitine ilişkin olarak davacının eşi … tarafından da davalılar aleyhine … İş Mahkemesinde açılan ve Dairemizce onanmak suretiyle kesinleşen hizmet tespiti ve prime esas kazanca ilişkin dava ile ilgili E.2020/78 K.2021/15459 sayılı karar ile “davacının davalılardan ait ait yazlık evde 01/05/2010-24/03/2013 tarihleri arasında toplam 1074 gün aylık 1.250,00 TL ücret ile ev hizmetlerinde davalılardan … yanında çalıştığının ve bu çalışmasına ilişkin bildirimlerinin yapılmadığının ve primlerinin ödenmediğinin tespitine,davalılardan … yönünden husumet yokluğu nedeni ile davanın reddine”şeklinde karar verildiği,işbu davaya ilişkin Dairemiz bozma ilamı sonucunda ise … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi tarafından da davacı … ile ilgili olarak “Davalı …’e karşı açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı …’e karşı açılan davanın kısmen kabulü ile; Davacının, davalı …’e ait tescilsiz ev işyerinde 01.06.2010 – 01.12.2010 tarihleri arasında 180 gün, 01.06.2011 – 01.12.2011 tarihleri arasında 180 gün ve 01.06.2012 – 01.12.2012 tarihleri arasında 180 gün olmak üzere toplam 540 gün hizmet akdine dayalı olarak asgari ücret ile çalıştığının ve 540 günlük çalışma süresinin SGK Başkanlığı’na bildirilmediğinin tespitine” karar verilmiştir. Gerek hizmet tespiti gerekse prime esas kazanç yönünden, aynı tanık beyanları ve yazılı delillere dayalı her iki tespit davası sonucunda gerek süre gerekse prime esas kazanca ilişkin tutarlar yönünden farklı sonuçlandırılmış olmaları nedeniyle bir çelişki oluştuğu yönündeki davacı itirazlarının irdelenerek prime esas kazanç yönünden dosya içinde mevcut davacı ve eşi adına yapılan ödemelere ilişkin banka kayıtlarının irdelenmesi,hizmet tespiti süresi yönünden davacının beyanı alınarak davalı …’in …’da ikamet ettiği sürelerde kendisinin de onunla birlikte …’a giderek çalışmasını devam ettirip ettirmediği,sadece …’daki evde hizmetini verdiğini belirtmesi halinde çalışmasının hangi dönemlerde,hangi işleri yaptığını,hususunda davacı beyanı da alınmak suretiyle belirlenmeli ve eş …’e ait hizmet tespiti dava dosya içeriği de gözetilmek suretiyle deliller bu kapsamda takdir edilmek suretiyle sonucuna göre karar verilmelidir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı ve davalı Kurum vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin kararı kaldırılmalıdır.
SONUÇ: … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının yukarıda açıklanan nedenlerle HMK’nın 373/2. maddesi gereği BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ilgiliye iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 11.05.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.